İşte Ayşe Özyılmazel’in o yazısı...
Seni seviyorum Tarkan!
"Dangalak!" "Eşek herif!" "Saygısız!" "Ben ondan daha büyüğüm, o kim?" "Ben şimdi onu neden saygıyla karşılayayım, dansöz gibi göbek attığı için mi?" "Allah’ın bir metrelik adamı." "Kim megastar ya?" "Bir metre boyunda sadece göbek atıyor diye bu kadar havaya girmesin..."
BÜYÜKLERE YAKIŞIR MI?
Ohh sanırım yurdumuzun Had Bildirme Makamı Hülya Avşar artık rahatlamıştır.
Tarkan’ı da yerle bir etti.
Balığını mezesini yedi, çıkışta gazetecilere patladı.
Demediğini bırakmadı. Şimdi mutlu mudur?
Peki böyle gönül ferahlığı, böyle bir mutluluk olabilir mi? ’Ben ondan daha büyüğüm’ cümlesini kurabilmek büyüklere yakışır mı?
Bu neyin hırsıdır?
Tarkan böyle harcanır mı?
Harcanamaz ya...
Hem madem bu kadar kızmıştı neden tören çıkışı kameralara tepkisini göstermedi, neden gülücükler dağıtarak olay yerini terk etti?
Mesela neden Tarkan’ı arayıp da "Sen bana eşeklik ettin" demedi?
Ödüllerini almaya çıkmadı diye amma bombaladınız adamı yahu. Ne kadar çok sevmeyeni varmış Tarkan’ın!
Besbelli organizasyon kurbanı oldu işte.
Diyelim kurban da olmadı, böyle hoş bir sürpriz yapabileceğini düşündü, fikrinin hoşluğuna inandı ama kimseyi memnun edemedi. Çünkü detay düşünemedi, ince düşünemedi...
Eee? Ne olmuş?
TUHAF VE ÖFKELİ
Tarkan haksızmış.
Eyvallah da peki neye göre haksız?
Misafir geldiği bir organizasyonun akışına uyduğu için mi haksız?
Şov hazırladıkları için mi haksız?
Yoksa sadece Tarkan olduğu için mi? Konuşmayıp işini yaptığı için mi haksız?
Ne olmuş ödülü almaya çıkmadıysa, belki de birilerine göre bir hata yaptıysa, ne olmuş?
Bu onu bir metrelik dansöz mü yapar?
Tüm kredilerini bir anda sıfıra mı bağlar?
Yapmayın.
Hem Hülya Avşar elinden ödül alınmayınca niçin kuyruğuna basılmış kedi gibi cıyaklıyor ki? Öfke patlamasıyla niçin anasına babasına laf edilmiş gibi ağzına geleni, gelemeyeni, o anda Allah ne verdiyse sıralıyor?
Hepsi çok kötü, çok ayıp, çok tuhaf, fazlasıyla öfkeli değil mi sizce?
Bence öyle. "Tarkan seni seviyorum" diyesim geldi ve diyorum:
Seni seviyorum!
Hatta amore ve de habibi.
***************************
Mutsuzum ama keyfim yerinde
Kendileriyle geç tanıştım ama iyi ki de tanışmışım hissine o anda kavuştum. Kim onlar?
Büyük Ev Ablukada.
Bilmeyeniniz varsa; şahane bir gruplar.
Özellikle, şarkı sözlerinden ben fazlasıyla etkileniyorum.
Sizin belki haberiniz yok ama gençlik çoktan onları takibe almış durumda.
FENA KAÇIRMIŞIM
İnternette kıyametler kopuyor. Sanırım onlar kendilerini Büyük Ev Ablukada müziklerinde buluyor.
Eh haksız da sayılmazlar. Özledikleri, bekledikleri, duymak istedikleri ne varsa bu grupta mevcut.
Geçen gece şarkıları ’En Güzel Yerinde Evin’i dinliyordum. Şarkı 2010’da çıkmış, bende jeton yeni düştü işte.
Fena kaçırmışım.
Neyse, aynen şöyle diyordu şarkının en güzel yerinde; mutsuzum ama keyfim yerinde.
Hobaaaa!!!
Bu cümle çok ağır değil mi be usta?
İşte tam günümüz gençliğinin durumu bu değil mi?
Mutsuzum ama keyfim yerinde!
Yani mutsuzluk da bir keyif oldu şimdilerde.
Cool görünme kontenjanından acılar misali.
Nedir şimdilerde cool?
Mutsuzluktur, yalnızlıktır, ekşi surat ifadesiyle fotoğraf çektirmektir, az konuşmaktır, kızmaktır, beğenmemektir, ne olursa olsun kim olursa olsun beğenmemektir, beni buraya kim koydu lenn, offf halidir.
Gençlik mutsuzdur ama keyifleri çok yerindedir.
Hiç mutsuz insanın keyfi yerinde olur mu?
Şaka mısınız?
Gözünüzü açıp etrafa bakarsanız göreceksiniz, gerçek değişmiştir.
Mutlu insanın keyfi yoktur artık, keyif karanlıktadır, bakış budur yani.
Ayşe ÖZYILMAZEL
AYŞE ÖZYILMAZEL’İN SEKSİ FOTOĞRAFLARI İÇİN TIKLAYINIZ
AYŞE ÖZYILMAZEL'İN SEKSİ KLİBİNİ İZLEMEK İÇİN TIKLAYINIZ