Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 Kasım Atatürk’ü Anma Günü’nde Çankaya Köşkü'nde düzenlenen kabine toplantısı sonrasında konuşma yaptı ve 22 yıllık iktidarları boyunca Türkiye’ye hizmet ettiklerini, bugünlere kolay gelinmediğini belirterek, "Rabbim ömür, milletimiz de onay verdikçe Türkiye'ye ve Türk milletine hizmete devam edeceğiz" dedi.
Erdoğan’ın bu çıkışını değerlendiren Sözcü TV Ana Haber Sunucusu Fatih Portakal, "Sayın Cumhurbaşkanımızın bundan böyle giyeceği gömlek gördüğümüz kadarıyla ‘Atatürkçülük gömleği’” dedi.
“SAVRULMALARI KUVVETLİ BİR YÖNETİCİ…”
“Şimdi gerçekten çok böyle hem karar değiştirebilen hem çabuk karar alabilen ve savrulmaları kuvvetli olan bir yöneticiden bahsediyoruz. Erdoğan tiplemesinden bahsediyoruz. Duruma göre birileriyle ortaklık yapıyor, o ortaklıktan vazgeçip 180 derece dönüp olmayacak kişilerle yapıyor ve hiç geçmişte söylediklerini söylememiş gibi hissettirip o şekilde yürümeye başlıyor. Bunun örnekleri mevcut” diyen Fatih Portakal, açıklamalarına şöyle devam etti:
“Aslında siyaset belki de böyle yapılıyor. Politika dediğimiz olay belki de bu. Politikasını belki bu yüzden, bu şekilde, o yoldan giderek yapıyor. Ve amaç tabii ki iktidarda kalabilmek. En uzun süreyle iktidarda kalabilmek. Ben öyle olduğunu düşünüyorum.”
“ATATÜRK DEMEYE BAŞLADI…”
“Şimdi yeni gömlek dedik, ‘Atatürkçülük’. ‘10 Kasım’larda çok olmazdı, önemli bayramlarda bulunmazdı… Önce Atatürk demeyen kişi Atatürk demeye başladı.”
“TAKİYE DE DİYEBİLİRSİNİZ BUNA…”
“Geçmişte 1995'te mesela İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ni yaparken, bu en çok kullanılan sözdür. ‘Benim emir komuta zincirim, bana papaz elbisesi giy derse ben giyerim’ diyen bir kişiden bahsediyoruz. Veya demokrasi benim için araçtır diyen, 2000'li yıllarda bunu söyleyen bir Recep Tayyip Erdoğan'dan bahsediyoruz. İşte samimiyet testine sokmak gerekiyor burada. Samimiyet testi. Takiye de diyebilirsiniz buna.”
“AMAÇ KOLTUĞU KORUYABİLMEK…”
“Şimdi ben Sayın Cumhurbaşkanı'nın yeni bu Atatürkçülük gömleği veya söylemlerini, Atatürk üstünden söylemlerini ciddiye alır mıyım? Ben çok almıyorum. Çünkü arasında mesafe olduğunu düşünüyorum. Ama başa dönüyorum ve diyorum ki aslında amaç koltuğu koruyabilmek. Ve işte bir kısım kararsızlar varsa, alabilecek oylar varsa da oradan oyları alabilmek. Geçmişte 2 ayyaş diyen de bir cumhurbaşkanından veya başbakandan da bahsediyoruz…”