CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, SSK Genel Müdürlüğü dönemine ilişkin Batı Çalışma Grubu (BÇG) tarafından yapıldığı iddia edilen fişlemelerin Başbakanlık arşivinde tutulması ve bunların FETÖ’nün yayın organı kapatılan Bugün gazetesine sızdırılmasına karşı yürüttüğü hukuk mücadelesini 13 yıl sonra kazandı.
Kılıçdaroğlu'nun açtığı davayı reddeden yerel mahkemenin kararını bozan Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, Cumhurbaşkanlığı'nın Kılıçdaroğlu'na tazminat ödemesi gerektiğine hükmetti.
DW Türkçe’den Alican Uludağ’ın haberine göre; Cumhurbaşkanlığı'nın yaptığı "Karar düzeltme talebi" de reddedildi. Bu karardan sonra Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, Kılıçdaroğlu lehine tazminata hükmetmek zorunda.
Fişlemeler yayımlanmıştı
15 Temmuz darbe girişiminin ardından kapatılan FETÖ’nün yayın organı Bugün gazetesi, 15 Nisan 2008 tarihinde "Kılıçdaroğlu'na BÇG fişlemesi" manşetiyle çıkmıştı. 28 Şubat döneminde kurulduğu belirtilen Batı Çalışma Grubu’nun raporları kullanılarak yapılan haberde, "Kılıçdaroğlu'nun genel müdür olarak görev yaptığı dönemde kurumda Kürtçü, mezhepçi ve bölücü faaliyetlerde bulunduğu, Alevi-Kürt olan 10 bin kişiyi SSK'ye aldığı, 100'den fazla PKK ve TKLP'liyi kritik noktalara yerleştirdiği, usulsüz ihaleler yaptığı, SSK'yi trilyonlarca lira zarara uğrattığı" iddia edilmişti.
Bu haber üzerine Kemal Kılıçdaroğlu, avukatı Mirat İlsu Çatak aracılığıyla Bugün gazetesi aleyhinde 2008'de tazminat davası açtı.
Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi, yargılama sürerken gazetenin talebi üzerine 2019'da Başbakanlık'tan söz konusu fişleme raporlarını istedi.
Başbakanlık Güvenlik İşleri Genel Müdürlüğü, gazetede yayınlanan haberin dayanağı olan 'fişleme' raporunun bir örneğini arşivinden çıkardı, üzerine "gizli" damgası, tarih ve sayı numarası vurarak mahkemeye gönderdi.
Kılıçdaroğlu'ndan 50 bin Tl'lik dava
Kılıçdaroğlu, bunun üzerine Başbakanlık aleyhinde 2010'da 50 bin TL'lik tazminat davası açtı. Davanın gerekçesi ise gerçeğe aykırı bilgiler içeren raporun düzenlenmesi, arşivde tutulması ve basına sızdırılması oldu. Dilekçede şöyle denildi:
"28 Şubat döneminde SSK Genel Müdürü olduğu dönemlerde hakkında gerçek dışı, ağır itham ve iftiralar içeren, yasadışı olarak hazırlanan bir dokümana siyasi birtakım hesaplarla 'gizli' ibareli Başbakanlık damgası vurularak resmiyet kazandırılması, Başbakanlık arşivinde bulundurulması, dışarıya sızdırılarak basına verilmesi ve bizzat Başbakanlık resmi kurumu tarafından sahiplenilerek, resmi yargı makamlarına 'rapor' olarak gönderilmesi nedeniyle ağır hizmet kusuru işlendiği ve kişilik haklarının ihlal edildiği…"
Ankara 1. İdare Mahkemesi, 2012 yılında davayı reddetti. Temyiz üzerine Danıştay 10. Dairesi, Kılıçdaroğlu’nu haklı bularak, kararı bozdu.