- Bazı izleyicilerin bilmediği bir de yazarlık tecrübeniz var. Geçen yıl sanırım ilk romanınız olan Plutonun Düş'üşü İthaki Yayınları’ndan yayımlandı. Yazıyla haşır neşir olmaya nasıl başladınız? Bize kitaptan söz edebilir misiniz?
Okumayı erken sökenlerdenim, yazıyla hep iç içeydim. Uzun yıllar günlük tuttum, çocuk dergilerinde uzun yıllar kendimce köşelerim vardı, kitapları da severdim, kendi kendime karalardım. Tabii ki hiçbir zaman bir kitap yazacağım diye bir hayalim olmadı, kendi kendime karaladığım bir hikâyenin uzaması ve ailemin de bunun üzerine desteğiyle bir kitap yolculuğuna evrildi hikâye. Hastalık, aşk, yalnızlık gibi kavramları ressam bir kızla tartışıyoruz ve onunla birlikte sınırlarda dolaşıyoruz...