İkili güncel siyaset üzerinde derin bir sohbete dalmışken genç, hafif sakallı, gözleri yelen, temiz yüzlü bir genç yanaştı ve Kurtulmuş ile tokalaştı. Küçükşahin’i tanımıyor olmalıydı, selam dahi vermedi. Doğrudan söze girdi tam da ikilinin sohbet konusuyla ilgili sayılırdı:
“Ahmet Hakan’ı dövmüşler, bize yüklemek istediler. Onunla ilgileniyordum ama Allah’tan Sedat Peker’in adamlarıymış...”
Kurtulmuş söyleyecek söz bulamadı ama yüzü ekşidi. Sohbeti uzatmak istemediği belliydi, genç yanlarından ayrıldı.
Şükrü Küçükşahin şaşkındı. Kurtulmuş, her şeyin daha iyi olması için çabaladıklarını, her türlü saldırıyı lanetlediklerini, Hürriyet’e saldırı yapıldığında da böyle tutum aldıklarını söyledi.
Şükrü Küçükşahin’e, yanlarına gelen o parlak yüzlü genç çok tanıdıktı. Gazeteye döndüğünde jeton düşmüştü. Eğer tek yumurta ikizi ya da çok benzeyen bir eşi yoksa, Hürriyet baskınında ön saflarda duran, ardından da etrafına topladığı arkadaşlarına ‘Bunlar dayak yememiş, Ahmet Hakan’ın evinin önüne gidip, gel bakalım diyeceğim’ diye seslenen Abdurrahim Boynukalın’dı.
Ahmet Hakan saldırıya uğradığında ilk işi ‘Arkasındaki ben değilim’ mesajı vermek olmuştu Boynukalın’ın.
Gelgelelim, Kurtulmuş’a yaptığı bildirimde bir öngörü hatasına düşmekten kendisini kurtaramadı. Çünkü Boynukalın ne derse desin, saldırganların 3’ünün Ak Parti’ye üye olduğu bizzat partinin sözcüsü Ömer Çelik tarafından açıklandı.
Boynukalın Sedat Peker’i suçladı
MECLİS’in açılış töreni öncesi iktidar kulisi hareketliydi. Şükrü Küçükşahin de o kuliste Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile sohbet ediyordu. Sohbet Kurtulmuş’un, “Uzun süredir görüşemedik Şükrü Bey” demesiyle başlamıştı.
Yayınlanma:
/ Son Güncelleme: