Artık hastalık geçti, gitti. Şimdi sabahları nasıl uyanıyorsunuz? - Hastalıktan önce de hayatı çok verimli yaşamaya kafayı takmış bir insandım, zamanı iyi kullanmaya çok önem verirdim. Hâlâ aynıyım. Hastalığı çok minimumda yaşadım, ön plana çıkarmadım. Sanırım bu bir savunma mekanizmasıydı. Grip muamelesi yapanlardan mıydınız yani? - Evet, işi dalgaya da vurdum. Fantastik filmlere çok meraklıyım. Radyoaktif iyot tedavisi gördüğüm sırada “Arkadaşlarım arasında mutant olmaya en yaklaşan kişi ben oldum çünkü radyasyon aldım” diye düşünüyordum. Hastalığa yakalandığınızda kaç yaşındaydınız? - Bundan üç sene önceydi. O zamanlar sizi tanıyorduk ama ne yaşadığınızı bilmiyorduk. Daha yeni öğrendik. - Neden biliyor musun? Ben bu hastalığı ‘hoop’ diye geçiştirdim, her şeyi sonradan idrak ettim.
Müjde Uzman kanser açıklaması
Oyuncu Müjde Uzman, yakın zaman önce Instagram’da paylaştığı bir fotoğrafla hepimizi şaşırttı. Meğer biz onu dizilerde, reklamlarda izlerken o kanser tedavisi görüyormuş. Hastalığı atlattı, şimdi sağlığı iyi.
1
10
Belirtileri nelerdi? - Bende hiçbir belirti olmadı. Annem tiroid hastası; aşırı zayıflıyordu, bir ara eklemleri tutmuyordu, eline bardak alamıyordu. “Bu hastalık daha çok kız çocuklarına geçer, kontrole gidelim” diye çok söyledi ama ilgilenmedim. Nodüllerim çıkmıştı. Çok önemsemedim. Bilinçsizlik işte... Ertesi sene rutin kontrol zamanı geldi. Doktora baktım, suratı değişti. Ekrana ben baktım, nodüllerin şekli değişmiş, bozulmuş. Kanser belirtisiymiş. Ne hissettiniz? - Hiçbir şey. Kimsenin ağzından da kanser lafı çıkmıyor o esnada. “Ya, bir şey soracağım, bir duralım. Kanser mi” dedim, “Evet” dediler. Niyeyse hâlâ ‘cool’um. Herhalde kendime konduramıyorum. Ameliyat için tarih belirlendi, babam ağlıyordu.
2
10
AMELİYATA YALNIZ GİTTİM O zaman kaçıncı evredeydiniz? - Daha çok başındaydı. Ve ben yalnız kalmak istiyordum. Ameliyata da kulaklığımı takıp, müziğimi dinleyerek tek başıma gittim. İyi geldi mi peki yalnız kalmak? - Evet, evet. Kendime “Evet, insanlar yanımda olmak istiyor. Çok güzel ama şu an kibarlığın âlemi yok. Ne hissediyorsan, onu söyle” dedim ve yalnız kaldım. Sabah saat 05.00’te hastanede hazırdım. Ama doktorum geldi ve kalsiyum seviyem çok yüksek çıktığı için ameliyata giremeyeceğimi söyledi. Tiroidin arkasında kalsiyum seviyelerimizi kontrol eden bir organımız varmış.
3
10
Aaa! - Kelebek şeklinde dört parçalı bir organ. Vücudun mükemmelliğine bakar mısın? O organ bozulunca kalsiyum kanına karışıyor ve bu, uzun vadede ölümcül bir şey. Çünkü kanın sertleşiyor. Test yapmazsan ortaya da çıkmıyor. Yine biyopsi yapıldı ve şüpheler doğru çıktı. Doktorum, “Bunu sonradan fark etseydik, seni ancak altı ay sonra yeniden ameliyat edebilirdim” dedi. Siz ne dediniz? - “İyi ki bu kanserli nodül orada olmuş” dedim. Yoksa haberim olmayacaktı. Ben kontrole gitmenin faydasını gördüm. Nelere para veriyoruz, ama esas vermemiz gereken şeye ödemiyoruz. Benim hikâyemde bence ana fikir bu. Neyse, ameliyat bitti, uyandım. Ertesi gün deniz kıyısına gitmek istedim. O kalsiyum organının yarısı alındığı için kalsiyum tedavisine başladım. Ameliyat olduktan sonra iş açısından çok yoğun bir dönem oldu. Çünkü bir bankanın yeni yüzü olmuştum. Üstelik atom tedavisi diyetine başlamıştım.
4
10