AKP Genel Başkan Danışmanı Yasin Aktay, Yeni Şafak gazetesindeki köşesinde, Libya üzerinden Doğu Akdeniz’deki gelişmelere değindi.
Aktay, “Libya, Türkiye-Mısır ilişkileri için bir fırsat sahası olamaz mı?” diye sordu.
“İŞBİRLİĞİ VE DAYANIŞMA İÇİNDE OLMAKTAN BAŞKA BİR KADERLERİ YOK”
Uzun süredir ilişkilerin askıya alındığı Mısır’la masaya oturulması gerektiğini savunan Aktay, yazısında şu ifadeleri kullandı:
“Mısır medyasında yürütülen kampanyada Türkiye’nin Mısır’a karşı savaşmak üzere Libya’ya geldiği söylenirken, şunu söyledik. Türkiye Libya’ya ne Libya halkıyla ne de herhangi bir Müslüman-Arap halkla savaşmaya geliyor. Bilakis Libya’daki savaşı durdurmak üzere geliyor, üstelik gelişi de bir davet üzere oluyor.
Haddi zatında Türkiye ile Mısır arasında bir savaş sebebinden ziyade işbirliği sebepleri çok daha fazladır. Darbeciliği ve her gün kendi halkına yönelik insan hakkı ihlalleri yüzünden Sisi ile aradaki çözülmez sorun bir kenara bırakıldığında, Türkiye ve Mısır arasında bu kopukluk başkalarına gereğinden fazla fırsatlar doğurmakta ve iki ülkeye de İslam dünyasına da çok pahalıya mal olmaktadır. Oysa iki ülkenin bir işbirliği ve dayanışma içinde olmaktan başka bir kaderleri yok ve eninde sonunda bunu yapmaları gerekiyor.”
“TÜRKİYE, MISIR VE LİBYA ARASINDAKİ BÖYLE BİR İTTİFAK HER ÜÇ ÜLKENİN HAKLARINI DAHA FAZLA KORUYUP GELİŞTİRMEZ Mİ”
Libya ile yapılan anlaşmanın benzerinin Mısır’la da yapılması gerektiğini savunan Aktay, şunları kaydetti:
“Türkiye’nin Libya ile anlaşması aynı zamanda Mısırlıların Yunanistan’la anlaşmasından dolayı çalınan Münhasır Ekonomik Sınırlardaki haklarını da geri kazandırdı. Biraz daha öteye gidip şu soruyu da sorabiliriz: Libya ile yapılan anlaşmanın bir benzeri neden Mısır’la da yapılmasın? Doğu Akdeniz’de Türkiye, Mısır ve Libya arasındaki böyle bir ittifak her üç ülkenin haklarını daha fazla koruyup geliştirmez mi?
Mısır’ı Türkiye’ye karşı oynamaya, Türkiye ile bu tür bir ittifak kurmak yerine Yunanistan’a, İsrail’e kim zorluyor?
Neticede İsrail, Güney Kıbrıs ve Yunanistan arasındaki anlaşmada Mısır’ın esamisi bile okunmadı. Mısır’ın Türkiye aleyhine olmak üzere kurulan böyle bir ittifaktan bile dışlanması yeterince uyarıcı olmalı değil mi?
Sosyal medya üzerinden yaptığım bu çağrıya binlerce mesajla tepkiler geldi, olumlu ve olumsuz içerikli bu mesajlar, belli ki çağrının yerini bulmuş olduğunu gösteriyor.
Kim bilir? Belki artık bunun üzerinde de ciddiyetle düşünmenin vakti gelmiştir.”