CHP Parti Meclisi Üyesi ve Kahramanmaraş Milletvekili Ali Öztunç, İYİ Parti’nin “AA’nın seçim verilerini yayımlanması” konusunda verdiği araştırma önerisi görüşmelerinde önemli tespitlerinde bulundu.
Anadolu Ajansı’nın(AA) yerel seçimlerde İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun oy farkını kapatarak öne geçtiği sırada veri akışını yaklaşık 13 saat kesmesi ve YSK Başkanı Sadi Güven’in ‘AA verileri bizden almıyor’ açıklaması sonrası, tüm sandıkları takip edecek miktarda çalışanı bulunmayan ajansın verileri nereden temin ettiği sorusu da beraberinde geldi.
İYİ Parti Gurubunun konuya dair verdiği araştırma önerisinde kürsüye gelerek bir konuşma gerçekleştiren CHP’li Ali Öztunç, ajansın verileri AKP’nin sandık görevlileri aracılığıyla temin ettiğini ve TBMM’den 17 gün önce kurularak dosta düşmana Türk milletinin teslim olmadığını duyurmuş ajansın günümüzde bir partiye teslim olduğunu ifade etti.
Öztunç’un Konuşması Aynen Şu Şekilde;
“Sayın Başkanım, hepinizi saygıyla selamlıyorum. Değerli arkadaşlar, az önce, belediye başkanı seçilen sayın vekillerimizin dilekçeleri okundu; ben belediye başkanı olan bütün milletvekillerimizi kutluyorum, başarılar diliyorum. Ben de böyle bir dilekçe okutmak isterdim.
Son seçimde büyükşehir adayıydım ama seçimi kaybettim; nasip değilmiş. Sayın Binali Yıldırım da kaybetti, ben de kaybettim; ikimiz de kaybettik. Ben yeniden geldim Meclise, Binali Bey'i de bekliyoruz artık, yakında inşallah gelir. (CHP sıralarından alkışlar) Artık onun da gelip İzmir halkına destek olması, İzmir halkı için çalışması gerekiyor. Bekliyoruz kendisini.”
Konumuz Anadolu Ajansı. Değerli arkadaşlar, bakın, Anadolu Ajansı bu Türkiye Büyük Millet Meclisi kurulmadan on yedi gün önce kurulmuş. Kurtuluş Savaşı'nı tüm Türkiye'ye, tüm Anadolu'ya, dışarıya anlatmış, Meclisin, yeni Meclisin aldığı kararları haberleştirmiş, duyurmuş. Türk milletinin teslim olmadığını hem içeriye hem dışarıya duyarmış Anadolu Ajansı ama şimdi bakıyoruz teslimiyete kalkışmış, teslim olmuş Anadolu Ajansı. Kime?
Adalet ve Kalkınma Partisine. Veriler nereden geliyor? Verileri açıklayamıyor. Genel Müdüre soruluyor "Ya, bu veriler nereden geliyor?" "Bilmiyorum" diyor, çalışanlar "bilmiyoruz" diyorlar. Gizli bir örgüt mü var?
Anadolu Ajansı devletin istihbarat örgütü mü? Millî İstihbarat Teşkilatı var, başka bir örgüte gerek yok. Yüksek Seçim Kurulunun paralel örgütü mü ki paralelliği seversiniz, her şeyin paralelini çıkarttınız; paralel devlet, paralel örgüt. Hepsini yaptınız maşallah; aranız da çok iyidir. Anadolu Ajansı YSK'nin paralel örgütü gibi çalışmaktadır.
“AA VERİLERİ AK PARTİ GENEL MERKEZİNDEN ALIYOR!”
Anadolu Ajansı verileri nereden alıyor biliyor musunuz? Fahrettin Bey, Anadolu Ajansı verileri AK PARTİ Genel Merkezinden almış. AK PARTİ'nin müşahitleri, sandık görevlileri verileri bildiriyor genel merkeze, Anadolu Ajansı da genel merkezden o verileri alıyor, sanki kendi muhabirlerinden gelmiş gibi Türkiye'ye duyuruyor. Oysa muhabiri yok ki Anadolu Ajansının.
Anadolu Ajansının muhabirleri geçmişte vardı, artık hiçbir ilçede, daha doğrusu çoğu ilçede Anadolu Ajansı muhabiri yok. Yani gidip seçim kurulundan oy sonucunu alacak muhabir kadrosu yok Anadolu Ajansında, bitirdiler, perişan ettiler. AK PARTİ Genel Merkezi ne verirse onu yayınlıyorlar.
Genelde de AK PARTİ Genel Merkezi yüksek oy aldığı sandıklarla başlatıyor. Hani böyle yüzde 60'larla, yüzde 55'lerle çıkar ya, sonra düşmeye başlar. Anadolu Ajansı bu numarayı yaptığı için ilk başta yüksek oyla gösteriliyor.
“ESKİ GÜNLERİNE DÖNMESİ GEREKİYOR”
Anadolu Ajansı inanılmaz kötü yönetiliyor. Defalarca soru önergesi verdim, dedim ki:
"Yahu, bu Anadolu Ajansında kaç tane makam arabası var?" Sayın genel müdürün altında makam arabası var, eşinin altında makam arabası var; genel müdür yardımcıların altında makam arabaları var, eşlerinin altında makam arabaları var.
Yahu, böyle bir şey olmaz, yazıktır, günahtır. Koca Almanya devletinin kullandığı makam arabaları kadar neredeyse bizim Anadolu Ajansı makam arabası kullanacak ya! Yazık günah değil mi! Bunu sorduk, Türkiye Büyük Millet Meclisi aracılığıyla Sayın Cumhurbaşkanı yardımcısına sordum, gelen cevabı okuyorum:
"Anadolu Ajansı, kamu tüzel kişiliğini haiz olmayıp faaliyetlerini Türk Ticaret Kanunu'na bağlı yürüten anonim şirket statüsündedir." diye yazı gelmiş. İşine gelince anonim şirket, işine gelmeyince AK PARTİ'nin genel merkezinde yönetilen resmî bir kurum.
Anadolu Ajansının bir an evvel -bakın, eski bir gazeteci olarak söylüyorum hocam. Naci Hocam da benim hocamdır, üniversitede hocalığımı yaptı- eski günlerine dönmesi gerekiyor, particiliğin orada bitmesi gerekiyor. Genel müdürün "Ben filancanın adamıyım." dememesi gerekiyor.
"Ben bu devletin, bu milletin adamıyım." demesi gerekiyor. Ama bugün o, onu söylerse yarın bir başkası söyler, bilmem kimin adamıyım der. Bundan da en çok siz rahatsız olursunuz çünkü bize üniversitede medya etik derslerini verenlerden biri de sizdiniz. Eğer içiniz elveriyorsa Anadolu Ajansının Genel Müdürü devam etsin diyorum. Saygılar sevgiler sunuyorum efendim.