Bildirici, farukbildirici.com'da yayımladığı yazısında, "Türkiye son üç yıldır Avrupa’nın çöplüğü. Adına 'plastik ithalatı' deseler de 'plastiğin geri dönüşümü ne yazık ki koca bir yalandan ibaret.' İthal edilenin plastik atık değil çöp olduğu Adana’da “araziye dökülen çöplerde İngiltere’nin ünlü süpermarket zinciri Sainsbury’s ve Fransa’nın donmuş gıda perakendecisi Picard’ın plastik paketleri' olmasından da belli." ifadesini kullandı.
Bildirici şunları kaydetti:
"Çin’in 2018’den itibaren ithalatı kesmesiyle birlikte İngiltere ve AB ülkelerinin çöpleri Türkiye’ye yöneldi. 2016 yılında aylık ortalama 4 bin ton olan atık ithalatı, 2019’da 583 bin tona ulaştı. Kimi firmalar bu işten para kazanıyor ama Türkiye’de sadece Adana’da değil, giderek daha çok bölgede Avrupa’dan ithal edilmiş çöp yığınları görülüyor. Kendi çöpünü bile geri dönüştüremeyen ülkemizin başı Avrupa ülkelerinden gelen çöplerle belada.
Ne yazık ki, ülkemizin Avrupa’nın çöplüğü olma yoluna girdiğini ilk duyuran ve üzerinde duran Türkiye medyası değildi. Bulabildiğim kadarıyla ilk haber, 18 Ekim 2018’de İngiliz gazetesi The Guardian’da yayımlandı. Gökçe Saracoğlu ve Sandra Laville’nin imzasına taşıyan haberde Türkiye’nin plastik atık ithalatının artışına dikkat çekiliyordu. “Kontrolsüz ithalatın ne kadarının çöplükte sonuçlanacağından endişe edildiği” vurgulanıyor ve “Science dergisinde yayınlanan araştırma, Türkiye'yi plastik atıkları yanlış yönetme konusunda dünyanın ilk 20 ülkesi arasında gösteriyor” deniliyordu.
Gündoğdu’nun vurguladığı gibi, İtalya’dan getirilen TIR’lar dolusu ithal atığın İzmir Kemalpaşa’da bir evin bahçesine atılması olayı, 2019 yılında medyaya konu olmuştu. Sözcü, Hürriyet, Cumhuriyet, Yeni Asır, Evrensel, Yeni Yaşam gazeteleri ile DHA haber yapmış; Cnn Türk, Tele 1 ve T24 internet sitelerinde de yayımlanmıştı.
“Plastik atık” adı altında çöp ithal edilmesine asıl dikkati çeken BBC’nin 26 Haziran 2020’de yayımladığı araştırma oldu. BBC muhabiri Angus Crawford’un “Türkiye batının çöplüğü haline geldi” başlıklı araştırmasında, Türkiye’nin, İngiltere’den en çok plastik atık ithal eden ülke haline geldiği ama ithal edilen atığın Adana ve çevresinde etrafa atıldığı ve yakıldığı anlatılıyordu.
Kendi plastik atığının sadece yüzde 1’ini geri dönüştürebilen Türkiye’nin ithal ettiği atıklarla başa çıkamayacağı olay yerinden görüntülerle aktarılıyordu. BBC’nin bu araştırması, Türkiye’de de medyada kendine yer buldu. Sözcü, BirGün, Milli Gazete, Daily Sabah gibi gazeteler ile bazı internet sitelerinde haber yapıldı. Hatta Ekşi Sözlük’te “BBC’nin Türkiye’ye yollanan çöpler haberi” başlığı bile açıldı.
Yine de Türkiye’nin Avrupa’nın çöplüğü haline gelmesi hakkında yeterince haber, yorum, yazı çıktığını söyleyemem. Tek bir gazetede bile ülkenin koca bir çöplük haline gelmesi manşet olamadı. Ülkemizin havasının suyunun bu kadar pervasızca kirletilmesi, çöplük yapılacak bir ülke konumuna indirgenip aşağılanmasına karşı yaygın medyanın ayağa kalktığını söyleyemem. Daha çok bağımsız ve eleştirel medyada haberler yayımlandı.
Bu meselenin ayyuka çıkmasına rağmen Avrupa medyasında bu konuya ilişkin haberlerin Türkiye’den daha fazla olduğunu söyleyebilirim. France 24 , Deutsche Welle, Arte TV başta olmak üzere birçok yayın kuruluşunda ülkemizde oluşan ithal çöp dağlarıyla ilgili haberler yayımlanmaya devam etti.
Bu ülkede gazetecilik refleksleri işte bu halde. Ülke sorunlarıyla o kadar ilgisiz, karmaşık polisiye olayları araştırmakta o kadar zayıf ki, bazen meydan tamamen uluslararası medyaya kalıyor. Türkiye’nin Avrupa’nın çöplüğü haline gelmesi ve İngiliz eski istihbarat subayının öldürülmesi bu durumun somut örnekleri…"