AKPM nedir? Siyasi denetim ne demek? sorularının yanıtını haberimizde sizlerle paylaştık. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi Türkiye'ye siyasi denetim kararı alması sonrası AKPM ve siyasi denedim kavramları vatandaşlar tarafından büyük merak konusu oldu.
AKPM'nin siyasi denetim kararına Türkiye'de her camianda tepkiler çığ gibi büyüyor. AB Bakanı ve Başmüzakereci Çelik, AKPM'nin Türkiye kararı hakkında "adil olmayan haksız bir karar" değerlendirmesinde bulunarak, "Bu Avrupa Konseyi için de AKPM için de tarihi bir hatadır." dedi.
AKPM, Türkiye'yi siyasi denetim altına alma kararı verdi. AKPM, 45'e karşı 113 oyla Türkiye'yi siyasi denetime aldı. Peki AKPM nedir, AKPM anlamı nedir?
AKPM NEDİR?
AKPM, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'dir. Avrupa Birliği ile herhangi bir bağlantısı bulunmayan bu mecliste milli meclislerden seçilen parlamenterler, ülkelerini temsil etmektedirler. Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'ne 1949 yılında kurucu üye olarak dahil oldu. AKPM, üye ülkelerdeki demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'nin temel değerlerini tesis etmeyi amaçlıyor ve bu değerlerin uygulanmasını denetliyor.
SİYASİ DENETİM NEDİR?
Siyasi denetim, AKPM'ye üye ülkelerde uygulanan demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü gibi temel değerlerin tesis edilmesi ve uygulanmasını denetlenmesidir. Türkiye, 1996 yılında dahil edildiği "siyasi denetim" sürecinden Haziran 2004’te çıkarılmış ve "post-monitoring" olarak tanımlanan "denetim sonrası sürece" alınmıştı. Bu karar AB’nin Aralık 2004’te Ankara ile üyelik müzakerelerine başlama kararı almasında önemli rol oynamıştı.
AKPM’nin siyasi denetim sürecinde şu anda Ermenistan, Azerbaycan, Moldova, Bosna-Hersek, Gürcistan, Moldova, Rusya, Sırbistan ve Ukrayna bulunuyor.
AKPM'nin "siyasi denetim" kararına tepkiler
Dışişleri Bakanlığı, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi'nin (AKPM), Türkiye'nin denetim sürecine alınmasına yönelik kararını şiddetle kınadı.
Bakanlıktan yapılan yazılı açıklamada, AKPM Genel Kurulu'nun bugünkü oturumunda, 2004 yılından bu yana denetim sonrası diyalog sürecinde bulunan Türkiye'nin yeniden denetime alınması kararı verildiği anımsatıldı.
"AKPM Genel Kurulu'nda, izlenmesi gereken yerleşik usullerin dışında siyasi saiklerle alınan bu haksız kararı şiddetle kınıyoruz." ifadesi kullanılan açıklamada, Türkiye'nin PKK, FETÖ ve DEAŞ gibi en kanlı terör örgütleriyle aynı anda mücadele ettiği, anayasal düzeni ve ulusun varlığını hedef alan tehlikelere karşı uluslararası yükümlülüklerine bağlı kalarak gerekli ve orantılı tedbirler aldığı, bunun bir devletin en temel ödevi ve meşru hakkı olduğu vurgulandı.
Türkiye'nin 3,2 milyondan fazla mülteciye kucak açtığına ve hain terör örgütleriyle mücadele ettiğine işaret edilen açıklamada, Türkiye'nin aynı zamanda tüm Avrupa'nın ve yakın çevresinin güvenlik ve istikrarına katkı sağladığının unutulmaması gerektiğine dikkat çekildi.
Açıklamada, AKPM'deki parlamenterlerin Türkiye'nin Avrupa'nın istikrar ve güvenliğine yaptığı bu katkıları görmezden gelen bu kararının, esasen Avrupa'nın üzerinde yükseldiği ortak ve demokratik değerleri hiçe sayan, stratejik vizyondan yoksun, basiretsiz bir tutumu yansıttığı belirtilerek, şu ifadelere yer verildi:
"Avrupa Konseyi'nin kurucu üyesi olarak çağdaş Avrupa ideallerinin ve değerlerinin savunucusu ülkemizin, AKPM'deki maksatlı çevrelerin ayak oyunuyla denetime alınması, demokrasinin beşiği olduğunu iddia eden AKPM'ye yakışmamıştır. Bu maksatlı çevrelerin Türkiye karşıtlığında günümüz Avrupasında şiddete varan şekilde yayılan yabancı düşmanlığı ve İslamofobiye karşı ülkemizin adeta tek başına mücadele vermesi ve mazlumun yanında yer alması da önemli yer tutmaktadır. Söz konusu çevrelerin etkisi, esasen ülkemizdeki halk oylamasını gözlemlemeye gönderilen AKPM üyelerinin bazılarının terör örgütü sempatizanlarından seçilmesinde de görülmüştü. Denetime alma kararı bu art niyetli grupların yeni bir oyunudur. İslamofobiyi, yabancı düşmanlığını körükleyen popülist yaklaşımların etkisinde, dar ve sığ iç siyasi saiklerle hareket eden bir grup Avrupalının ülkemize yönelik bu dışlayıcı, ötekileştirici kararı esasen siyasi bir operasyondur."
Avrupa Birliği Bakanı (AB) Ömer Çelik, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin (AKPM) aldığı siyasi denetim kararının adil olmayan ve haksız bir karar olduğunu söyledi.AKPM, “Türkiye’de demokratik kurumların işleyişi” konulu bir oturum düzenlendi. Oturumda Türkiye’nin 2004’te çıktığı siyasi denetim sürecine yeniden alınmasına karar verildi. AKPM’nin siyasi denetim kararı alması üzerine AB Bakanı Çelik karara tepki göstererek, ”Adil olmayan, haksız ve yanlış bir karar" açıklamasını yaptı.
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisinin (AKPM), Türkiye'ye yönelik "siyasi denetim" kararına ilişkin, "Türkiye'yi denetleyecek uluslararası bir kurum yoktur. Hiçbir şekilde kabul etmiyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
Perinçek, yaptığı yazılı açıklamada, AKPM'nin Türkiye'nin siyasi denetime alınması kararına değinerek, böyle bir kararın olamayacağını belirtti.
Türkiye'nin bağımsız, egemen bir devlet olduğunu vurgulayan Perinçek, "Devlet egemenliği demek, onun üzerinde başka bir otoritenin, kurumun olmaması demektir. Türkiye'yi denetleyecek uluslararası bir kurum yoktur. Hiçbir şekilde kabul etmiyoruz. Eğer hükümet bu denetimleri açarsa, o hükümetle de mücadele edeceğiz." ifadelerini kullandı.