Müge Anlı da “Fikri abi, o zaman sen de kimden şüpheleniyorsan söyle. Bir düşmanın mı var, seni tehdit eden mi var, bir alacağın mı var?” dedi. Fikri Bey ise “Şüphelendiğim değil. Sinan zaten mesaj atıyor diye bütün suçlar Sinan’ın üstünde kalacak. Hiçbir düşmanım yok. Çıksın benim köylüm, desin ki Fikri ve eşinin şunlarla takıntısı var desin. Yalnız benim köyümden el var. Birilerinin elinde. Köyde yoksa köy dışına çıkardılar. Sinan da şundan korkuyor. Sinan silahtan çok korkuyor. Sinan anca ‘ben etmedim, ben buradayım’. Böyle bir korku verilmiş. Sinan heyecana kapılıyor. Sinan bu insanları bu şekilde gördü. Zaten bana dedi ki ben silahtan çok korkuyorum, bana silahı gösterdiler mi ben bitiyorum. Silahı gösterdiler, ‘Sinan kaybol, biz gidiyoruz seni geri dönüşümüzde bu kadın gibi ederiz.’ Sen bu şeylerin içindesin. Bunları iyice bilen birisin” ifadelerini kullandı.
Müge Anlı da “Söyle valla, hepimiz de seni alkışlayalım” dedi. Sinan ise “Ben niye böyle bir şey yapacağım. Ben kimi görmüşüm. Ben çalıya gittim.” yanıtını verdi.