Ahmet Hakan, yazısının ilgili bölümünde, "Ne olurdu bıraksaydın da konuşsaydı minik Utku? Adam mı ölürdü?" diye sordu.
İşte Hakan'ın yazısından o bölüm:
BIRAK KONUŞSUN ÇOCUK
TRT Çocuk’ta bir program...
Utku isimli küçük bir çocuk, telefonla yayına katılıyor.
Utku, tam konuşmasını bitirecekken...
“Kazdağları” ile ilgili bir sosyal mesaj vermek istiyor.
*
Ancak küçük Utku’nun ağzından daha “Kaz” kelimesi bile tam olarak çıkmamışken...
Sunucu ablası, “Aman ağzımızın tadı bozulmasın Utkucuğum” edasıyla lafı Utku’nun ağzına tıkıyor.
Böylece Utku, çok erken bir yaşta “sansür” olgusuyla tanışıveriyor.
*
O sunucu ablaya sesleniyorum:
Ne olurdu bıraksaydın da konuşsaydı minik Utku? Adam mı ölürdü? Hava mı kararırdı? Hükümet mi düşerdi? Kanada fakir mi düşerdi? Gezi mi patlardı? Yaz günü ağustosta kar mı yağardı? Bir fırtına bizi mi alırdı? Evlerinin önü susam mı olurdu?
Ne olurdu ha ne olurdu?