Amerika siyasetinin perde arkasını ve yaşanan iklimi abdpost editörü İlknur Yılmaz, Elif Kask Pisacane'ye sordu. Pisacane ile 'ABD'nin en renkli çeşitliliğe dayalı kabinesi' iddiasıyla yola çıkan Başkan Joe Biden'ı, Beyaz Saray'dan nasıl ayrılacağı haftalarca konuşulan eski Başkan Donald Trump'ı, Amerika siyasetinin iç yüzünü ve uluslararası diplomasiyi konuştu.
TRUMP, SEÇİMİ KAYBETMEDİ, KAYBETTİĞİNE İNANMIYORUM
Donald Trump 3 Kasım seçimlerinde nasıl yenildi? Nasıl el çektirildi?
"Biliyorsunuz ben Donald Trump ile röportaj yapan ilk gazeteciyim. Sadece Trump ile yapmadım. Oğluyla, kızıyla, hepsiyle... Dostluğumuzda vardı. Türkiye'den bir takım iş insanlarını da ben Trump'a götürdüm. Hatta Trump Tower yapılmadan önce fakat Ivanka'nın arkadaşı olan başka bir grupla anlaşmışlardı.
Seçimlerle ilgili benim söyleyeceklerim; Allahtan bir yerde çalışmıyorum. Bir yayın organında çalışmıyorum. Çünkü biliyorsunuz yayın organlarında çalışanlar, özgür bir medya olmadığı için o yayın organı ne söylüyorsa neyi söylemenizi istiyorsa onu söylüyorsunuz. Özgür bir medya yok. Yanlı bir medya var ne yazık ki. Amerika'da da böyle."
"3 Kasım seçimlerinde ben Trump'ın kaybettiğine inanmıyorum. Ciddi şekilde seçimde hile olduğuna hile karıştırıldığına inanıyorum. Ne yazık ki bunlar ispatlanmadı. Önü kesildi. Kendimin de mahkeme süreçleri olmuştu zaten. Amerika'da mahkemeler güzel işlemedi. Çünkü mahkemelerin güzel işlememesinin nedeni bence anayasadaki hakimlerin partizan olması.
Yani Cumhuriyetçi ve Demokrat olarak seçilmiş eyaletlerde yani yüksek anayasa mahkemelerinde diyoruz. Bunlarda kendi partilerine göre karar veriyorlar. Hatta bazı Cumhuriyetçiler de aslında Trump'ı 'avam bir şekilde söylersek' sattı. Kendi içinden de satışlar oldu ve bu şekilde Trump yalnızlaştırıldı.
Gerçekten son dakikada Pence bile darbeyi vurduktan sonra herhalde çıkışının olmadığını gördü. O da onu yalnız bıraktıktan sonra artık tek başına bir insan ne yapabilir? Bir yerde boşu boşuna harcadılar, harcandı diyorum. Yani kaybetmedi seçimi. Kaybettiğine inanmıyorum."
Trump, Derin Amerika ile Neden Anlaşamadı?
"Çok emin değilim. Derin Amerika yanlış kullanılıyor diye düşünüyorum ben. Derin Amerika ikiye ayrıldı diyelim o zaman. Bir küreselcileri tutan derin Amerika diyelim, bir de Ulusalcı Pentagon var.
Yani gerçekten Pentagon'un içerisinde Trump'ı tutan, destek veren büyük bir grup var. Büyük çapta 800 generalden bahsediliyor. Boşu boşuna orayı tutmuyor, Biden herkesin başkanıdır demiyorlar. Şu ana kadar hiçbir başkana yapılmayan şeyler Biden'a yapıldı.
Bunun nedeni aslında derin Amerika'da büyük bir ayrışma olması. Ama herkes milletini, ülkesini sevdiği için sessiz kaldı. Eğer itiraz etselerdi daha fazla Amerika ortadan ikiye ayrılacaktı. Şu anda Biden kabul edildi ama yine de öyle çok kafasına göre davranabileceğini zannetmiyorum.
Çok çok uç şeyler yaparsa yani Amerikan çıkarlarına çok aykırı şeyler yaparsa o zaman Trumpçı olan derin Amerika sessiz kalmaz. Şu anda sessiz kalmalarının tek nedeni bir iç savaş çıkmasın diye. Çünkü çok yakınlaşmıştı. Onun için şu anda sular durgun. Fırtına öncesi sessizlik mi bilmiyoruz."
ONURLU BİR TÜRK VATANDAŞI BİDEN'I DESTEKLEMEZ
Biden'ın Türkiye'ye yönelik baskısı olur mu? Amerika'nın dünya politikası değişir mi? Böyle bir durumda Türkiye bundan nasıl çıkar?
"Olmaz mı... Ben zaten Biden seçilmeden önce çok uyardım. Dedim ki: Türkiye'de Biden'cılar var. Bilmiyorum, Biden'dan destek mi alıyorlar, birtakım sözler mi verildi kendilerine, belli yerlere makamlara mı getirilecekler...
Çünkü damarlarında Türk kanı akan hiç kimse onurlu bir Türk vatandaşı Biden'ı desteklemez. Biden'ın söylemleri açık, konuşmaları açık. Türkiye'yi tehdit edip, Türkiye'deki yönetimi değiştiririm, istediğim gibi benim sözümü dinleyecek yönetim getiririm diyen ve bunu hiç utanmadan, çekinmeden söyleyen bir yönetim Biden yönetimi ve küresel yönetim.
Zaten Trump zamanında rahatlamış olan Türkiye şu an Suriye sınırından Irak sınırından sıkıştırılmaya başladı. Askerler çekilmişti ama Biden yıllarca biliyorsunuz Obama politikasında beraberdiler. Geri dönülecek yani yine bizim sınırlarımızda kan dökülmesi isteniyor. Onların kaostan beslenen bir devlet politikaları var bu küreselcilerin ve tabi ki bizim kesinlikle hayrımıza değil.
Yeni Türkiye ile Amerika'nın arası açılacak, açıldı zaten görüyorsunuz. Hem sınırda hem F35'lerde her türlü gerginlik başladı. Belliydi yani adam bunu söyleyerek geldi. Bizimkiler de alkışladı."
Röportajın tamamını okumak için tıklayın