Cem Küçük "gazeteciliğin siyasi iktidarlarla şantaj ilişkisinden başka bir şey olmadığını" kaydederek, "Evet gururla söylüyorum ki, ben bu çürümüş sistemi yıkan en önemli aktörüm" iddiasını bildirdi.
Küçük'ün "Medya gerçekleriyle yüzleşme zamanı" başlığıyla yayımlanan yazısının bir bölümü şöyle:
Benim bu medyada olmamın iki temel sebebi ve işlevi var. Birincisi inandığım siyasal düşünce olan milliyetçi-muhafazakâr değerleri ve DEVLET menfaatlerimizi sonuna kadar savunmak.
DEVLET benim için kutsaldır. İkincisi ise ben bir Türk medya tarihi uzmanıyım. Medya özel ihtisas alanımdır ve bu sebeple bu konuda ne yazarsam çıkmıştır. Bab-ı Ali ya da İkitelli denen Türk medya düzeni saçından tırnağına kadar yozlaşmış ve kokuşmuş bir düzendi. Gazetecilik siyasi iktidarlarla şantaj ilişkisinden başka şey değildi.
Evet gururla söylüyorum ki, ben bu çürümüş sistemi yıkan en önemli aktörüm.
Yıkıntıların molozlarını ve hafriyatını kaldırma süreci devam ediyor ama yüzde 95 oranında bu rezil Bab-ı Ali & İkitelli rejimi çöktü.
Diyeceksiniz ki bu kokuşmuş kirli medya düzeni çöktü de yerine ne geldi? Yerine hiçbir şey gelmedi.
O yüzden şu an Türkiye’de medyanın sonunu yaşıyoruz.
Anaakım köşe yazarlığının ve yorumculuğun sonuna geldik.
Yerine yenisi gelmemesi, eski düzenin yıkılmasının önemini azaltmıyor. İyi ki de yıkıldı o bozuk düzen.
Her siyasi görüşten yetenekli ve zeki gençler sıfırdan yepyeni ve demokratik bir medya düzeni kuracaklardır.