MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, terör örgütleriyle iltisaklı hiçbir belediyenin gözünün yaşına bakılmamasını, başkanların derhal görevinden alınmasını istedi. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu sert sözlerle eleştiren Bahçeli, “Suçluysa elbette görevinden alınmalı, büyükşehir belediye meclisi de yeni başkanı seçmelidir. Bu işin şakası yoktur. İçişleri Bakanlığı’nın özel teftişinden suçu olmayanın rahatsız olmasına gerek de yoktur. Eğer suç varsa cezası da olmalıdır. İstanbul terör örgütlerine teslim edilemeyecektir” dedi; “Teröristleri işe alacağına, işsiz vatandaşlarımızın yarasına merhem olmalı” diye konuştu.
MHP lideri ayrıca, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayını açıklamaya cesareti olmadığını dile getirdi.
MHP lideri Bahçeli, Türkgün gazetesinden Kadir Yıldız’a verdiği röportajda ittifaka yönelik eleştirilerde bulundu, gündeme dair değerlendirmelerini aktardı.
“Bunlara göz yuman, bunların işe alınmasına onay veren suç işlemiş sayılmayacak mıdır?”
İçişleri Bakanlığı tarafından İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik başlatılan özel teftişle ilgili konuşan Bahçeli, “Hukukun üstünlüğü herkes için bağlayıcıdır. Hiç kimse hukuktan bağımsız değildir. Bir defa bu temel ilke üzerinde herkesin görüş birliği sağlaması şarttır. İstanbul Büyükşehir Belediyesi’yle ilgili iddialar vahimdir. Bu belediyede çok sayıda işe alınanlardan 557 kişinin terör örgütleriyle irtibat ve iltisakları belirlenmiştir. Bunların arasında, FETÖ’cüler vardır, PKK/KCK bağlantılı olanlar vardır, DHKP-C’yle organik bağı olanlar vardır, MLKP ve MKP’li olanların varlığından bahsedilmektedir. İçişleri Bakanımız kararlı konuşmaktadır. Dağdaki terörün kökünü kazıma iradesinde olanların kamu kurumlarına ve belediyelere sızan terörle bağlantısı olanlara seyirci kalması düşünülemez. Terör örgütleriyle iltisaklı olanların İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nde ne işi vardır? Bunlara göz yuman, bunların işe alınmasına onay veren suç işlemiş sayılmayacak mıdır? Bu kanunsuzluk, bu hıyanet hiçbir kalıba sığmayacak kadar ciddidir” ifadelerini kullandı.
“DİAYDER, dernek görünümlü paravan bir terör oluşumu”
“Dernek görünümlü DİAYDER isimli paravan bir terör oluşumunun referansıyla seçilmiş militanların peyderpey işe girdikleri anlaşılmaktadır. Buz dağının henüz görünen kısmının üzerine gidilmektedir. Görünmeyen tarafının ise deşifre olacağı günler çok uzak değildir” diyen Bahçeli, sözlerine şöyle devam etti:
“İçişleri Bakanlığı’nın özel teftiş uygulaması doğrudur. İddialar tevsik edilirse tahkikat aşamasına geçilmelidir. Terör örgütüyle iltisakı olanları Belediyeye alanların bu fiilleri sabit görülürse başta Büyükşehir Belediye Başkanı olmak üzere hiç kimsenin gözünün yaşına bakılmamalıdır. Derhal görevlerinden el çektirilmeleri adaletin gereği olacaktır. CHP’li Belediye Başkanı diyet ödeyecekse bunu devletin üzerinden yapamaz. İstanbulluların hakkını gasp edemez. Buna hiç kimse olur veremez. Suçluyu koruyan suç işlemiştir. Teröristleri belediyede işe alanların yeri belediye olamaz. Bunların adresi mahkemedir. Şayet iddialar doğru ise Büyükşehir Belediye Başkanı İstanbul’a ihanet etmiştir. Bu ihanet ise cezasız kalamaz. Toplanıp marşlar söyleyerek durumu kurtaramazlar. Kılıçdaroğlu’nun ‘hazmedemedikleri için saldırıyorlar’ sözleri ise zırvadır, suçluların telaşıdır.”
“Belediyede işe giren teröristler milli güvenlik sorunudur”
Söz konusu soruşturmaya yönelik ittifak kanadından gelen açıklamalara yönelik, “Büyükşehir Belediye Başkanı’nın millete emanet olduğunu söyleyenler, emanete leke süren birisinin millet tarafından sahiplenmeyeceğini bilmek zorundadır” diyen Bahçeli, “Dağda başı ezilen teröristin TBMM ve belediye koridorlarında dolaşması aklımızın havsalamızın alamayacağı bir çarpıklıktır. Bu çarpıklığın hesabı mutlak surette sorulmalı, sorumlular hakkında gereği hukuk içinde yapılmalıdır. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı, teröristleri işe alacağına işsiz güçsüz insanlarımızın yarasına merhem olmalıdır. Fakat bunu yapmamıştır. Belediyede işe giren teröristler milli güvenlik sorunudur. Bunlar yarın, mesela İstanbul’un şehir suyuna zehir karıştırsalar ne yapacağız? Ne diyeceğiz? Bu felaketin üstesinden nasıl geleceğiz?” sözlerini kaydetti.
“İmamoğlu, suçluysa görevinden alınmalı, büyükşehir belediye meclisi de yeni başkanı seçmelidir”
MHP lideri, “Ekrem İmamoğlu’nun görevinden alınmasını mı istiyorsunuz?” sorusuna şöyle yanıt verdi:
“Suçluysa elbette görevinden alınmalı, büyükşehir belediye meclisi de yeni başkanı seçmelidir. Bu işin şakası yoktur. İçişleri Bakanlığı’nın özel teftişinden suçu olmayanın rahatsız olmasına gerek de yoktur. Eğer suç varsa cezası da olmalıdır. İstanbul terör örgütlerine teslim edilemeyecektir. İstanbul’a hizmet bahtiyarlıktır. Dua bereketidir. Ama İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı siyasi hırslarına yenilmiştir. Farklı zamanlarda gerçekleştirdiği il ve ilçe ziyaretleri gizli bir gündem peşinden koştuğunu göstermektedir.”
Millet İttifakı’na cumhurbaşkanı adayı çağrısı: Çıksınlar “adayımız bu” desinler
Öte yandan MHP lideri, Millet İttifakı’nın cumhurbaşkanı adayını açıklamaya cesareti olmadığını dile getirdi. “Kılıçdaroğlu devamlı “ittifak uygun bulursa cumhurbaşkanı adayı olmaktan onur duyarım” diyor. İsimleri adaylık için geçen büyükşehir belediye başkanlarına ise olumlu bakmıyor. İstanbul ve Ankara’ya hizmet etme sorumlulukları olduğunu ara ara ifade ediyor. Buna karşılık İmamoğlu, en başta İP Başkanı’nın dolduruşuna gelerek fiili adaymış gibi ortalıkta geziyor. Büyükşehir Belediyesi’ndeki makamına da boş zamanlarında uğruyor. İstanbul sahipsiz bırakılmıştır” diyen Bahçeli, belediye hizmetlerinin aksadığını ileri sürerek şöyle konuştu:
“CHP’deki koltuk savaşları, zillet ittifakının çıkar ve ikbal hesapları, özellikle İstanbul ve Ankara’da yaşayan vatandaşlarımızı derin bir hayal kırıklığına uğratmıştır. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. Zillet ittifakının cumhurbaşkanı adayını açıklayacak hazırlığı yoktur. Cesareti yoktur. Kararı yoktur. İşleri güçleri polemik, dedikodu. Leyleğin ömrü laklakla geçermiş, bunlarınki de tezvirat ve tefrikayla geçiyor. Çıksınlar adayımız bu desinler. Nasıl bir siyaset izleyeceklerini açıklasınlar. Hedeflerini paylaşsınlar. Yok, yapamazlar, çünkü vermeyince mabut ne yapsın mahmut."