Yazar, "Türkiye’deki Kemalistler ayaklanmazsa.. 'Bu subayların bizimle bir ilişkileri yok' demezlerse..Yapılacak bir şey yok demektir.." diyerek köşesinde "Atatürkçülerin sessizlikleri..
Bu FETÖ’cülerin Kemalist olmadıklarını açıklamadıklarına göre..Acaba, arka planda, darbe için bir işbirlikleri mi vardı? Ben sormuş olayım" vurgusu yaptı.
Ali Karahasanoğlu'nun "Yunan Danıştay’ı kararı verdi: 15 Temmuz darbecileri Kemalist!" başlığıyla (24 Ağustos 2018) yayımlanan yazısı şöyle:
"15 Temmuz darbe girişimi sonrasında, Yunanistan’a helikopterle kaçan 8 darbeci subay vardı..
İltica talep ettiler..
Yunanistan’da haklarında dava açıldı.. Yargılandılar..
Uzun hikaye..
Son olarak Yunanistan Danıştayı karar vermiş..
Kararda açık açık, 8 darbeci subayın, FETÖ’cü değil, Kemalist olduklarınıaçıklamış!
Haydi burdan yakın..
Darbeci darbecidir..
Size ne FETÖ’cü mü, Kemalist mi olduğundan?
Yunanistan’dan kimi istiyoruz?
“Darbe girişimine karışan, hemen ardından da, Yunanistan’a askeri helikopterle kaçanları!”
Velev ki, bu darbecilerin iadesini isterken, olayın anlatımında, “Türkiye’de 15 Temmuz 2016’da bir darbe girişiminde bulunuldu. Bu darbe girişiminde, FETÖ diye tanımlanan terör örgütünün askeriyeye sızdırdığı subaylar aktif rol oynadı” denilmiş olsun..
Darbeci subaylar, FETÖ’cü olarak belirtildi diye..
Yunanistan Danıştayı’nın da, nereden anladı ise..
İltica talep eden subayları Kemalist olarak tanımlayıp, iade etmeme hakkı var mı?
Varsayalım Kemalist olsunlar..
Kemalistlerin darbe yapmaya yetkileri mi var?
Onların, darbe yapma ayrıcalıkları mı var?
İster FETÖ’cü olsun..
İsterse Kemalist.
İsterse bir başka ideolojiden olsunlar..
Eylem ne?
Darbe girişimi..
Ardından da, darbenin hemen ertesi günü, Türk Silahlı Kuvvetleri envanterine kayıtlı bir helikopterle, Yunanistan’a kaçmak..
Bunu yargılama yetkisi kimin?
Türkiye’nin..
Bu suçu işlediği iddia edilen herhangi bir kişi, komşu ülkelerde veya uluslararası anlaşmalara imza atan herhangi bir ülkede olduğu zaman, yapmaları gereken ne?
“Bugün sana.. Yarın bana.. Ben size hainlik edenleri size vereyim ki.. Yarın da siz bana ihanet edenleri, bize iade edesiniz” demeleri..
Ve istenilen darbecileri, isteyen ülkeye vermeleri..
Yunanistan ne yapıyor?
“Ben araştırdım.. Bunlar FETÖ’cü değil.. Kemalist. İade etmiyorum.”
İyi de, hangi şantaj altında bu kararı verdiler bilmiyorum ama..
Şu soruya cevap verseler, millet olarak seviniriz:
“Nerden anladınız, FETÖ’cü olmadıklarını? Dişlerine bakıp da mı anladınız?”
Öyle ya..
Kurban alışverişinde, işi bilenler, hayvanların dişlerine bakar, yaşını söylerler..
“Bu yaşlı.. Eti sert olur” derler..
Veya..
“Bu daha kesilecek yaşta değil” derler..
İyi de..
Darbecinin FETÖ’cülüğünü, Kemalistliğini anlama ile ilgili nasıl bir kriter var?
Ki..
“Bunlar FETÖ’cü değil” ısrarı ile, iade talepleri geri çevriliyor?
“Aslında Yunanistan Danıştayı’nın bu kararında, Türkiye’deki Kemalistlerin büyük rolleri var” desem, haksızlık mı etmiş olurum?
Ben gerekçemi söyleyeyim, takdir sizin..
Darbeci subaylar, ilk günden itibaren, kendilerinin Kemalist olduklarını, FETÖ ile uzaktan yakından bir ilgileri olmadığını iddia ediyorlar.
Böylesi bir durumda, Türkiye’deki Kemalistlerin ne yapmaları gerekirdi?
Atatürkçü Düşünce Derneği’nin..
Diğer Kemalist derneklerin..
Kemalist felsefeye inanan isimlerin, ne yapmaları gerekirdi?
Yeri göğü inleterek, “Bunların Kemalistlikle bir ilgileri yok. Bunlar Kemalist görünen FETÖ’cülerdir. FETÖ’cülerin en önemli vasıfları, takıyye yapmalarıdır. Onlar Kemalist gibi görünüp, TSK’ya girmişler.. Bizi aldatmışlar. Şimdi biz bu gerçeği net olarak görüyoruz.. Yunanistan Danıştayı’na da çağrımızdır: İade edin o subayları..” demeleri gerekmez miydi?
Gerekirdi..
Yaptılar mı?
Hayır..
Kemalist dernekler, isimler böyle bir açıklama yapmayınca..
Garibim Yunanistan Danıştayı da..
Adamların ayaküstü 100 takıyye yaptıklarından habersiz..
“Türkiye’de bizim bildiğimiz, Kemalistler Fetullah Gülen ekibi ile yıllardır mücadele ediyordu.. Bunlar ‘Kemalistiz’ dediklerine göre, FETÖ’cülerle bir işleri olamaz.. O halde, FETÖ’nün yaptığı darbe sebebi ile, bu Kemalist subayları iade etmeyelim” demişler..
Bu açıdan baktığımızda, Yunanistan Danıştayı’nın kararında, itiraz edilecek bir nokta da yok..
Türkiye’deki Kemalistler ayaklanmazsa..
“Bu subayların bizimle bir ilişkileri yok” demezlerse..
Yapılacak bir şey yok demektir..
Türkiye’deki Kemalistler, belki şunu diyecekler..
Atatürkçü Düşünce Derneği, belki şu savunmayı yapacak:
“Yunanistan nezdinde, bizim dernek olarak yaptığımız açıklamanın ne önemi olabilir?”
Canım siz açıklamayı yapın da.
Ondan sonra bakalım, Yunanistan Danıştayı ne karar veriyor?
Siz bir açıklama yapmazsanız..
Yeri göğü inletmezseniz..
Yunanistan Danıştayı da..
“Siyasi iktidar yargılamak için FETÖ’cü diyor.. Adamlar da kendileri için Kemalist diyorlar.. Biz bu işin içinden çıkamadık. En iyisi, vermeyelim” der, kapatırlar dosyayı..
Tabii ki, o dosya külliyen kapatılmış olmaz..
Tayyip Erdoğan başkanlığındaki Türkiye, yarın bunun misillemesini, Yunanların yüzlerine ağır bir şamar olarak yapıştırır..
Ama dışardan baktığımızda..
Atatürkçülerin sessizlikleri..
Kemalistlerin darbeci subaylar hakkında küçücük bir açıklama bile yapmamalarını da, not almış oluruz..
Kimbilir belki de..
FETÖ’cü-Kemalist işbirliğinin delili olarak, bunu tarihi bir bilgi olarak kayıt altına almış oluruz..
Öyle ya..
Bu FETÖ’cüleri TSK’ya alanlar, Kemalistler..
Bir tane namaz kılanın, anında ihraç edildiği TSK’ya, FETÖ’cüleri alanlar, Kemalist generaller..
Şimdi de..
Bu FETÖ’cülerin Kemalist olmadıklarını açıklamadıklarına göre..
Acaba, arka planda, darbe için bir işbirlikleri mi vardı?
Ben sormuş olayım..
Gelişmeler ışığında, bir gün cevabını buluruz."