Klişe kişisel gelişimci satırlarında sık sık rastlarız: “Sizinle öpüşürken gözünü açık tutan birinden hemen uzaklaşın”Peki bu kadar önemli mi? Geçtiğimiz günlerde yayınlanan bir psikoloji çalışması mevzuya açıklık getirmiş gibi görünüyor.
Neden gözlerimiz kapalı öpüşürüz?
Neden gözlerimiz kapalı öpüşürüz?
1
6
Buna göre doku duyumuz, zaman algımızla doğru orantılı olarak çalışıyor.Yani; Eğer beynimize çok fazla enformasyon nüfus ediyorsa, (bir şeyleri görmek, duymak, tatmak gibi) bunları işlemesi de o kadar yüksek çaba gerektiriyor.Herhangi bir duyu engeli olan insanların diğer duyularının daha kuvvetli hale geldiğini hatırlayın. Aynı mantık.
2
6
Yani gözlerimizi kapattığımız zaman, beynimize nüfus eden görsel akışı kesmiş oluyoruz.Böylelikle dokunma hissiyatımız artıyor ve öpüşmeler daha yoğun ve tutkulu hale geliyor. Tabii, bunu biz böyle kabul ettik. Zira mevzubahis bilimsel çalışmanın öpüşmeyle doğrudan bir ilgisi yok.Ama bu çalışmanın detaylarına vakıf olduğumuz zaman, tam anlamıyla beynimizin içinde neler olup bittiğini anlıyor ve buna benzer anlamlar yorabiliyoruz.
3
6
Peki deney nasıl yapıldı ve sonuçları ne oldu?Katılımcılar, belirli görsel testlere sokuldu. Bir yandan görsel bir takım bulmacalar çözüyorlar, diğer yandan ise ellerine ufak titreşimler veriliyordu.Araştırmacılar, görsel testlerin zorluk seviyesi arttıkça, katılımcıların titreşimi daha az hissettiğini, titreşimlerin şiddetine karşı hissiz kaldığını gözlemledi. Kıssadan hisse...IFL Science da buradan hareketle, öpüşürken gözleri kapatmanın eyleme tam anlamıyla odaklanmaya yardımcı olabildiği ve belki de bu yüzden bu kadim geleneğin oluştuğu sonucuna varmış.
4
6