Afganistan, Pakistan gibi bölgelerde savaş muhabirliği yapan Ayşegül Ekinci (42), doktor olan ağabeyi Hüseyin Ekinci'nin ani ölümünün ardından valizini hazırlayıp bir yolculuğa çıktı.
Gazeteci Ayşegül Ekinci Dünyayı Gezdi ve Ölümü Yazdı
Ödüllü gazeteci Ayşegül Ekinci, dünyayı dolaştı. Bu süreçte ise yaşam, varoluş ve ölüm konularında araştırma yapıp kitap yazdı.
1
7
3 yıl içinde Hindistan'dan Brezilya'ya, Peru'dan Amerika'ya kadar birçok ülkeye gitti, röportajlar yaptı. Ağabeyine anlatmak istediklerini, ölümle tanışmasını, yas süreci, yaşam ve ölüm konularındaki analizlerini ise “Sana Söyleyeceğim Çok Şey Var” isimli serinin ilk kitabı olan Son Yok ile kaleme aldı. İşte o röportaj…
2
7
‘KIL PAYI KURTULDUM' ■ Uzun yıllar savaş muhabirliği yapan biri olarak birçok kez ölümle karşı karşıya kaldığınız anlar olmuştur. Neler yaşadınız? İngiltere temsilciliği yaptığım basın mecralarında savaş bölgesi haberciliği gündeme geldiğinde aslında bunu kendim istedim. Savaş bölgesine gittiğiniz zaman hayat algınız çok değişiyor, savaşın içindesin. Pakistan'a gider gitmez kendimi bir kaos içinde buldum. 2 milyon kişi Benazir Butto gelecek diye şehri doldurmuştu ve biz havalimanından başka bir noktaya gidemiyorduk. Ben Benazir Butto'nun konvoyundaydım. Büyük kutlamaların ardından intihar saldırıları oldu. Ben o konvoydaki tek kadın haberciydim ve kıl payı kurtuldum. Olağanüstü hal ilan edildi. Oraya 2 hafta diye gittim küçük bir çantayla, 6 ay kaldım. Benazir Butto suikaste kurban gitti. Biz otelden çıkıyorduk, otele intihar saldırısı oluyordu. O dönem Türkiye Gazeteciler Cemiyeti'nden “Yılın En İyi Televizyon Habercisi” ödülü aldım.
3
7
‘SÖYLEYECEKLERİM VARDI' ■ Ağabeyinizi kaybettikten sonra valizinizi hazırlayıp sizi yola çıkaran şey neydi? Ağabeyimin vefatından 6 ay önce aramızda farklı bir iletişim başlamıştı. Bir şeyleri hissediyor gibi ona “Hadi abi bir şey yapalım” diyordum. Ağabeyimin komada olduğu süre içinde “Sana söyleyeceğim çok şey var” benim mottom oldu. Bir şekilde onun beni duyduğunu hissediyordum. “Sana söyleyeceğim çok şey var, lütfen tutun. Gitme, lütfen kal” diyordum. 10 gün boyunca hep bunu söyledim ona. Hep mucize olacağını bekliyordum. Yola çıkma fikri, doğal bir şekilde gelişti. O çok gezen bir insandı. Yoğun bir cerrahtı ama tatillerinde dünyayı geziyordu. Gittiği yerler ise Peru, Meksika, Çin Seddi… Konfor tatilleri değil. Brezilya'ya gitmişti ve bir şifacıdan bahsetmişti. Hatta “Onunla niye röportaj yapmıyorsun” demişti. Hiç kimseye röportaj vermiyor. Ağabeyimin vefatından 2 ay sonra röportaj için Brezilya'dan benimle irtibata geçtiler. 3 hafta sonra Brezilya'daydım.
4
7