T24'ün haberine göre, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, "Hassas dönemlerde sosyal medya üzerinden toplumda bir infial ortamı oluşturulmak istenmekte. Halkımızın insani ve vicdani duygularını istismar etmeye yönelik bu gayri ahlaki kampanyalara milletimiz, asla fırsat vermeyecektir" düşüncesini dile getirdi.
Altun, Twitter hesabından Kastamonu ve Sinop bölgelerindeki sele ilişkin olarak açıklamalarda bulundu.
Altun paylaşımlarında şu ifadelere yer verdi:
"Kastamonu ve Sinop bölgelerinde yaşanan sel felaketinde hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına baş sağlığı diliyorum. Bölge halkına büyük geçmiş olsun. Devletimiz, Aziz milletimizin yaralarını ivedilikle sarmak için büyük bir gayret içindedir.
Cumhurbaşkanımız sayın. Recep Tayyip Erdoğan birazdan sel felaketinin yaşandığı bölgelere ulaşmış olacak. Olay anından itibaren bölge halkı için yüreği çarpan Cumhurbaşkanımız bölgede incelemelerde bulunacak, son durumu yakından takip edecek.
Sel afetinin ilk anından itibaren, AFAD harekete geçmiş; tüm çalışma grupları ve temsilcileriyle çalışmaya başlamıştır. İçişleri, Çevre ve Şehircilik, Ulaştırma ve Altyapı bakanlarımız hemen bölgeye intikal etmiş, arama kurtarma çalışmalarına bizzat katılmışlardır.
Bartın’da 895, Kastamonu’da 2466, Sinop’ta 1556, toplamda 4517 personelle arama kurtarma çalışmaları devam etmektedir. Bartın’da 323 vatandaşımız, Kastamonu’da 925 vatandaşımız, Sinop’ta ise 472 vatandaşımız helikopter ve botlarla güvenli bölgelere tahliye edilmiştir.
Türk Kızılay tarafından sel bölgelerinde toplam 217 personel/gönüllü, 9 ikram aracı ve 42 araç görev yapmakta olup; 19.170 sıcak yemek, 17.072 kumanya, 138.726 ikramlık malzeme dağıtımı yapılmıştır. Bölgede bulunan gönüllüler, sivil toplum ve insani yardım kuruluşlarımız da çalışmalarına AFAD ve ilgili diğer kamu kurumlarımızla tam koordinasyon içerisinde devam etmektedir. Bu kuruluşlarımıza ve gönüllülerimize yürekten teşekkür ediyoruz.
Bu vesileyle hatırlatmak isteriz ki bugün, toplum yaşamını, kamu düzenini ve demokrasiyi tehdit eden faktörlerin başında sistematik yalan ve dezenformasyon kampanyaları gelmektedir. Hassas dönemlerde sosyal medya üzerinden toplumda bir infial ortamı oluşturulmak istenmektedir.
Halkımızın insani ve vicdani duygularını istismar etmeye yönelik bu gayri ahlaki kampanyalara milletimiz, asla fırsat vermeyecektir. Bir kez daha resmî kaynaklardan doğruluğu teyit edilmemiş hiçbir haber ve görüntüye itibar edilmemesini istirham ediyoruz."