Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Prof. Dr. Şükrü Karatepe'nin, 16 Nisan'da yapılacak halk oylaması öncesi kullandığı "Çin, büyüyen ve gelişen şehirlerine yeni yönetim modelleri uyguluyor. Güvenlik kaygısıyla resmi açıklamalarda yüksek sesle dile getirilmese bile, Türkiye de bu süreçten etkileniyor" ifadesi ile başlayan tartışmalar devam ediyor.
Karatepe'nin MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin de tepkisini çeken ifadeleri, kamuoyunda "Türkiye, anayasa değişikliği ile eyalet sistemine geçecek" şeklinde yorumlanıyor. Söz konusu yorumlara dayanak olan husus ise, Çin'de 23 eyalet, 5 özerk bölge ve 2 özel statülü il bulunması.
"AKP hazırda tuttuğu bir anayasa hazırlığı varsa mutabık kalınan madderi kabul etmek kaydıyla Meclis'e getirmelidir" çağrısıyla referandum sürecinin yolunu açan Bahçeli, Karatepe'nin ilgili ifadelerine en sert tepkiyi gösteren isimler arasında yer alıyor.
Dün (13 Nisan 2017) NTV - Star TV ortak yayınında konuşan Bahçeli, adını anmadığı Karatepe'nin başta Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve Binali Yıldırım olmak üzere, bu değişiklik üzerinde çalışan herkesin emeklerini sabote ettiğini savundu.
AKP'nin hazırlayarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanlığı'na sunduğu anayasa değişikliği teklifini MHP yönetiminin de desteklediğini hatırlatan Bahçeli, "Bir Cumhurbaşkanı danışmanı eyalet sistemini getireceğiz diye söylüyorsa, eyalet sistemine karşı olan, üniter yapı düşüncesi olan ülkücülerin kararı ne olabilir? Bunları düşünmek lazım" diyerek 16 Nisan'ı işaret etti.
"Bahçeli sözünden dönecek adam değil"
Bahçeli'nin bu açıklamasının ardından, özellikle sosyal medyada "Bahçeli 'hayır' oyu kullanacak" iddiası dolaşıma girdi. Söz konusu iddiayı ileri sürenlere tepki gösteren MHP Genel Başkanı Semih Yalçın, "Genel Başkan sözünden dönecek adam değil" dedi.
Erdoğan: Ben ne diyorum, sen ona bak
Söz konusu anayasa değişikliği teklifinin Meclis'te kabulünün ardından (21 Ocak 2017) yaptığı açıklamalarda sık sık Bahçeli'ye desteğinden dolayı teşekkürlerini ileten Erdoğan, Karatepe'nin ilgili açıklamalarının çarpıtıldığını savundu.
"Danışmanımın bir açıklaması olmuş, almışlar onu çarpıtmışlar, ki danışmanım sonra değişik şekilde onu düzeltmeye yönelik açıklamalar yaptı" diyen Erdoğan, Bahçeli'ye dönük mesajında şunları söyledi:
"Ben ne diyorum, sen ona bak. Böyle bir şey yok, benden duydunuz mu? Yok. Bir defa 'Rejimle ilgili kim herhangi bir olaya giderse karşısında ilk defa ben dururum' dedim. 1923'te rejim meselesi bu ülkenin bitmiştir. Ondan sonraki süreç sadece yönetim sistemleri meselesidir, şu anda da değişiklik yapılan konu, bir yeni yönetim sisteminin gelmesidir"
Başbakan: Görevi bırakırım
Başbakan Binali Yıldırım da, "eyalet sistemi"nin anayasa değişikliğinde yer almadığını belirterek, "Bu anayasanın herhangi bir yerinde eyalet sistemi varsa ben bugün bu görevi anında bırakacağım. Bu konu iftira dışında bir şey değil" dedi.
Yıldırım, üniter devlet konusunda "ülkücüler" kadar hassas olduklarını ifade etti.
Anayasa değişikliği teklifi ne diyor?
Türkiye'de özerk yönetimlerin kurulmasına kapı araladığı iddiasıyla tartışmalara neden olan 123'üncü maddede, şu değişikliğin yapılması öngörülüyor:
Mevcut anayasa
Madde 123 - İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği ancak kanunla veya kanunun açıkça verdiği yetkiye dayanılarak kurulur.
Değiştirilmek istenen anayasa
Madde 123 - İdare, kuruluş ve görevleriyle bir bütündür ve kanunla düzenlenir. İdarenin kuruluş ve görevleri, merkezden yönetim ve yerinden yönetim esaslarına dayanır. Kamu tüzelkişiliği, kanun veya Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle kurulur.
*Ankara Büyükşehir Belediyesi'nin Şehir Araştırmaları Dergisi'nde yayınlanan yazısında Karatepe, şu ifadeleri kullanıyordu:
"Kalabalık nüfuslu metropollerin karmaşık hale gelen ilişkiler sisteminde, belediyeler mevcut yapılarıyla artık şehri yönetme yeteneği gösteremiyor. Örneğin hızla gelişen Çin’de, şehirlerin bir kısmı farklı statülerde kuruluyor. Milli güvenlik konularında dünyanın en hassas ülkesi olan ve bütün politikalarını, ulusal birlik ve güvenliğe öncelik vererek oluşturan Çin, büyüyen ve gelişen şehirlerine yeni yönetim modelleri uyguluyor. Güvenlik kaygısıyla resmi açıklamalarda yüksek sesle dile getirilmese bile, Türkiye de bu süreçten etkileniyor"