Abone Ol

Erdoğan'dan İmamoğlu'na flaş yanıt: Sulandırmaya..

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, belediye başkanları ile video konferansta bir araya geldi. "Korona salgınıyla mücadeleyi sulandırmaya kimsenin hakkı yoktur." diyen Erdoğan, "Böyle bir dönemde siyasi rant hesabı yapanları, mahşeri vicdan asla unutmayacaktır." ifadelerini kullandı.

Erdoğan'dan İmamoğlu'na flaş yanıt: Sulandırmaya..

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan Tarabya'daki Huber Köşkü'nden belediye başkanlarına video konferansla seslendi. Erdoğan, AK Parti'nin belediyelerde gösterdiği emsalsiz başarıyla Türkiye'nin yönetimini üstlenmiş bir parti olduğunu anlattı.

Bu bakımdan belediyelerinin halkın günlük hayatına dokunan çalışmaları ve yaptıkları altyapı yatırımlarının önemine işaret eden Erdoğan, "Özellikle içinden geçtiğimiz Kovid-19 hastalığı döneminde belediyelerimize çok daha büyük görevler düşüyor.

Yerel Yönetimler Başkanlığımız salgının başlamasıyla birlikte bu konuda dikkat edilecek hususlara dair sizlere gereken bilgilendirmeleri yapmıştı. Kamu hizmet binaları, toplu ulaşım araçları, pazar yerleri , çöp toplama alanları gibi yerlerin temizliğini ve dezenfeksiyonunu aksatmadan yapmalıyız" diye konuştu.

Erdoğan, ilçe belediyeleriyle işbirliği halinde cadde ve sokakların rutin temizlik faaliyetlerinin yürütülmesi hususunda da daha fazla hassasiyet gösterilmesi gerektiğini belirterek, şunları kaydetti:

"Maske, eldiven, kolonya, tulum gibi temizlik ve korunma malzemelerinin temini ve dağıtımını mümkün olduğu kadar yaygın şekilde sürdürmeliyiz. Meslek edinme kursları olan belediyelerimiz, buralarda temizlik ve korunma malzemelerini kendileri yapabilirler. Halkı bilgilendirmeye yönelik kurallara uymaya davet eden her türlü faaliyet, kesintisiz devam edilmelidir.

Gıda ve temizlik ürünlerini vatandaşlara ulaştırırken de kurallara riayet edilmesi noktasında titiz davranmalıyız. Yaşlılarımız ve öğrencilerimiz başta olmak üzere evlerinden çıkmasını istemediğimiz vatandaşlarımızın alışveriş, internet, kitap gibi ihtiyaçların teminine yardımcı olmalıyız.

Bilhassa işsiz kaldığı veya yetersiz gelire sahip olduğu için geçim sıkıntısı yaşayan vatandaşımızı asla yalnız bırakmamalıyız. Bu konuda valiliklerimizle de kaymakamlıklarımızla da işbirliği halinde olmalısınız. Evinde tencere kaynamadığı için gözü yaşlı, kalbi kırık, yüreği daralmış her vatandaşımızın vebali sizlerin üzerindedir."

"HER HAL GEÇİCİDİR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlarla doğrudan, yüz yüze iletişim içinde olan belediye personelinin maske, tulum, gözlük eldiven gibi korunma amaçlı malzemelerinde en küçük bir eksikliğin yaşanmaması gerektiğinin önemine işaret etti.

Belediyelerin nisan, mayıs ve haziran aylarındaki İller Bankasındaki ödeneklerinin kesintisini kaldırarak bu çalışma için kaynak sağladıklarını dile getiren Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:

"Unutmayınız, 'Küllü halin yezulü' Yani her hal geçicidir. Bu günler gelip geçtikten sonra geride ülkemize ve şehrimize yaptığımız hizmetler, milletimize verdiğimiz destekler konuşulacaktır. Hayırla yad edilmek için bu günleri mihnet değil, fırsat bilip milletimizin gönül kapılarının bize sonuna kadar açılmasını sağlamalıyız. Milletimiz göz boyamaya çalışanla halis niyetle hizmet edenin ayrımını böyle dönemlerde daha iyi yapar. AK Parti olarak bugüne kadar milletimizi hayal kırıklığına uğratmadık. İnşallah bu salgın döneminde de uğratmayacağız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın açıklamaları şöyle:

BU SALGINI YENECEK GÜCE VE KAPASİTEYE SAHİBİZ"

Bugünler gelip geçtikten sonra geride ülkemize ve şehirlerimize yaptıklarımız ve hizmetlerimiz kalacaktır.

Gelişmiş ülkelerin bile peş çoğu kriz karşısında çökerken, Türkiye hemen her alanda kendi ihtiyaçlarını giderecek seviyede olduğunu kanıtlamıştır.

Pek çok ülkeye de onların yanında olduğunu gösteriyoruz.

Tedbirlerin büyük bir bölümü doğrudan dar gelirlilere destek vermeye yöneliktir.

Korona salgını ile mücadele tüm siyasi partilerin, kurum ve kuruluşlarımızın meselesidir. Bu hayati bir konudur.

Bizler meseleye bu açıdan yaklaştık, politika ve söylemlerimizi buna göre belirledik.

Bilim Kurulumuzun tavsiyeleri konusunda alınan kararları tek tek hayata geçirdik.

Süreci sosyal medya ya da televizyonda ahkam kesenlere göre değil, ülkemizin gerçeklerine ve ihtiyaçlarına göre yürüttük.

Allah'ın izniyle bu salgını yenecek güce ve kapasiteye sahibiz.

"EN BÜYÜK TEHDİT..."

Milletimiz bu badirelerin üstesinden gelecek ve kısa sürede huzurlu, aydınlık günlere kavuşacağız.

En büyük tehdit ümitsizlik, karamsarlık, yılgınlık, yeise kapılmaktır.

83 milyonun arasına  ayrılık virüsünü, fitne ve tefrika virüsünü bulaştırmadığımız sürece, Korona virüsü ile mücadelemiz çok daha kolay olacaktır.

'BİZ BİZE YETERİZ TÜRKİYEM' YARDIM KAMPANYASI

Pazartesi günü başlattığımız milli dayanışma kampanyasının temellerinden birisi de işte budur.

Yardım kampanyasından toplanan parayı doğrudan ihtiyaç sahiplerine aktaracağız.

Korona salgınıyla mücadeleyi sulandırmaya kimsenin hakkı yoktur.

Milletimizin hayatını tehdit eden sinsi bir düşmanla mücadele ediyoruz. Karşımızdaki düşmanın adı Korona Virüsüdür.

Bu tehdidin üstesinden ancak dayanışma ile gelebiliriz.

Gün, siyasi, etnik, mezhebi tüm farklılıklarımızı bir tarafa bırakarak ebedi ve ezeli kardeşliğimizi hatırlama günüdür.

Gün, ortak düşmana karşı birleşme günüdür.

Gün, basiretli davranma günüdür.

Böyle bir dönemde siyasi rant hesabı yapanları, mahşeri vicdan asla unutmayacaktır.

Umut vermek, güven aşılamak, katkı sunmak yerine karamsarlık pompalayanları milletimiz asla affetmeyecektir.

Buradan herkesi tekrar bir olmaya, beraber olmaya, kardeş olmaya ve hep birlikte Türkiye olmaya davet ediyorum.