Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından İstanbul Pendik ve Halkalı, Sakarya, Samsun, Sivas, Diyarbakır, Trabzon, Batman, Bursa ve Elazığ'da yapımı tamamlanan 10 millet bahçesinin açılışı yapıldı. Açılış töreninde, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da konuştu.
Sözlerine tüm insanlığın 5 Haziran Dünya Çevre Günü'nü tebrik ederek başlayan Erdoğan, "10 millet bahçemizin her biri yeşil alan ve tesisleriyle iftihar verici eserler. Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız ile inşaatında çalışan herkesi tebrik ediyorum" dedi.
Erdoğan, bugün açılışı yapılanlarla beraber toplam 23 millet bahçesine ulaşıldığını belirterek, "Dünyadaki kimi şehirlerin merkezinde yer alan park ve bahçeleri seyreden milletimiz artık Ankara'da ve diğer illerimizde bu tür mekanlardan bizzat istifade edecek. Yeşil alanlar olmazsa olmazımızdır. Çok zengin imkanlara sahip millet bahçesini başkentimizin hizmetine sunmayı istiyoruz" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarının devamında şunlar öne çıktı:
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanlığı'nı devraldığımızda binaların neredeyse 4'te 3'ü kaçak yapı konumundaydı. Türkiye'nin hemen her yerinde benzer bir durum söz konusuydu. Bu acı tablo yıllarca devletin vatandaşına öncülük etmemesinin bir sonucuydu. Gerek mahalli idarelerde gerek merkezi yönetimde sorumluluk üstlendiğimizde önce en acil ihtiyaçlardan başladık. Başını sokacak evi olmayan birine çevre, park bahçe vaadinde bulunmak gerçekçi olmazdı.
Yeni yerleşim alanları inşa ederek ilk adımı attık. Kiptaş ve TOKİ vasıtasıyla konut üretmemizin sebebi budur. Kısa sürede ülkemiz şantiyeye döndü. Son 18 yılda ülkemiz yılda 500 bin ile 1 milyon arsında konut inşa edilen bir görünüm sergiledi.
Geldiğimiz noktada artık şehirlerimizin çok daha büyük dinlenme, nefeslenme, vakit geçirme alanlarına ihtiyaç olduğunu gördük.
Millet bahçeleri işte bu tespitin sonrasında geliştirdiğimiz projeler. Yeniden yaptığımız stadyumların tüm uygun alanları millet bahçeleri için tahsis ettik. 2023 yılına kadar 81 ilimizi de millet bahçeleriyle donatmış olacağız.
'Salgın krizinden en az hasarla çıkmamızın sebebi son 18 yılda yaptığımız hazırlıklar'
Koronavirüs bize bir gerçeği daha gösterdi. Bu gerçek Türkiye'nin geçmişteki kifayetsiz siyasetçi ve yöneticilerle istikrasızlıklar sebebiyle ne kadar büyük kayıplar yaşadığıdır. Ülkemizin enerjisinin heba edilerek nasıl geri bırakıldığını daha iyi görüyoruz. Her alanda ülkemize kazandırdığımız hizmet ve eserler sayesinde kısır döngüyü kırmayı başardık. Salgın krizinden en az hasarla çıkmamızın sebebi son 18 yılda yaptığımız hazırlıklar...
Salgın döneminde çok sayıda tedbiri hayata geçirdik. Bunlardan biri sokağa çıkma sınırlamalarıydı. Geçtiğimiz haftaki sınırlamaların ardından bu yöntemi kullanmayı düşünmüyorduk. Vaka sayısı 700'den yeniden bin sınırına dayandı. Sokağa çıkma kısıtlamasını yeniden gündemimize aldık. Dün gece ilan edilmişti. Bu 15 şehir başta olmak üzere ülkemizin 4 bir yanından vatandaşlarımızdan aldığımız değerlendirmeler bizi kararı yeniden gözden geçirmeye yöneltti.
Tek amacı yayılmayı önleme ve vatandaşımızı koruma olan bu kararın farklı sosyal ve ekonomik sonuçlara yol açacağı anlaşıldı. 2.5 ay bir aranın ardından yeniden günlük hayatına vatandaşların sıkıntıya düşmesine gönlümüz razı olmadı. Bunun içi Cumhurbaşkanı olarak 15 ilimizde açıklanan sokağa çıkma kısıtlaması kararını iptal etme kararı aldım.
Maske savaşları yaşanırken biz hem kendi vatandaşımıza sahip çıktık
Vatandaşlardan maske, mesafe, temizlik kurallarına riayet etmelerini istiyorum. Buna dikkat edersek çok kısa zamanda gerek vaka sayısı gerekse vefatlar azalacak, inşallah bitecek. Aksi takdirde bu tür sınırlamaların yeniden gündeme gelmesi kaçınılmaz. Salgın döneminde herkes kendi içine kapanırken, maske savaşları yaşanırken biz hem kendi vatandaşımıza sahip çıktık hem de 102 ülkeye el attık. Rakamlar itibarıyla büyük devlet olmak yetmiyor.
Maddi imkanlar yanında merhamet, şefkat, insan sevgisi de lazım. Biz salgın döneminde büyük devlet olduğumuzu tüm dünyaya gösterdik.
Aklın ve bilimin yanında vicdanın merhametin öne çıkacağı yeni bir döneme giriyoruz. Türkiye geleceğine çok daha güvenle bakan bir ülke haline geldi. Çam ve Sakura Şehir Hastanesi'nin açılışını yaptık. Feriha Öz Hastanesi açılışını yaptık. Bir diğeri Murat Dilmener Hastanesi'nin açılışını yaptık. 100 odalı Sultan Abdulhamit'in askerlerimiz için yaptığı hastaneyi restore ederek açılışını yaptık. 45 günde yaptık.
Bugün 2023 hedeflerimize ulaşma konusunda düne göre çok daha ümitvarız. 2053 ve 2071 vizyonları için sadece söylemde değil fiili ve fiziki olarak ihtiyacımız olan başarıları çok yakın bir zamanda gerçekleştireceğimizi görüyoruz. Ülkemize eser kazandırmaya devam edeceğiz. Yüksek kapasiteli hastaneler kazandırdık bununla kalmadık Ilısu Barajı gibi dev bir eseri hizmete açtık.
Askerimiz destan yazıyor
Yarın Yusufeli Barajı'nın 3 milyon metreküpüncü beton dökme törenine video konferansla buradan iştirak edeceğiz. Tamamlanan baraj açılışlarımızı pey der pey yapmaya devam edeceğiz. Savunma sanayiinde birbirinden önemli projeler sonuçlanma aşamasına geldi.
Askerimiz Barış Pınarı Harekatı'nda gerçekten destanlar yazıyor. Kuzey Irak'ta destanlar yazılıyor. İdlib'de destanlar yazmaya devam ediyorlar. Askerimiz son birkaç gün içerisinde Libya'da Libyalı kardeşleriyle verdikleri mücadelede hedeflenen planlara doğru yürüyor.
Çok sayıda çalışmamız var. Her adımı yakından takip ediyoruz. Salgın sonra bu yatırımların çok faydası olacağına inanıyoruz. Bazıları garip garip şeyler konuşuyor, 'Ekonomi şöyle, ekonomi böyle.' Kendi imkanlarımızla terörle mücadeleyi sürdürüyoruz, kendi imkanlarımızla yatırımlara devam ediyoruz, yine kendi imkanlarımızla salgın mücadeleyi dünyada herkes birbirinin elindeki maskeleri toplayıp kaçırırken biz ise kendimiz üretiyor ve dünyaya gerekli desteği veriyoruz. Millet olarak birlik ve beraberliğimize kardeşliğimize sıkı sıkıya sarıldığımızda aydınlık bir geleceğin bizi beklediğini görüyoruz.
'Senfoni orkestrası binası tamamlanıyor'
Yıl sonuna kadar inşallah burada dev bir millet parkını açacağız. Tüm Ankaralılar çocuk ve eşleriyle gelip gezintilerini yapacak güzellikler içerisinde yaşamlarını sürdürecekler. Cumhurbaşkanı Senfoni Orkestrası'nın 29 Ekim'de binasını bitiriyoruz. Hız dediğiniz zaman bizde var.
Rahmetli Süleyman Demirel döneminde başladı. Derdimiz bizim başka. Dünyaya örnek bir ülke, güçlü bir ülke olacaksak eserlerle olacağız. Bu eserler yaptıklarımızla ortaya çıkıyor.
Konuşmanın ardından millet bahçelerinin açılışı yapıldı.