Halk TV'de Özlem Gürses'in sorularını yanıtlayan Davutoğlu, o dönemde kendisine karşı kampanya yürütenlerin bugün de bakanlık düzeyinde birbirlerinin arkasından kampanya oluşturduklarını söylerken, "Şu an kendisine operasyon çekilen herkes Pelikan yapılanmasına işaret ediyor. Sayın adalet Bakanı Abdulhamit Gül buradan adını zikrediyorum" ifadesini kullandı.
Yeni bir parti kurmasına ilişkin de açıklamalarda bulunan Davutoğlu, "Özgürlükler konusunda ülkenin nefes alamadığını hissettim. Adalet bağlamında sıkıntılar var. Yoksulluk arttı. Uluslararası itibar zayıfladı. Bunlar benim için yeni bir şeyler yapmayı zaruret haline getirdi. Bir hırs peşinde değilim" şeklinde konuştu.
Davutoğlu'nun açıklamalarından satır başları şöyle:
"Beni 4 yıl sonra siyasete geri döndüren nedenlere bakacak olursak bir kere şunu AK Partililerde bilirler ben o partinin benim dönemime kadar girmiş beş genel seçiminin ikisini yönettim. Birinde de tarihin gördüğü en büyük oyu aldım. Ben aldım derken dönem olarak söylüyorum. Ayrıldım ve hiçbir zaman AK Partinin başarısızlığı üzerine bir senaryo geliştirmedim. O zaman hep iyi niyetle yaptım ve bıraktıktan sonra Sayın Cumhurbaşkanı ile beş kez buluştum. Her seferinde gördüğüm şeyleri ifade ettim. Bir adım atılsaydı böyle bir şey olmazdı.
"Beni buna ne sevk etti; Özgürlükler konusunda ülkenin nefes alamadığını hissettim. Adalet bağlamında sıkıntılar var. Yoksulluk arttı. Uluslararası itibar zayıfladı. Bunlar benim için yeni bir şeyler yapmayı zaruret haline getirdi. Bir hırs peşinde değilim.
"AK Parti'de mümkün olmadığını gördüm"
"Benim Gelecek Partisi kurmamdaki ana fikirlerde burda. Özgürlükleri tam, onurlu vatandaşlık bakımından herkesin eşit olduğu, adalet konusunda bu ülkede yaşayan herkesin mutlu ve huzurlu olduğu, güçler ayrılılığı prensibinin hayata geçirildiği, ekonomik olarak onurlu bir hayat sürmenin herkes için geçerli olduğu ve dünyada uluslararası itibara sahip bir ülke inşa etmenin artık AK Partide mümkün olmadığını gördüm. Şu anda Gelecek Partisinin vizyonu bu ilkelerdedir.
"Cumhurbaşkanlığı sistemi her an otokrasiyi getirecek bir sistemdir"
"Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi denilen sistem demokratik kriterler çerçevesinde noksandır. Eski sistem de noksandı. Eski sisteme dönmek değildir bizim niyetimiz ama bu sistem her an otokrasiyi getirecek bir sistemdir.
"Bugünkü Cumhurbaşkanlığı kararlarının niteliği, meclisin gittikçe azalan rolü, bir partinin genel başkanının aynı zamanda cumhurbaşkanı olması, o genel başkanın meclis aritmetiğini ipotek altına almasına yol açıyor.
"Darbe Pelikan sebebi ile yapılmadı, Pelikan bir araçtı"
"Bana karşı parti içinde yapılan darbe Pelikan tarafından yapılmıştı. Ben o zaman ilgili arkadaşlara söyledim 1 Mayıs Pelikan dosyası çıktığı gün, yayınlanan yazılara paylaşımlara bakın Pelikan odur. Baktım ki bunun arkasında talimatla yürütülen işler var. Sayın Cumhurbaşkanı bunların olduğu yalıyı ziyaret etti.
O gün Pelikan dosyası üzerinden bana karşı kampanya yürütenler, şimdi birbiri ardından kampanya yürütüyor. Bakanlar arası mücadele yürütülüyor. Şu an kendisine operasyon çekilen herkes Pelikan yapılanmasına işaret ediyor.
Sayın adalet Bakanı Abdulhamit Gül buradan adını zikrediyorum. Türkiye’nin yeni bir vizyona ihtiyacı var. Milletin iradesi neyse onun gereğini yapar o iradeyi de çoğunluklu şekilde kullanırız.
"Herkes hissediyor ki Türkiye'de bir takım güç rekabetleri var. Bunun için kullanılan bazı yöntemler var ve bu yöntemlere isimler konuluyor. Bu açıdan bakıldığı zaman bana yapılan parti içi darbe Pelikan sebebi ile yapılmadı, Pelikan bir araçtı. MKYK'da o tartışmalar yaşanmasaydı da Pelikan dosyası gibi yüzlerce dosya yayınlansa da önemli değildi benim için."