Trabzonspor Kulübü Başkan Yardımcısı Önder Bülbüloğlu, Uluslararası Spor Tahkim Mahkemesi'nin (CAS) son yayımladığı bültene değinerek, "CAS'ın bu bülteni duruşma öncesinde yayımlaması elimizi de güçlendirdi. Şimdi bu bülteni de savunmamıza ekleyerek CAS'taki duruşmaya katılacağız. Bizi hem 'temiz' hem de 'mağdur' şeklinde değerlendiren CAS'ın hakkaniyetli bir karar vereceğine inanıyoruz." ifadelerini kullandı.
Bülbüloğlu, yaptığı yazılı açıklamada, CAS'ın son yayımladığı bültende, 2010-2011 sezonunda Trabzonspor'un şampiyonluğunu bir kez daha tescillediğini bildirdi.
CAS'ın bülteninin çok önemli olduğunu kaydeden Bülbüloğlu, şöyle devam etti:
"Bültenin 30. paragrafında CAS, 'Türkiye Futbol Federasyonu, pek çok sayıda kulübün adının geçtiği 2010-2011 sezonundaki şike olayında, bir alt lige düşürme cezasını şike yaptığı iddia edilen kulübün fiilinin 'sahaya yansıma' şartına bağlayarak şikeyi cezalandıran maddenin uygulama alanını kısıtlamıştır.' diyor. Hatırlanacağı üzere şike olayının yaşanmasının hemen ardından müsabaka sonucunu etkilemeye teşebbüs eden kulüplere uygulanacak ceza talimatlardan kaldırılmıştı."
Bülbüloğlu, yine aynı bültenin 31. paragrafında Trabzonspor için "temiz" vurgusu yapıldığını belirterek, şunları kaydetti:
"Bu paragraf bizim için ayrı bir önem arz ediyor. Trabzonspor'umuzun hem temiz hem de 'mağdur' olduğu anlatılıyor ve 'Şike sebebiyle mağdur olan 'temiz' kulüplerin, federasyonları harekete geçirip şikeye müdahale etmelerini sağlamak için sınırlı güçleri vardır. Tıpkı Türkiye Süper Ligi'nin 2010-2011 sezonu 'temiz' ikincisi Trabzonspor'un şampiyonluk unvanını, bu unvanı elinde tutan şike şüphelisi Fenerbahçe'den almak için yürüttüğü ancak başarısızlıkla sonuçlanan hak arayışı gibi' deniliyor.
"2010-2011 sezonunda şike yoluyla elimizden alınan haklarımızın iadesi amacıyla yaptığımız başvuruyu değerlendirmeye almayan FIFA'nın bu kararını CAS'a götürmüştük. CAS'taki davamızın duruşması 15 Mart'ta görülecek. CAS'ın bu bülteni duruşma öncesinde yayınlaması elimizi de güçlendirdi. Şimdi bu bülteni de savunmamıza ekleyerek CAS'taki duruşmaya katılacağız. Bizi hem 'temiz' hem de 'mağdur' şeklinde değerlendiren CAS'ın hakkaniyetli bir karar vereceğine inanıyoruz."