Abone Ol

Çinli doktor Türk halkını uyardı: Bunları sakın yemeyin!

Vuhan'daki koronavirüs salgını mücadelesinde en ön safta yer alan Beijing Çin Tıbbı Hastanesi Solunum Bölümü Başkanı ve hastanenin Akciğer Hastalıkları Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Wang, Türk halkını uyararak, "Dana ve koyun eti ile zor sindirilen yağlı yemek yemeyin" ifadelerini kullandı.

Çinli doktor Türk halkını uyardı: Bunları sakın yemeyin!

Çin Medya Grubu Türkiye muhabirlerinden Ma Yuyao, Milliyet Gazetesi adına Prof. Dr. Yuguang ile bir söyleşi yaptı.

Yeni tip koronavirüs salgınını araştırmak üzere Çin Ulusal Geleneksel Çin Tıbbı İdaresi tarafından görevlendirilen özel ekibin üyesi olan Yuguang, aynı zamanda virüse karşı çok etkili bir geleneksel Çin tıbbı ilacı Jin Hua Qing Gan'ı geliştirenlerden biri.

SARS ile mücadelenin kahramanlarından olan Wang, H1N1 ve kuş gribi gibi önemli salgınlarla mücadelenin ön cephelerinde yer aldı.

Vuhan'da yaklaşık iki ay kalan ve çok sayıda hastayı tedavi eden Wang, edindiği tecrübeleri, yaşadıklarını ve Türkiye'ye mesajını paylaştı.

Tecrübenize göre SARS ile Kovid-19 arasındaki farklar neler? Kovid-19 ile yaklaşık iki ay mücadele ettiniz, sizde derin izi bırakan nedir?

"Vuhan'dayken Kovid-19'un SARS'a göre bulaşma gücünün daha kuvvetli, yayılma hızının daha yüksek ve bulaşma yollarının daha çeşitli olduğunu gördüm. İlk dönemde tespit edilmesi kolay değil, salgını kontrol altına almak da SARS'tan daha zor. Vuhan'da salgınla mücadelede beni en çok etkileyen Vuhan'a destek için Çin'in farklı bölgelerinden gelen sağlık personeli oldu. Gece gündüz demeden çalıştılar. Tedavi odasında giyilen koruyucu giysi bir saat sonra bunaltıcı oluyor, şişiyor ve çok terletiyor, bu halde dört saatten fazla aralıksız çalıştılar, çok yorgun ve halsiz kaldılar, fakat hiç kimse şikayet etmedi. Herkesin amacı aynıydı: Hastayı iyileştirmek.

"MÜCADELEYİ ELDEN BIRAKMADIK"

Bunun yanı sıra Zhong Nanshan, Zhang Boli gibi 70-80 yaşlarındaki uzmanların salgınla mücadelenin ön cephesinden hiç ayrılmamaları beni çok duygulandırdı. Örneğin salgınla mücadele için görevlendirilen Çin tıbbı uzman ekibi başkanı Prof. Dr. Zhang Boli, akut kolesistite oldu, acil safra kesesi alındıktan hemen sonra geri döndü ve hastaları tedaviye devam etti. Çok duygulandım.

Çin, salgını iki ayda kontrol altına aldı. Sizce bu süreçte alınan en önemli tedbir nedir? Şu an Çin'in salgınla mücadelesindeki en büyük sorun nedir?

Çin, iki ayda salgını esas olarak kontrol altına aldı. En kritik faktör "tüm ülkenin seferber olmasıydı". Buna paralel olarak "erken tanı, erken teşhis, erken karantina ve erken tedavi" ilkesi ortaya kondu. Vuhan'da salgının en ciddi döneminde, tıbbi kaynaklar son derece kısıtlı olduğunda kabin hastaneleri zamanında hizmete girdi, mahallelerde giriş çıkış sınırlanması gibi katı tedbirler de alındı.

ÇİN'DE HAYAT NORMALE DÖNÜYOR

Tedbirler Vuhan'la sınırlı kalmadı, Çin genelinde sıkı tedbirler hayata geçirilerek salgının en kısa zaman içinde kontrol altına alınması hedefine ulaşıldı. Şu an Çin'in çoğu bölgesinde hayat normale dönüyor. Şu aşamada Çin için en büyük sorun yurt dışından gelen vakaların Çin'de yeni bir salgın dalgası başlatmasını önlemek.

Tecrübeleriniz ışığında dünyayı nasıl değerlendirirsiniz?

Her ülke kendi durumuna göre, yani tıbbi kaynaklar, tıbbi teknik seviyesi, topluluk ve aile düzeni ve halkın günlük yaşam alışkanlığına göre mücadele eder. Mesela Japonya, Güney Kore ve Singapur salgının yayılmasını önlemede başarılı oldu. İspanya, İtalya ve ABD gibi ülkelerde salgının bu kadar ciddi olmasının sebebi salgını yeterince önemsememeleriydi, salgın patlak verdikten sonra vaka sayısı ve durumu ağır hasta sayısı fazla olduğu için tıbbi kaynakları yetersiz kaldı. Bu durum Ocak ayındaki Vuhan'a çok benziyor. Kovid-19 hastalığı çok karmaşık.

VAKALARIN YÜZDE 80'İ HAFİF

Çin'in mücadele deneyimlerine göre, vakaların yüzde 80'inin durumu hafif. Ağır vakalar genellikle temel hastalıklara sahip olan yaşlılarda görülüyor. Bu hastalık çok bulaşıcı, sağlık personeli sıkı önlem almaya önem vermeli. Gençler ise insanlarla az temasta bulunarak, mümkün olduğunca evde kalarak, maske takarak ve sık sık ellerini yıkayarak virüsten korunabilirler.

Dünya genelinde salgın ne zaman tamamen kontrol altına alınabilir? Yaz aylarında biter mi?

Bu soruya şu an için kesin bir yanıt vermek çok zor. Salgının merkezi artık ABD ve Avrupa oldu, ne zaman sona ereceği belli değil.

Türkiye, bir süre önce Çin'den durumu ağır vakalar için Favipiravir adlı ilacı aldı. Bu konuda bize bilgi verebilir misiniz?

Çin'deki klinik çalışmalar Favipiravir'in virüsün vücutta yayılmasını engelleyebildiğini, semptomaları iyileştirebildiğini kanıtladı. Çin-Batı tıbbı birleşimi durumu hafif olan vakalar için çok etkili, saf Çin tıbbı da hafif vakaların tedavisinde etkili oluyor. Örneğin, Lian Hua Qing Wen adlı bir Çin tıbbı ilacı ile Batı tıbbının birleşimi, ateş, halsizlik ve öksürük gibi semptomları giderme oranını artırdı, tedavide normal Batı tıbbıyla bu oran yüzde 82.4 iken, bu ilaç ve Batı tıbbının birleşimi bu oranı yüzde 91.5'e çıkardı. Batı tıbbıyla klinik semptom gösterme süresi 10 gün iken, bu ilaçla klinik semptom gösterme süresi yedi güne indi. Normal tedavi yöntemiyle ise bu süre ortalama 12 gün oluyor. Bunun yanı sıra Çin'in koronavirüse karşı aşı geliştirmesi de iyi gidiyor, hemen klinik denemesine başlanacak.

"DANA ETİ VE KOYUN ETİ AZ YEMELİSİNİZ

En önemlisi, etkili önlem. Bağışıklık sistemini güçlendirmek için dengeli beslenme, iyi dinlenme, iyi uyku ve paniğe kapılmamak önemli. Çin tıbbına göre Kovid-19 virüsünün özelliği "nemli patojen", bu nedenle beslenme konusunda dana eti, koyun eti ve zor sindirilen yağlı yemekleri daha az yemelisiniz. Bu yemekler nemli patojene yol açıyor. Son olarak şu an salgınla mücadele eden tüm Türk meslektaşlarıma kendilerini korumaya özen göstermelerini önemle tavsiye ediyorum. Tedaviden sonra çoğu vakaların durumları iyi. Erken teşhis ve erken tedavi ölüm oranını düşük tutuyor. Çinli sağlık personeli ve tıp uzmanları her zaman sizinle; salgınla mücadele ve tedavi deneyimlerini paylaşmaya, Türk halkının en kısa zamanda salgını yenmesine yardımcı olmaya hazırız. Beraber başaracağız"