Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, "teröristlerle görüştüğü" iddiasıyla tutuklanan Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer hakkında kaleme aldığı yazıda; "Suç işlediği çok kesin olan kim var ise... Mahkeme kararı ile kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunmasa da... Kamu vicdanında suçludur... Sabıka belgesi, yargılama şartının belli prosedürleri sebebi ile tamamlanmadığı aşamada dahi, gerçekte suçlu, ama kağıt üstünde masum gibidir... Bu hukuki kavramları; donu ile sahneye çıkanlara 6 milyon şarkı parası ödeyen İBB’nin başkanı Ekrem İmamoğlu bilmez" ifadelerini kullandı.
Akit yazarı Ali Karahasanoğlu, Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer'in terör suçlamasıyla tutuklanmasını kaleme aldı. Karahasanoğlu'nun yazısı şöyle:
"Fetullah Gülen ölmeden önce, bir avukatı aracılığı ile sabıka kaydı müracaatı yapsaydı..
“Sabıkasızdır” belgesini alırdı..
Bugün, Murat Karayılan, avukatı vasıtası ile müracaat etsin; “Sabıkasızlık belgesi”ni cebine koyar..
İki aydır tartıştığımız küçük Narin’in katili sıfatı ile yargılananlar, hatta bugün için tutuklu olanlar, yakında duruşmaya çıkacaklar.
Hakim Adli Sicil’den gelen belgeyi duruşmada okuyacak: “Sabıkalarının olmadığı görüldü” diye tutanağa geçirecek..
Bu kapsamda, davası henüz açılmamış olandan başlayın.
Davası açılmış, ama hakkındaki karar kesinleşmemiş herkes, sabıkasızdır..
Ama bu sabıkasızlık, o kişinin gerçekten bugüne kadar suç işlemediği, tertemiz olduğu anlamına gelmez..
Narin öldürüldü, bundan kimsenin şüphesi yok..
Ama kim öldürdü, yargılama sonunda belli olacak.
Bugün için, Narin’in katili olarak kimseyi gösteremezsiniz..
Katili gösteremiyor olmamız, Narin’in öldürülmediği, Narin üzerinden bir cinayet suçu işlenmediği anlamına gelmez..
Aynı şekilde, dün gözaltına alınan, DEM kontenjanından CHP listesine aktarılarak Esenyurt Belediye Başkanı seçtirilen Ahmet Özer de, sabıka belgesi istediğinde, “Kesinleşmiş mahkumiyet kararı yoktur” anlamındaki aldığı yazı, o tarihe kadar kendisinin hiçbir suç işlemediği anlamına gelmez..
Yürüyen davası olabilir.
Daha önce işlediği ama, ortaya çıkarılamayan suçları olabilir..
Devam eden suç niteliğindeki eylemleri olabilir..
Dünkü gözaltı ile birlikte, o suçların soruşturulması, yargıya intikal etme aşamasına, daha yeni gelmiş olabilir..
Nasıl ki Fetullah Gülen, ölene kadar mahkumiyet almadığı için, sabıkasız idi, ama kamu vicdanında suçlu idiyse.. (Mahkumiyetinin olmaması da, evrensel bir hukuk ilkesinin uygulanması sebebine dayanıyor. Savunması alınmadan, mahkumiyet veremezsiniz. Adam Türkiye’ye gelmedi ki, savunma versin. Savunma yapamadı ki, mahkumiyet veresiniz.)
Suç işlediği çok kesin olan kim var ise..
Mahkeme kararı ile kesinleşmiş mahkumiyet kararı bulunmasa da..
Kamu vicdanında suçludur..
Sabıka belgesi, yargılama şartının belli prosedürleri sebebi ile tamamlanmadığı aşamada dahi, gerçekte suçlu, ama kağıt üstünde masum gibidir..
Bu hukuki kavramları; donu ile sahneye çıkanlara 6 milyon şarkı parası ödeyen İBB’nin başkanı Ekrem İmamoğlu bilmez.."
Yazının tamamını okumak için tıklayın.