Albay Reşat Çiğiltepe'nin adı, Ankara-Mamak'taki ortaokuldan silindi. Okula, Milli Eğitim Vakfı'na bağışta bulunan ve vefat eden kitabevi sahibi Turhan Polat'ın adı verildi. Kurtuluş Savaşı sırasında 57. Tümen Komutanı olan Albay Reşat Bey Büyük Taarruz sırasında “Afyon Çiğiltepe'yi yarım saatte alacağım'' diyerek Atatürk'e söz vermiş, ancak Yunan direnişi sonucu bu sözünü tutamayınca intihar etmişti.
İntiharı duyunca “Büyük bir vatanseverdi'' diyerek gözyaşı döken Atatürk, Albay'ın ailesine Kırmızı Şeritli İstiklâl Madalyası ile “Çiğiltepe'' soyadını vermişti.
PARA KARŞILIĞI İSİM DEĞİŞTİ
İYİ Parti İstanbul Milletvekili Ümit Özdağ, Çiğiltepe'nin adının okuldan silinmesine tepki gösterdi. Özdağ, ‘'Albay Çiğiltepe, İstiklal Harbimizin unutulmaz kahramanlarındandır. İstiklalimiz için canını veren aziz bir kahramanın ismi para karşılığı silinmiştir. Soyadı kanunu çıkartılınca Atatürk, albaya Çiğiltepe soyadını vermiştir. Gerçekten yazıklar olsun” dedi.
SOSYAL MEDYADA DA TEPKİ
İYİ Parti Adana Milletvekili İsmail Koncuk ise “5 milyon TL'ye okulun adı değiştirilmiş. Milli Eğitim Vakfı'na bağışta bulunan Turhan Polat'ın ismi verildi. Yazıklar olsun. Olacak iş değil” şeklinde konuştu. Sosyal medya kullanıcıları da duruma tepki gösterdi. Birkaç saat içinde yüzlerce tweet atıldı. Tweetlerden bazıları ise şöyle: “Burnumuzun direği sızladı, gözyaşlarımız aktı. Neden okulun adını değiştirdiniz? Değiştirdiniz ama tarihi asla yok edemezsiniz.”
İŞTE ATATÜRK’LE O SON KONUŞMA
27 Ağustos 1922. Yunan Ordusu Çiğiltepe'de. 57'nci Tümen Komutanı ise Albay Reşat. Düşmanla savaşırken Atatürk ile Albay Reşat arasında gözyaşlarına boğduran bu son konuşma geçti.
SAAT 10.30
ATATÜRK: Reşat Bey, bu önemli tepeyi ne zaman alacaksınız?
ALBAY REŞAT: Komutanım, yarım saat sonra alacağız.
SAAT 10.45
ATATÜRK: Düşmanın halen direndiğini görüyorum.
ALBAY REŞAT: Mutlaka alacağız.
SAAT 11.00
ATATÜRK: Reşat Bey'i istiyorum.
ALBAY REŞAT'IN ERİ: Komutanım Reşat Bey tepeyi alamadığı için intihar etti.
SAAT 11.45
Atamızın telefonu çalar: “Çiğiltepe alınmıştır komutanım. Yüzlerce ölüsünü bırakan düşman Sincanlı Ovası'na doğru kaçmaktadır, arz ederim.”