Binali Yıldırım, Ortodoks Hristiyanların kutladığı isim günü münasebetiyle paylaştığı mesajında, “İstanbul Rum Ortodoks Patrikhanesi Ekümenik Patriği ve İstanbul Başpiskoposu Patrik Bartholomeos’un isim gününü kutluyor, sağlıklı ve uzun bir ömür diliyorum” demişti.
İlk paylaşımındaki ‘ekümenik’ ifadesini silen Yıldırım sonraki mesajında, “Fener Rum Patriği Sayın Bartholomeos’un isim gününü kutlar, kendisine sağlıklı bir ömür dilerim” dedi.
EKÜMENİKLİK TARTIŞMALARI
Ortodoks Kilisesi’nin ekümeniklik hakkı hakkında yaşanan tartışmalar Lozan Barış Anlaşması’na kadar uzanmaktadır.
Yaşanan tartışmaların nedeni ise Rum Kilisesi’nin ‘ekümeniklik’ ünvanını kazanması sonrası kilisenin Vatikan gibi bağımsızılık kazanma çabasına girebileceği iddiaları.
Diğer yandan ekümenikliğin siyasi değil yalnızca dini bir birleştiriciliği ifade ettiği de öne sürülüyor. Fener Rum Patrikhanesi’nin ekümenik olmasını başta Yunanistan olmak üzere çeşitli AB ülkeleri de desteklerken ülkemizdeki patrikhane böyle bir ünvana sahip değil.
SİNAN MEYDAN’DAN YILDIRIM’A YANIT
SÖZCÜ yazarı tarihçi Sinan Meydan, Yıldırım’ın bu paylaşımına yanıt olarak şu ifadeleri kullandı;
Lozan sonrasında yasalarla Patrikhane'nin siyasî, yargısal yetkilerine son verildi, sadece dini kurum olarak kalması sağlandı. Fener patriği, idarî açıdan Fatih Kaymakamlığı’na ve İstanbul Valiliği’ne bağlandı Ekümeniklik, Lozan sonrası yasalarımıza, anayasamıza aykırıdır.
Türkiye Lozan görüşmelerinde Patrikhanenin önceki imtiyazlarına son vermek ister. Antlaşma metninde doğrudan patrikhane geçmez. Lozan sonrası Cumhuriyet yasalarıyla Patrikhane sadece dini bir kurum olarak yapılandırılır. Patrikhane Lozan'dan sonra, tarihinde en pasif duruma düşer.