Erdoğan mahkemenin Çeltik hakkındaki kararını da eleştirerek, "Geçenlerde bir namussuz bir alçak kızımızın yüzüne kezzap atıyor. Mahkeme 13 yıl ceza veriyor. Kızımızın gözü gidiyor. Kanunun en yüksek oranı bu" dedi.
AKP Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Beştepe Millet Kongre ve Kültür Merkezi'nde engelli yurttaşların ve devlet korumasından yararlanmış gençlerin kamu kurumlarına yerleştirilmesi törenine katıldı.
Engelli yurttaşlara iyi bir gelecek hazırlamak için çalıştıklarını belirten Erdoğan şunları söyledi:
"Engellilere ve devlet korumasında yetişen gençlerimize sahip çıkıyor ve kendilerini en iyi geleceğe hazırlamaya çalışıyoruz. Ülkemizdeki engelli memur sayısı bizden önceki döneme göre yaklaşık 10 kat artışla 56 bin 500 kişiye ulaştı.
Tek parti döneminde milleti hor gören bir anlayış hakim oldu. Rahmetli Adnan Menderes ve Turgut Özal milletin gönlünü fethetti. 17 yıllık iktidarımızdaki en büyük başarı hem ekonomiyi geliştirmemiz hem de kalkınmayı sağlamamızdır. Kalkınma bütün vatandaşları kapsayınca anlamlı hale gelir.
Engelliler ve devlet korumasındaki çocukların yanında yaşlılar, dul ve yetimler şehit ve gazi yakınlarına ihtimam gösterdik. Türkiye büyüdükçe tüm zenginliklerimizi inşallah vatandaşlarımıza yaymaya devam edeceğiz.
Evinden çıkan engelli veya yaşlı her bakımdan kolayca yararlanabileceği imkanlara sahip olmalıdır. Bu vatandaşlarımız günümüzün vazgeçilmez araçları olarak bilgi ve iletişim teknolojisinden faydalanma konusunda engelle karşılaşmamalıdır.
Bunu sağlamanın yolu tüm hizmetleri engelli ve yaşlılar için tasarlamaktan geçer. Bir şehirde kaldırımlar, yollar, lavabolar gibi ihtiyaç duyulan unsurlar erişilebilir değilse ciddi bir eksiklik var demektir. Ve siz medeni olmaktan bahsedemezsiniz. Belediyeler başta olmak üzere herkes sorumluluk kabul etmeli. 82 vilayete doğalgazı ulaştırdık. Hedef Türkiye'deki tüm ilçelere doğalgazı götürmek. Eski binaların dönüşümleri yapılmalı. 100 bin konut TOKİ olarak inşa edeceğiz.
Erişilebilirlik standartları belirlenmeli. 2020 yılının erişilebilirlik yılı olarak ilan edilmesinde fayda görüyorum, hayırlı olsun.
"NİKAH DIŞI EVLİLİK BİZİM DEĞERLERİMİZDE YOK"
Erdoğan evlilik dışı hayatın medya aracılığı ile özendirilmeye çalışıldığını iddia ederek, “”Evlilik dışı hayat medya aracılığıyla özendirilmeye çalışılıyor. Aile kökünü kurutmayı amaçlayan sembollerin önü açılmaya çalışılıyor. Bu büyük tehlikeye hep birlikte karşı koymalıyız. Nikah dışı evlilik bizim değerlerimizde yok. Buna hep birlikte tavır koymalıyız” ifadelerini kullandı.
İşte o video...
BERFİN TEPKİSİ
Erdoğan Hatay'ın İskenderun ilçesinde Berfin Özek'e (20), asit türü sıvı atarak yüzünün bir bölümünün yanmasına ve sağ gözünü kaybetmesine neden olan eski erkek arkadaşı Casim Ozan Çeltik'e zehir zemberek sözlerle tepki gösterdi. Mahkemenin Çeltik hakkında verdiği kararı da eleştiren Erdoğan, "Geçenlerde bir namussuz bir alçak kızımızın yüzüne kezzap atıyor. Mahkeme 13 yıl ceza veriyor. Kızımızın gözü gidiyor. Kanunun en yüksek oranı bu. Şimdi diyorum ki ben de, bunu da bizim getirdiğimiz söyleniyor. Arkadaşlar diyorum, siz neden kanun diyerek bize böyle cevap yolunu buluyorsunuz. Ben hak, hukuk, adaletten bahsediyorum. Siz burada hakkı, hukuku ve adaleti arayacaksınız. Kendi kızının başına gelmiş olsa, kanunlara mı bakacaksın. Bu kanunların sayfaları arasındaki maddelere değil, vicdanınızın sesine kulak verin" diye konuştu.
Erdoğan konuşmasını şu ifadelerle sürdürdü:
Kadına şiddet olgusu ile aile kurumuna saldıran bir oluşum meydana geldi. Türkiye'deki kadın cinayetleri vakası Avrupa'nın yarısı kadar. Kadına fiziken ya da ruhen şiddet uygulayanın karşısına önce biz çıkarız biz. Anne olan eş olan kız evlat olan insanın yarısı olan kadına yönelik her türlü ayrımcılık anlayışa eyvallah etmedik. İnsani duyarlılıkların sinsi bir şekilde istismarıyla aile kurumunun içinin boşaltılmasına izin vermeyeceğiz. Aileye sahip çıkacak anlayışla çalışmalarımızı yürüteceğiz.
LİBYA'YA ASKER GÖNDERME
Türk askerinin çöllere gönderilmesi, ülkemizin bataklığa saplanmasından söz edenlerin zihinleri çölleşmiş, gönülleri bataklığa dönüşmüştür. Akdeniz'deki hamlelerimizi itibarsız hale getirmenin gayreti içindeler. Bizler ecdadımızın tarih yazdığı yerlerde sadece adaletsizliği ve zulmü gidermek için varız. Davet üzerine gidiyoruz, davet edilmediğimiz yere gitmeyiz. Türkiye, Irak'ta da Suriye'de de Akdeniz'de de kendi hak ve menfaatlerini sonuna kadar savunmaya devam edecektir."