BOTAŞ, Saros Körfezi’ne doğalgaz taşıyacak gemiler için yaklaşık 270 metre uzunluğunda bir iskele dolgu platformu ve kara boru hattı inşa ediyor. Proje, yargı süreci ve bölge sakinlerinin itirazlarına karşın devam ediyor.
Yürütmeyi durdurma kararı için mahkemeye başvurduklarını söyleyen avukat Bülent Kaçar, “Halktan ve haktan bahsedenler Saros Körfezi’ndeki katliamı bilerek ve isteyerek, bilime ve hukuka rağmen devam ettiriyor” dedi.
Saros Gönüllüleri Dayanışması Sözcüsü Mürşide Çoban ise “Tarım arazilerine, ormanlık alanlara, denize ve sahile geri döndürülmesi mümkün olmayan şekilde zarar veriliyor” dedi.
Bölge sakinlerinin avukatı Bülent Kaçar, bilirkişi raporlarına rağmen proje çalışmalarının sürdüğünü belirterek şöyle konuştu: “Projeye ilişkin imar planlarının iptali davasının 11 Kasım’daki keşif ve bilirkişi incelemesinden bir hafta sonra müvekkillerin tarım arazilerine girip hafriyata ve şantiye kurmaya başladılar.
BOTAŞ birkaç günden beri kıyılarda hafriyat ve yol yapıyor. Denizi doldurmaya başladı. BOTAŞ ve Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na soruyoruz: İnşaat ve hafriyatları, denizi toprak ve taşlarla doldururken hangi ÇED raporunu esas alıyorsunuz. Hukuksal olarak kamu kurumu olan BOTAŞ ve Bakanlığı bağlayan üç ayrı bilirkişi raporunun bilimsel tespitleri karşısında tahribatın durdurulması bilime, hukuka ve halka büyük bir saygısızlıktır.
Sarosluların 50 bin imzasına ve itiraz dilekçelerine saygı göstermeyenler millet iradesinden sonsuza kadar bahsedemezler. Projenin ÇED raporları, ‘ÇED olumlu’ kararları ve imar planları bilimsel olarak hukuksuzdur.
Üç ayrı uzman bilirkişi heyeti üç ayrı rapor ile bu hukuksuzluğu kesinleştirmiştir. Edirne İdare Mahkemesi’nden ivedilikle yürütmeyi durdurma kararı vermesini bekliyoruz.”
Kaybetme Korkusu
Saros Gönüllüleri Dayanışması Sözcüsü Mürşide Çoban da “Saros gönüllülerinin, doğup büyüdükleri bölgede ekip biçtikleri, ata toprakları, balıkçılık yaparak, ekmek paralarını kazandıkları deniz ve sezonluk turizmden elde ettikleri geçim kaynakları ellerinden alınıyor. Her gün Saros’a vurulan her kepçe darbesini, bir hançer acısı gibi herkes yüreklerinde hissediyor. Gelecek kuşakların atası olarak bizler bu değere sahip çıkmakta kararlıyız” diye konuştu.