Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçmiş konuşmalarında yolsuzlukla mücadele konusunu vurguladığını ancak şimdi bu konuyu 'unuttuğunu' ve 'yolsuzlukla mücadele' lafını hiç kullanmadıklarını savunan Davutoğlu, “Çünkü onlar için yolsuzluk artık konuşulmaması gereken bir şey. Konuşulursa onların canı yanar da onun için konuşamıyorlar" dedi.
Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, partisinin Ardahan 1. Olağan Kongresi'nde çarpıcı açıklamalarda bulundu. Davutoğlu, AKP'nin MHP ile olan ortaklığını bozup, Vatan Partisi ile işbirliği içerisinde olduğunu iddia etti.
“AKP VE MHP'Lİ KİTLELER BİLE MUSTARİP DURUMDALAR”
Türkiye'nin Cumhuriyet tarihinin en kritik dönemlerinden geçtiğini söyleyen Davutoğlu, şu ifadeleri kullandı;
*Çok ciddi sıkıntılarla karşı karşıyayız. Dünyada bir kriz var. Bu kriz ülkemizi de etkiliyor ama en önemlisi ülkemizde bir yönetim krizi var. Ülkemizde insanlarımız geleceğe dönük olarak kaygılar besliyor.
*Eminim bugün iktidarda olanları destekleyen AK Parti'li ve MHP'li kitleler bile bugün mustarip durumdadırlar.
*Neden mi? Bakınız; AK Parti'nin en önemli 3 sloganı vardı. ‘3 y' diyordu: Yani ‘Yasaklara karşı savaşacağız, Yolsuzluğa karşı savaşacağız, Yoksulluğa karşı savaşacağız.
“KİM SESİNİ YÜKSELTİYORSA İHANETLE SUÇLANIYOR”
AKP Genel Başkanlığı ve Başbakanlık yaptığı dönemde ‘3 y' çalışmalarının içinde bulunduğunu ve bunların gereğini yapmaya çalıştığını belirten Davutoğlu, “Ama son yıllarda bu üç alanda da nereye geldiğimizi bakın size tarif edeyim: Yasaklar diz boyu, medya ambargoları var. Ülkede kim sesini yükseltiyorsa hemen ihanet suçlamasıyla karşı karşıya geliyor. Ülkede özgürce bir fikir söylemek isteyenlere medya kanalları kapatılıyor” açıklamasında bulundu.
“YOLSUZLUK KONUŞULURSA AKP'NİN CANI YANAR”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın geçmiş konuşmalarında yolsuzlukla mücadele konusunu vurguladığını ancak şimdi bu konuyu ‘unuttuğunu' ve ‘yolsuzlukla mücadele' lafını hiç kullanmadıklarını savunan Davutoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü;
*Çünkü onlar için yolsuzluk artık konuşulmaması gereken bir şey. Konuşulursa onların canı yanar da onun için konuşamıyorlar.
*Yolsuzlukları dile getiremiyorlar. Yolsuzluklarla mücadeleyi dile getirenlerle mücadele ediyorlar, yolsuzluklar mücadele edemiyorlar.
*Artık yolsuzluk münferit, tekil bir olay olmaktan çıktı, sistemik bir halde toplumun, ekonominin her alanına girdi.
“50 BİN UYGUR TÜRK'Ü 3'ÜNCÜ BİR ÜLKE ÜZERİNDEN ÇİN'E İADE EDİLİYOR”
Davutoğlu, “Bugünlerde Doğu Türkistan ve Uygurlarla ilgili değişik senaryolar gündeme geliyor” ifadelerine yer vererek, açıklamasına şöyle devam etti;
*Bu konuda da nasıl ‘3 y' konusunda iktidarın AK Parti kanadının geniş kitleleri mustariptir ve üzüntülüdür, buradan da MHP'nin tabanına seslenerek ifade ediyorum; bütün bunları düşünmemiz lazım.
*Gerek uluslararası basına, gerek Türk basınına düşen haberlerden Türkiye'deki yaklaşık 50 bin Uygur kardeşimizin Çin'e doğrudan iadesi yerine üçüncü bir ülkeye, muhtemelen Tacikistan'a iadesi, oradan da Çin'e göndermesi konusunda çalışmalar yapıldığı bilgisi geliyor. Bu tarihe ihanettir. Bu kardeşliğe ihanet olur.
“SAMİMİ MHP'LİLERİN BU POLİTİKAYA ONAY VERMEMLERİ GEREKİR”
Davutoğlu, Türkiye'deki Uygur Türkleri içinde Milli İstihbarat Teşkilatı'nın (MİT) tespit ettiği herhangi bir terör unsuru varsa cezalandırılması gerektiğini, terör unsuru yoksa Çin'in zulmünden kaçarak Türkiye'ye gelen Uygur Türklerinin tekrar Çin'e göndermenin yürekleri yakacağını dile getirdi.
Davutoğlu, “Anlaşılan o ki; biliyorsunuz iktidarın bir büyük ortağı var, yani AK Parti dışındaki ‘orta ortağı' diyeyim. Bir de küçük ortağı var, adını zikretmeyeyim. Çin'in Türkiye sözcüsü olan ortaklar. ‘Doğu Türkistan'da hiçbir zulüm yok' diye Doğu Türkistan'ın toplama kamplarını öven bir ortak var ya.
Hani 28 Şubat'çı, 28 Şubat'ın artığı olan bir ortak. Ve ‘Türkiye'yi şu an Ak Parti değil, biz yönetiyoruz' diyen ortak. Anlaşılan bugünlerde sayın Cumhurbaşkanı ve AK Parti, esas ortağı olan MHP'yi bırakıp daha küçük ortağının peşinden gitmeye karar vermiş.
Çünkü samimi MHP'lilerin, samimi ülkücülerin Çin'in bu zulmü karşısında Uygurları dolaylı olarak da Çin'e iade eden bir politikaya onay vermesi mümkün değildir. Vermemeleri gerekir” şeklinde konuştu.
(SÖZCÜ)