Fransız gazete Le Journal du Dimanche, eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi Başak Demirtaş üzerine bir portre yayımladı. “Türkiye’de kadın olmak kolay değil” diye başlayan makale için yaşadıklarını anlatan Demirtaş “Ben kendimi Kürt, kadın, anne, öğretmen ve aktivist olarak tanımlıyorum. Türkiye’de kadınların direnişi genişledi." ifadelerini kullandı.
Le Journal du Dimanche gazetesinden Karen Lajon, Başak Demirtaş’la konuştuğu “Başak Demirtaş, Kürt aktivist ve Erdoğan’ın düşmanı” başlıklı bir portreye imza attı.
“Türkiye’de kadın olmak kolay değil. Ancak bir Kürt kadını, bir aktivist, HDP’nin 2016 yılından bu yana cezaevinde olan eski eş genel başkanı Selahattin Demirtaş’ın eşi olmak hiç yardımcı olmuyor” ifadeleriyle başlayan makalede, Başak Demirtaş’ın bir kadın, aktivist, anne, öğretmen ve eş olan yönleri anlatıldı.
Selahattin Demirtaş’la pandemi nedeniyle aralarında camdan bir engelle, karşılıklı telefonda konuşarak görüşebildiğini anlatan Başak Demirtaş “Pandemi öncesinde her ay 1 saat boyunca açık görüşme hakkımız vardı” dedi.
“Size yaşadığı acıları görkemli bir şekilde anlatmasını beklemeyin” diye devam eden portrede, “Başak Demirtaş ve iktidar arasında açmaz çok eskiye gidiyor, onun çocukluğuna, kendi babasının 1982 yılında bir gece güvenlik güçleri tarafından götürüldüğü ana” değerlendirmesi yapıldı. Babasının tutuklandığı geceyi anlatan Başak Demirtaş “Evimiz basıldı. Çocuk olarak ne olduğunu anlayamamıştık. Annemin sakin tavrını hatırlıyorum” dedi ve eşi Selahattin Demirtaş’ın tutuklandığı gece kızlarını düşündüğünü şu sözlerle anlattı:
“Benim kızlarımın, çocukken yaşadıklarımı yaşayabileceğini hiç düşünmemiştim”
“Kürt doğmak bir yandan dirençli doğmak anlamına gelir” ifadelerinin yer aldığı makalede, Başak Demirtaş eşi Selahattin Demirtaş’ın tutuklanmadan birkaç gün önce kızlarıyla, “bir şeyler olacağını hissetmiş gibi” bir konuşma yaptığını anlattı.
“Başak Demirtaş’a göre eşi, Türkiye’de Cumhurbaşkanı’nın kişisel ve siyasi husumetini çekiyor” denilen portrede Başak Demirtaş şöyle devam etti:
“Şuna ikna oldum ki, eşim özgür olsaydı Erdoğan başarısız olurdu”
"Cezaevi dışında olup bitenler konusunda çok meraklı"
2018 cumhurbaşkanlığı seçiminde Selahattin Demirtaş’ın cezaevinden eşi aracılığıyla mesajlar ileterek aday olduğu hatırlatılan makalede, Başak Demirtaş, görüş günlerinde artık daha çok kendisinin konuştuğunu şu sözlerle aktardı:
“Eskiden çok konuşan taraf o olurdu, ben dinlerdim. Şimdi tam tersi. Kızlar da orada olduğunda her şeyi hızlıca anlatmak için çabalıyoruz çünkü bir saatimiz var. O (Selahattin Demirtaş) cezaevi dışında olup bitenler konusunda çok meraklı”
“Başak Demirtaş yıllarca insan hakları konusunda eşiyle birlikte mücadele etti ve aynı zamanda öğretmen olarak bir kariyer sürdürdü” ifadelerinin yer aldığı makalede Demirtaş, mesleğini bırakmak zorunda kaldığını anlattı:
“Geçen yıl istifa etmek zorundaydım çünkü zamanımı kızlarım, mesleğim ve eşim için görüşe gitmek arasında ayırmak zor olmaya başlamıştı”
"Başak Demirtaş'ı korkutan bir durum yok"
“Eşi Demirtaş’ın cezaevindeki durumunun kötüye gittiğini çaresizliğe düşmeden anlattı. Demirtaş ailesi şikâyet etmiyor, mücadele ediyor” denilen makalede, sosyal medyada Başak Demirtaş’a hakaret edildiği ve bunun üzerine Türkiye genelinde siyasi aktivistler ve pek çok kadından destek topladığı hatırlatıldı.
Makalenin "Erdoğan'ın karşısında bir kadınlar ordusu" başlıklı bölümü “Fakat Başak Demirtaş'ı korkutan bir durum yok, tam tersi…” yorumuna yer verdi. Başak Demirtaş’ın şu sözlerini aktarıldı: “Türkiye’de kadınlar her zaman temel bir rol oynamıştır. Özellikle HDP içinde tam eşitlik vardır. Erdoğan’ın siyaset dünyasında erkekler egemendir, kadınlar eş ve anne olmaktan memnun olmalıdır. Ben kendimi Kürt, kadın, anne, öğretmen ve aktivist olarak tanımlıyorum. Türkiye’de kadınların direnişi genişledi. AKP’yi eleştirenlerin sayısı artıyor”