Mitoslar Evreni, sanatçının, iç içe geçmiş geometrik kurgularla sonsuzluk duygusu yayan işlerinden, kumaşın kullanım biçimlerinin hikâye anlatıcılığı ve mitoslarla olan bağından yola çıkarak çalıştığı kırkyamalarından ve hafıza mekânı olarak çalıştığı eserlerinden oluşuyor. Mitosları postmodern bir şekilde çakıştırarak farklı kültürel bakışlar arasında bağ kurduğunu söyleyen küratör, sanatçının yaratımını hümanist bir manifesto olarak tanımlıyor.
Güneştekin'in Mitoslar Evreni arşivi Viyana'da
Bank Austria Kunstforum Wien 3 Ağustos’ta Ahmet Güneştekin’in Mitoslar Evreni adlı kişisel sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının sıra dışı biçimlerde yorumladığı mitoslarla oluşturduğu düşünce dünyasını sunan serginin küratörlüğünü Ulrich Ptak üstlendi.
1
33
Son dönemde ürettiği en önemli ve radikal çalışmalarından biri olan Yoktunuz adlı enstalasyonuyla Güneştekin hafıza mekânları kavramına adını veren Pierre Nora’yı referans gösteriyor. Nora’nın en bilinen tezi, bir ulusun, hatta daha küçük toplulukların bile toplumsal hafızasının belli mekânlarda kendini dışa vurduğudur. Yoktunuz enstalasyonunda Güneştekin bu hafıza mekânlarından birini yaratır. Anıtsal boyuttaki enstalasyon, zorla yerinden edilen tüm insanları anımsatır. Eserde bu insanlar görünmezler. Sanatçı aniden bildiğimiz renkler dünyasını terk etmiş ve bir medeniyetin kalıntılarını kasvetli bir griye bulamıştır. Bir tek nesneler bize yaşanmış hayatları hatırlatmaktadır. Eser dehşetin çarpıcı bir tasviri olmaktan çok, derin bir felsefi sorgulamayı yansıtır.
2
33
Sergileme mekânında enstalasyonun izleri ile onu çevreleyen işlerin renk topografyası arasında kurgulanmak istenen gerilim, sanatçının, mitosların geçmişle birlikte şimdiki zamanın da bir görünümü olduğu düşüncesini gösterir. Sanatçıya göre mitoslar olayların fantastik yansıması ve subjektif bir kavrayışın sonucudur. Çok renkli ve katmanlı ifade biçimi sergide kurgulanmak istenen bu estetik yaklaşıma eklenir. Şaşırtıcı bir şekilde eserlerinde palyaçolara rastlarız ve sanatçının daha önceki çalışmalarına kıyasla bu eserlerinde renk kullanımı, Gotik katedrallerinin mistisizmi geride bırakıldıktan sonra ortaya çıkan Kalvinist kiliselerin ışığını çağrıştırır.
3
33
Güneştekin’in yapıtlarındaki temel diyebileceğimiz bir özellik olan tekrarlar, neredeyse manik denilebilecek bir konsantrasyon, ender rastlanır bir odaklanma yetisi ve sabır ister. Sanatın, kendisini tamamıyla etkisi altına aldığından, resim yapmanın iyileştirici bir gücü olduğundan bahseden sanatçı, adeta bir ritüelin içindeymişçesine kendini işine bırakır.
4
33