Çoşkun, mektubu açarken neler düşündüğünü aktararak, “Var gücümüzle güçlü Türkiye için çalışıyoruz' diyor… 'Her alanda Türkiye'yi 16 yılda 3,5 kat büyüttük' diyor… O zaman 'Kesin bu mektup oradan geliyor' dedim… Hiç şüphe yok… Çünkü kimse böyle yapmış gibi yapamaz…" ifadesini kullandı.
Erdoğan, Türkiye'deki 35 milyon haneye gönderilen mektubun içinde tohum olacağını söylemiş, kendisini eleştiren muhalefete tepkis göstermişti.
"Ne alakası var ya? Şu anda ormanlarımız, yeri gelen bazı yerlerde hiç kesilmiyor mu zannediyorsunuz? İşte bunlardan zarf, kağıt elde ediliyor. 23 milyon aileye bu tohumlar gidecek. Oradan karaçam üreteceğiz ve bereketlenecek ormanlarımız. Ağzı olan herkes konuşuyor ya. Hadi onlar konuşmaya devam etsin, biz de işimize devam edelim."
Bekir Çoşkun Sözcü'deki yazısında Erdoğan'la iletişim geçenlerin başlarına çeşitli olaylar geldiğini anlattı. Çoşkun şu ifadeleri kullandı:
Mektup Cumhurbaşkanı'ndan ev adresimize geliyor…
Hemen açmadık…
Aydın Doğan selam verdi, koca Hürriyet grubu gitti… Nazlı Ilıcak zarfları açtı, hapiste… Kumpası birlikte zarfladıkları gazetecilerin yarısı içeride, yarısı yurtdışında firar… Ajda telefonu açtı, kırk yıllık pop starlık bitti… Hasan Cemal mektuplaştı, hapis verdiler… Mehmet Altan “yetmez ama evet” dedi, hapishaneyi yol eyledi…
Zarfı işte orada sehpanın üzerinde…
Evdekiler “Polise haber verelim mi?” dediler…
Çoşkun gelen tohumun atılmamasını bildirerek, "Tüm ormanların yağmacılara satılması için şu anda kanun yapan adamdan size de zarfta tohum gelirse, sakın atmayın…Ekin. Bu karanlık dönemin hatıra ağacı olsun…" dedi.