"Hürriyet gazetesi yazarı Yalçın Bayer’in yazısından 'Yağmalanmadık bir karış yer kalmadı, bu ülkeyi sevmiyoruz!' başlıklı bölüm ‘uçuruldu" haberine atıfta bulunan Çölaşan, "Dün medyaya bir haber düştü. Hürriyet Gazetesi'nin bu baskı ortamında ayakta kalabilen ender yazarlarından biri olan Yalçın Bayer'in yazısına da, gazetenin sansür makası değmiş. Bu olayı kimler nasıl fark etti bilmiyorum. Ama medyaya sızmış olması çok önemli bir hadisedir." düşüncesini dile getirdi.
Çölaşan, "Baskı ve sansürün ne olduğunu 22 yıl hizmet verdiğim Hürriyet Gazetesi'nde defalarca yaşamıştım. Bazıları 'Bırak git, ayrıl' dedikçe hep aynı şeyi söylüyordum… 'Bırakıp gidersem sağlam bir kaleyi karşı tarafa devretmiş olurum. Sonuna kadar mücadele…'Aramızda nice kavgalar yaşandı ama isteklerine bir gün olsun boyun eğmedim… Ve 2007 yılında beni kovmak zorunda kaldılar. 11 yıldan bu yana Sözcü'de baskısız, sansürsüz, özgürce yazılar yazıyorum." görüşünü savundu.
Çölaşan, "Sadece, bazı kritik durumlarda kendi kendimi bazen sansür ediyorum ki başımıza iş açılmasın. Bugünkü Hürriyet derseniz, o günlerle kıyaslandığında bile tam bir iktidar gazetesi oldu. Satış rakamları da ne yazık ki yerlerde sürünüyor. Bu açıdan bakıldığında söz konusu gazetede bazı haber ve köşe yazılarına sansür uygulanmasını çok doğal karşılıyorum!.. Zira onlar her açıdan iktidara teslim oldu, onun eline bakıyor. Başka bir şey olmasını beklemeyin." ifadesini kullandı.
Yazının devamı için TIKLAYIN