Abone Ol

Erdoğan: Genelkurmay Başkanı'nı Gülen'le konuşturmak istediler

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, France 24'ün sorularını yanıtladı. Verdiği röportajda ilk kez bir bilgiyi paylaştı; "Darbeciler Genelkurmay Başkanı'na 'Sizi Fethullah Gülen'le konuşturalım' diyor."

Darbeciler Akar'ı Gülen'le konuşturmak istediler

Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminde istihbaratta belli eksiklikler olduğunu ancak Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hulusi Akar ile MİT Müsteşarı Hakan Fidan'ın görevlerinin başında olduğunu aktardı.

Röportajı yapan haberci, ilk olarak "Bu başarılı olmayan darbeyle ilgili birçok soru var. Sizin MİT’iniz saat 16.00’ya doğru bilgilendirdiler ama siz resmi olarak saat 20.00’de haberdar edildiniz ve darbecilerden çok kıl payı kurtulabildiniz. Dolayısıyla burada yine MİT Şefiyle bir araya geldiniz. Tabii önce acaba onunla bugün de görüştünüz, size istifasını sundu mu ya da belli yaptırımlar olacak mı kendisi için ya da sizin tam güveninize sahip Genelkurmay Başkanınızla ilgili bir şeyler olacak mı?" sorusunu yöneltti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şu anda gerek MİT Müsteşarı gerek Genelkurmay gerekse de diğer kuvvet komutanlarıyla ilgili buna benzer verdikleri herhangi bir kararın söz konusu olmadığı yanıtını verdi:

"Tabii biz bu kararları verirken veya verecek olursak, bunları Sayın Başbakanımla beraber otururuz değerlendirmesini yaparız, ondan sonra nihai kararımızı veririz. Şu anda bir geçiş süreci içerisindeyiz. Bizde bir söz var, 'Dereyi geçerken at değiştirilmez'. Şu anda biz böyle bir sürecin içerisindeyiz ve bu sürecin içerisinde de şu anda arkadaşlarımızla çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

Şunu çok açık, net söylememiz lazım. Bir istihbarat zaafı söz konusudur, vardır. Hatırlayın. Amerika'daki ikiz kuleler vurulduğu zaman kimse 'İstihbarat ne yaptı veya istihbarat görevden alındı mı?' Böyle bir soru sormadı. Fransa'da bu olaylar oldu değil mi, orada da istihbarat zaafı yok mu? Var. Belçika’da olduğunda, biz Belçika’ya üstelik önceden bilgiler verdik, dedik ki; bak böyle böyle, şu şu şu isimler teröristtir, DAİŞ'tir, bunlara dikkat edin. Bizi dinlemediler, değil dediler ve ondan sonra havalimanında o olaylar oldu. İngiltere olayı aynı. Şu anda Almanya’daki mevcut gelişmeler aynı. Sormazlar mı, nerede istihbaratınız? Demek ki zaman zaman istihbarat zaafları olabiliyor. Ama bütün bunlara rağmen biz Sayın Başbakanımızla değerlendirmelerimizi yaparız, atacağımız bir adım varsa bu konuda ondan sonra atarız. Şu anda hepsi görevinin başındadır."

İSTİFALARINI SUNMADILAR

"Ama kendisi size istifasını sunmadı?" sorusuna ise Erdoğan, "Hayır" cevabını verdi: "Zaten gerek kendisi gerek Genelkurmay Başkanımız, bu konuda tasarruf size aittir, sizler bu konuda bizimle ilgili hangi tasarrufta bulunursanız bizim buna karşı söyleyecek bir şeyimiz yok, vereceğiniz herhangi bir görevi de yapmaya yine devam ederiz, bizde bu anlayış hakimdir."

Darbe girişiminin ardından devam eden operasyonların ne zamana kadar süreciğini ise Erdoğan şöyle yanıtladı:

"Bu noktada burada rakam vermek mümkün değil. Şunu bir defa görmemiz lazım. Türkiye'nin şu anda nüfusu 79  milyon. 79 milyonluk bir Türkiye içerisinde şu anda bütün bu kirli yapıyı, bu terörist yapıyı kurumlarımızdan temizlemek durumundayız. Eğer temizleyemezsek bunun bedelini çok ağır öderiz.

Biz mesela 34-35 yılda bölücü terör örgütüne ne yazık ki yaklaşık 40 bin şehit verdik, onlarla böyle bir mücadelenin içinde olduk. Şu anda bakın onlara karşı operasyonlar yapıyoruz ara vermeksizin, böyle bir durum söz konusu.

Şimdi burada da bunların 40 yıllık devletin kurumlarındaki yerleşimi var, bu 40 yıllık yerleşimi bizim çözmemiz lazım. Aynen bunlar kanser virüsü gibi bir metastaz yapmış vaziyette. Bunu bizim en ideal şekilde kazımamız lazım ki devlet bir daha bu sıkıntıları yaşamasın. Silahlı Kuvvetlerimizde, Emniyet Teşkilatımızda, çeşitli bakanlıklarımızın hepsinde var. Hatta hatta özel sektörümüzde var, hepsi müşteki, hepsi şikayetçi. Ama bu çıkarmış olduğumuz Olağanüstü Hal Yasası'yla da birlikte atacağımız adımlarla, kanun hükmünde kararnamelerle bu işi çözmenin gayreti içinde olacağız."

BATILI ÜLKELERE YANIT

"Elbette Batılı ülkelerden yapılan eleştirileri duyuyorsunuzdur, Fransa Dışişleri Bakanı, Almanya, Avrupa Birliği, özellikle Avrupa Birliği Dış  Politika Temsilcisi Mogherini medyada, eğitimde, adalette yapılan bu operasyonların kabul edilemez olduğunu söyledi. Hatta olağanüstü halde bile bazı haktan-hukuktan sapılamayacağını söyledi. Avrupa’daki birçok ülkede bu operasyon, temizlik operasyonunda aslında bir cadı avı başlatıldığı söyleniliyor Gülencilere karşı, sizin cevabınız ne olur buna?" sorusuna ise Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın yanıtı şöyle oldu:

"Şimdi ben tabii onların ne dediğine bakmıyorum, çok da ilgilenmiyorum. Ben şuna bakıyorum. Örneğin, Fransa'da 3 ay artı 3 ay, artı 6 aylık olağanüstü hal yasası ilan edildi. Belçika'da olağanüstü hal, Amerika Birleşik Devletleri’nde Ferguson sebebiyle olağanüstü hal, aynı şekilde Münih’te olağanüstü hal ilan edildi. Kaç kişi öldü? 6 kişi. Ben az önce size 246 kişiden bahsediyorum. Öbür tarafta 2 bin 185 yaralıdan bahsediyorum. Bunun yanında Florida'da, aynı şekilde İspanya'da Aralık 2010'da yine bu şekilde ilan edilen olağanüstü hal vardı. Fakat bunların hiçbirisi bizim şu anda yaşadığımızı yaşamadılar, onlar bir darbe girişimiyle karşı karşıya kalmadılar. Bu tamamen ülkemizde bir darbe girişimidir, bu devleti yıkmaya yönelik bir adımdır.

GENELKURMAY BAŞKANI'NA TEKLİFİ İLK KEZ ANLATTI

Bütün bu adımları atarken, eğer medya bu darbe girişiminin arkasındaysa yazılı ve görsel medya, onlar da bedelini öder, bu yasada var, hukukta var. Yasanın içerisinde ne varsa, onlar da buna uymak zorundalar. Yasayla darbe yapılır mı? Ama bunlar ne yazık ki Pensilvanya’dan aldıkları talimatla bu ülkede bu darbe girişiminde bulundular.

Bakın şu anda itirafçılar var ve bu itirafçılar talimatı nereden aldıklarını söylüyorlar. Hatta hatta çok daha ileri, Genelkurmay Başkanımızın şu anda rehin tutanlardan işte bir tanesi; 'Sizi kanaat  önderimiz Fethullah Gülen'le görüştürelim, buluşturalım' diyecek kadar ileri gidiyorlar. Bunu ilk defa şu anda France 24’te söylüyorum, böyle bir süreç var. Biz bu süreci bir kenara koyabilir miyiz? Mogherini önce bu noktada bir defa değerlendirmeleri iyi yapsınlar, konuya iyi hakim olsunlar. Önce bilgiyi bizdeki kaynaklardan alsınlar, Türkiye’nin yönetimine karşı olanlardan değil."

GÜLEN'İN İADESİ

Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:

"ABD'nin bizden istediği suçlu iadelerini hiçbir belge talep etmeden uyguladık. Onlar bizden hala belge istiyorlar. Buna rağmen biz de süratle elektronik ortamda belgeyi gönderdik. İtirafçıların belgelerini de ayrıca göndereceğiz.

Dışişleri Bakanı, Adalet Bakanı ve kendi özel temsilcilerimi ABD'ye göndereceğim."

İdam konusunda sorulan bir soru karşısında "Dünyanın pek çok ülkesinde idam bugün uygulanan bir yöntem. Millet bunu istedikten sonra bizim için her şey değişir" dedi.

Türkiye'nin yıllardır AB kapısında olduğunu anlatan Erdoğan, "Bizim adaylık sürecimizde Türkiye'den daha geri durumda pek çok ülke üyeliğe kabul edildi, Türkiye gerek insan hakları, gerek ekonomik olarak güçlü bir ülke" diye konuştu.