O Kayıp Şehir’in “Duygu”su, Ulan İstanbul’un “Umay”ı, Paramparça’nın “Nezaket”i, Aile Arasında’nın “Behiye”si Türkiye’nin ilk trans oyuncusu ve insan hakları aktivisti Ayta Sözeri bu ay KAFA Dergisi’ne çarpıcı açıklamalar yaptı:
Sen inatla çalışmaya devam ediyorsan o sihirli eller üzerine dokunmaya başlıyor.
Bir akarsuyu düşün; önüne setler örülmüş, kayaların engellediği, o su yarın öbür gün bir sızıntı bulup gidiyor veya birinin o kayalardan birini çekip alması gerekiyor.
Sezen Aksu’nun eli hep üzerimdeydi. Hiçbir zaman elini çekmedi. Tanıştığımızdan beri bana inandı. Birisine inanmak çok önemli.
Geçen yıl Harbiye'de Ajda Hanım’ın sahnesine davetliydim. Sonra çiçekler gelmeye başladı. İlk önce Sıla’nın çiçeği geldi. Şöyle yazıyordu “Sen şimdi oradan okuyacaksın, ben de buradan dinleyeceğim gümbür gümbür. Helal olsun sana Aytam” yazmıştı.
Sonra Sezen’in çiçeği geldi. Sezen’in çiçeğinde şöyle yazıyordu “Aytam gerçek sahnene hoş geldin.” O zaman anladım ki evet Açıkhava’ya çıkıyorum ve tek başıma çıkıyorum. Çok heyecanlandım. Birçok devin sahneye çıktığı yerde sahneye çıkmak, en büyük hayallerimden bir tanesiydi. O da oldu.
Açıkhavada kız kardeşim izledi, daha önce de sahnede izlemişti tabii ama böyle profesyonel bir sahnede ilk defa izledi. Beni izlerken sahneden gizli gizli gözyaşlarını sildiğini gördüm. Bu inanılmaz bir duyguydu benim için. Çok büyük sıkıntılar yaşadım evet ama yaşamaktan hiç vazgeçmedim.
Haberin devamını okumak için: