TRT Ankara Radyosu Çocuk Korosu’yla sanat hayatına başlayan Rojda Demirer, şu sıralar Kanal D’nin sevilen dizisi “Adı Efsane”de rol alıyor. Seçil karakterini canlandıran oyuncu, gerçek hayatta Seçil gibi dominant yönü olduğunu fakat içinde kırılgan bir çocuk olduğunu söylüyor. Demirer, Hello dergisine verdiği röportajında iç dünyasını ve yeni dizisini anlattı.
Rojda Demirer'in iç dünyası
Adı Efsane dizisinde rol alan oyuncu Rojda Demirer iç dünyasını anlattı.
1
11
Yıllardır oyunculuk yapıyorsunuz. Bu iş ruhunuzu besliyor değil mi? - Oyunculuk kendimi gerçekten ifade edebildiğim, kalıplarımı zorladığım ve benliğimden sıyrılarak başka ruhlara serüvene çıkabildiğim bir alan olduğu için çok renkli bir kapı. Her yeni rolde hem kendimden hem hayattan başka noktalar bulabildiğim ve onları düşündürmeye ittiği için her seferinde kendime yeni şeyler katabildiğim bir mecra...
2
11
Bugüne kadar farkındalığınızı artıran ya da sizi siz yapan dizi, film ya da tiyatro oldu mu? - Işıl Kasapoğlu’nun devlet tiyatrosunda yönettiği Shakespeare’in “12. Gece” oyunu. Ankara’dan gelip bana İstanbul kapısını açan ilk işim Yusuf Kurçenli’nin “Gönderilmemiş Mektuplar” filmi. İlk işimde çok önemli isimlerle başrolü paylaşmak, Yusuf Kurçenli’nin hiç tanınmamış bir oyuncu olarak bana bu güveni, hayattaki duruşumu ve bir şeyleri başarabileceğim hissini kazandırması açısından önemliydi. Dizide ise “Melekler Korusun” ve “Geniş Aile”nin bendeki yeri farklıdır.
3
11
“Ben basamakları çok uzun seneler öncesinden sağlam taşlarla ördüm” diyorsunuz. Bu taşlar arasında neler var? - Temelinde Ankara Radyosu Çocuk Saati’nden aldığım eğitim bu basamakların sağlam temeli diyebilirim. Daha sonraki basamaklar için de TRT Anlara Televizyonu’nda yaptığım program ve diziler, konservatuvar eğitimim, devlet tiyatrosu geçmişim ve İstanbul’a geldikten sonra oynadığım dizi ve filmleri sayabilirim. Uzun ya da kısa soluklu hiç fark etmez, yaptığım her işte çalıştığım insanlar en büyük kazanımlarım oldu.
4
11