İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliği, ‘Şike operasyonunda kumpas’ soruşturmasında, Gülen Cemaati’nin Fenerbahçe Spor Kulubü’nü ele geçirmeye çalıştığını, birçok kişinin yasadışı yollarla teknik ve fiziki takibe alındığını, Taraf, Bugün, Zaman, Samanyolu TV gibi yayın organlarıyla da algı yönetimi yapıldığını vurguladı.
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fuzuli Aydoğdu tarafından yürütülen ‘şikeoperasyonunda kumpas’ soruşturmasında gözaltına alınan 46 şüphelinin savcılık sorguları önceki gün tamamlandı. 29 şüpheli 2. Sulh Ceza Hâkimliği’ne sevk edildi. İşlemleri önceki gece 01.00’de tamamlanan şüphelilerden Mustafa Tunç, MehmetAslan, Ömer Faruk Okşaş, İbrahim Emre, Abdullah Çelik, Mustafa Okumuş, Haşim Gülal, Kemal Atılgan, Necmettin Karapınar ve Halil Ardıç ‘silahlı terör örgütüne üye olma ve haberleşmenin gizliliğini ihlal’ suçlarından tutuklandı.
AKTİF GÖREV
Kararda, şüphelilerin ‘Organize Suçlar Şube Müdürlüğü’nde bu konuyla ilgili olarak etkin görevlerde bulundukları, çoğu dinleme raporlarına imza ve paraf attıkları, bu soruşturmanın genişletilmesine yönelik eylemlerde aktif ve belirleyici olarak yer aldıkları’ belirtildi. Şüpheli Karapınar için ‘silahlı terör örgütü kurma ve yönetme’ suçlaması yöneltildi. 10 kişinin tutuklanmasının ardından gece aynı operasyonda gözaltına alınan Soner Koç ve Seyfi Erdoğan da mahkemeye sevk edildi. 2. Sulh Ceza Hâkimliği iki şüpheliyi de ‘silahlı terör örgütüne üye olma ve haberleşmenin gizliliğini ihlal’den tutukladı. Böylece ‘Şike operasyonunda kumpas’ soruşturmasında tutuklu sayısı 12 oldu. Hâkimlik, şüphelilerden Cemalettin Mutlu ve Ali Çelik’i adli kontrol şartıyla serbest bıraktı. 11’i savcılıktan 28 şüpheli serbest kaldı.
KULUBÜ ELE GEÇİRME İRADESİ
İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliği’nin tutuklama gerekçesinde özetle şu ifadeler yer aldı:
m “Lider yönetici ve üyelerinin bir kısmının firari olduğu, bir kısmının da çeşitli soruşturmalardan tutuklu bulunduğu, FETÖ/PDY terör örgütünün her alanda var olma iradesi doğrultusunda bir kısım yöneticilerince futbol alanında da etkinliğe kavuşma adına sosyal, ekonomik, olarak topluma etkisi büyük olan bir kulübü ele geçirmeye yönelik irade oluşturduğu,
TEKNİK TAKİBE MARUZ BIRAKILDILAR
Bu irade doğrultusunda alınan karar ve talimatlar ile Türkiye Cumhuriyeti yasalarında soruşturmaya başlandığı esnada henüz suç olarak tanımlanmayan ve iddia olunan şike eyleminden dolayı Fenerbahçe Spor Kulübü’nün başkanının ve bir kısım yöneticilerinin, Futbol Federasyonu Başkanı’nın, bir takım spor kulübü yöneticilerinin ve futbol camiasına ilişkin isimleri yasadışı yollarla silahlı örgüt lideri iddiasıyla teknik ve fiziki takibe maruz bırakıldığı,
m Birbiriyle doğrudan bağlantısı olmayan Fenerbahçe Spor Kulübü Başkanı ve Futbol Federasyonu Başkanı’nın silahlı suç örgütüyle ilişkiliymiş gibi gösterilerek söz konusu takibe ve silahlı örgüt iddialarına zemin hazırlandığı,
ÖRGÜTSEL BAĞLANTI GİBİ GÖSTERİLDİ
Hedeflerine aldıkları ve haklarında yeterli delil olmayan veya yasal olarak bir suç isnat edilemeyecek şahısları masumiyet karinesine muhalif olarak silahlı suç örgütü haline dönüştürmek ve bu doğrultuda yargılanmalarını sağlamak amacıyla şüphe arz etmeyen görüşmeleri örgütsel bağlantı gibi gösterdikleri, sözde örgütsel bağlantıyı sağlayan Federasyon Başkanı Mahmut Özgener hakkında takipsizlik kararının verildiği,
Kamuoyunca FETÖ/PDY’nin beyni olarak bilinen Taraf, Bugün, Zaman, Samanyolu TV gibi yayın organlarıyla bu operasyon doğrultusunda içlerinde firari örgüt yöneticilerinin de bulunduğu kişilerce soruşturmaya yönelik algı yönetimi yapıldığı....”
ARALARINDA BAĞLANTI YOK
İstanbul 2. Sulh Ceza Hâkimliği’nin kararında “Herhangi bir şekilde doğrudan irtibatları olmayan Olgun Aydın Peker’le kulüp başkanı Aziz Yıldırım’ı irtibatlı ve örgütsel bağlantılı kılmak adına, dönemin Federasyon Başkanı’yla o dönem kulüp başkanlığı yapan şahısların hiçbir tape ve HTS kaydına dayanmayan ve iddiadan ibaret olan görüşmelerini soruşturmaya vasıta kıldıkları...” ifadesi yer aldı.Fenerbahçe Spor Kulubü Başkanı Aziz Yıldırım, 3 Temmuz 2011’de ‘şike soruşturması’ kapsamında gözaltına alınmış yaklaşık 1 yıl tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılmıştı.
2011’DEKİ YAZISI ÖRNEK GÖSTERİLDİ
KARARDA şöyle denildi: “Toplum nezdinde bu soruşturmaya meşruiyet kazandırılmaya çalışıldığı, firari Ekrem Dumanlı’nın 11.07.2011 tarihli yazısında ‘Şike bir milattır ve her şey tepeden tırnağa yeniden şekillenir’ içeriğiyle bu şike operasyonunun ve ardından örgütçe yapılan diğer operasyonların imasını içerir yazı yazıldığı, bu doğrultuda sanıkların firari ve tutuklu olan diğer örgüt üyeleriyle fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ettiği, müsnet suçlara yönelik kuvvetli suç şüphesi bulunduğunu…”