İmamoğlu'nun açıklamaları şu şekilde:
Çocuk esirgeme kurulu öğrencileriyle beraber okuduk. Benim için çok önemli bir tecrübeydi.
-Karadeniz insanının bu ülkeye kattığı değerler vardır. Özellikle bürokrasisine. Okuyanı çoktur. Niye? Doğa koşulları zor. İkinci aşama gurbette çalışma. İstanbul'a göç, son otuz yılın karşılığıdır. Deprem gibi unsurlar da etkili olmuştur. Trabzon'un, Giresun'un çok daha eskidir. Ya okuyacaksın, ya da ticaret için, çalışmak için. Gurbette fırsat aramak vardır. Akçaabat'ta tütün yetiştirirdi benim ailem. Bizim göç etmemize mani olan şey tütün üreticiliğidir.
-Horon'u folklör kursunda öğrendim. Horon iyi bir spordur. Ama halaya da ayak uydururum.
-(Binali Yıldırım'ın "oy pusulası vermediler" iddiası) Kendilerine göre bütün bu usulsüzlüğün nedeni olarak bunu anlatıyorlar. Soruyu sorduktan sonra Binali Yıldırım'ın suratına bakın. Mahcubiyet var. 16 milyon insanın hakkının yenildiği bir ortamda bunu çok önemli bir gerekçeymiş gibi anlatırsanız böyle mahcup olursunuz.
-O gece Saat 10'da açıklama yapan Binali Yıldırım'ı herkes gözünün önünden geçirsin. Biz ne yaptık ıslak imzalı tutanakları takip ettik. YSK hakkımızı gasp etti.
-İstanbul'un gündemi şu an bizim için israf ve tasarruf.
(Gerekçeli karar) 17 günde gerekçeli kararın yazılmamasının sebebi, ellerinde gerekçe yok.
-123 sandıkta kamu görevlisi olmadığı için seçim iptal edildi diyor. Bu sandıklarda 4 tane oy pusulası vardı. Hepsini yenileyelim. Sorun kurullarda, cetvellerdeyse hepsini yenileyelim. Sonuca tesir etmiyor dediler. Elinizde 123 sandık da var, oy sayıları da var. 40 bin oy olsa 35 bin oy kullanıldı. Açıklasanıza sonucunu.
-Ülkenin yöneticisi, Sayın Cumhurbaşkanı ve rakibimiz dahil. "CHP yaptı demiyoruz" diyor. Kim çaldı? Basit bir söz değil ki. Size biri çaldı dese... Çok ağır iftira. Hakkımı yediler, hakkımızı yediler kardeşim. 16 milyon insanın hakkını yediler.
-Zaman yetmedi. İBB'de sadece özel kaleme ait araçları dizip sizi de çağıracaktım. Modelleriyle gösterecektim. Bir genel sekreterin üç arabası olur mu yahu?
-İstanbul'da muhalefet Türkiye'de iktidar bir karar veriyor. Ekrem İmamoğlu'nun adını yazmayın diyorlar. Ne yazıyorlar? İBB'nin adayı deyin. İsmim yok. CHP'nin İstanbul adayı yazıyorlar. Basın özgürlüğü, insanların bilgi alma hakkının korunması şu anda yok olmuş durumda. Böyle bir ortamda demokrasiyi siz inşa edemezsiniz. Tek başına bir yerel seçim değil.
-Halkımız demokrasiyi, özgürlüğü seviyor. Bütün bu medya düzenine karşı. Bağımsızlık mücadelesi vermiş bir toplumuz biz. Bir avuç insanın yaktığı ateş bütün yurdu kurtarmış. Biz o dönemi yaşamış insanların torunlarıyız. Yabancı basın mensupları geliyor söylediğim şey şu. Şu anda bir demokrasi sorunu yaşıyoruz. Biz bunu aşacağız. Biz herhangi bir Ortadoğu devleti değiliz. Bizim milletimiz hak araması demokrasi sorununu çözecektir.
-İstanbul halkına ait olan bir emaneti, dediler ki 25 yıl sonra bir başkası yönetsin. Ülkenin bu kötü durumunda esas işinizi ihmal ediyorsunuz. İşsizliği ve ekonomiyi çözmüyorsunuz.
-Çok sıkıntılı ailelerimiz var. Sokaklar, mahalleler bir sürü insanla bir aradayız. En çok konuşulan konu işsizlik. Yoğun bir şekilde bunu hissettiriyorlar. Yoğun bir şehir yoksulluğu yaşıyoruz. 5 milyon işsiz büyük bir sayı. Bunun İstanbul'a yansıması en az yüzde 40'ı. Gayri resmi rakamlara göre 8 milyon işsiz varsa İstanbul'da 2-3 milyon işsiz var.
-Araştırma yaptırdık. Bize oy vermeyen insanlar bile mutlu olmuş. "Oy vermedik ama kazandı. Memnunuz." demişler. Bu çok önemli bir şey. Baktık ki güleryüzlü, kimseye laf etmeyen, hassasiyetlerine karışmayan bir insan. Bu neye etki ediyor? Piyasaları etkiliyor. İnsanlar gündelik hayatına geri dönmüştü.
-Seçimden sonra döviz düşecek dendi. Ne oldu? "Şubat, Ocak'tan, Şubat Mart'tan iyi olacak" deniyordu. Ne oldu?
-(Google'da Ekrem İmamoğlu isminin satın alındığı haberi) Doğru. Arkadaşlarımız tespit etti. Bizim işimizin peşinden gelsinler. Bunlar güzel şeyler. Berkay'ın sloganını da "Daha güzel olacak" diye değiştirmişlerdi.