Gazeteci yazar Fehmi Koru bugünkü yazısında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın son günlerdeki faiz mesajlarına yer verdi. Koru, kendi sitesinde kaleme aldığı yazısında, “Türkiye son 20 yılı tek bir partinin hükümetiyle yönetilerek geçirdi, geçiriyor. O 20 yıl boyunca ekonomide faiz hep var olageldi. Zaman zaman dünyada en yüksek faizin geçerli olduğu ülke bilindik. Hükümet içeride ve dışarıda yüksek faizle borçlandı, borçlanmaya devam ediliyor.” dedi.
“Gerçekler bu olduğu halde nasıl oluyor da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben hiçbir zaman faizin yükseltilmesini savunmadım, savunmuyorum ve savunmayacağım” diyebiliyor?” diye soran Fehmi Koru, “Sanıyorum o cümlenin sırrı ‘savunma’ sözcüğünde. Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekten de faiz konusunda hep olumsuz görüş açıkladı, faize karşı çıktı; ancak kendisinin başında olduğu hükümetlerin uygulamaları farklı oldu; faiz ekonomide var olmaya devam etti.” diye yazdı.
Fehmi Koru’nun bugünkü “Yeni bir dönüm noktasında olabiliriz: CB Erdoğan’ın kritik kararları bana bunu düşündürüyor” başlıklı yazısının ilgili bölümü şöyle:
“Yarım asrı içte ve dışta meydana gelen siyasi gelişmeleri yakından izleyerek geçirdim. Zihnimin gerisinde, hep “Gözlemciler bile genellikle tarihin dönüm noktalarına tanıklık ettiklerini her şey olup bittikten sonra fark edebilmişler” düşüncesi bulunduğundan, öyle bir aymazlığa düşmemek için, tanığı olduğum olayları “Acaba bu öyle bir dönüm noktası olabilir mi?” merakıyla da değerlendiririm.
Galiba ülkemiz şu sıralarda öyle bir dönüm noktasında.
İki önemli gelişme yüzünden böyle düşünüyorum.
Faiz karşıtlığı ekonomide kurallaşıyor
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan Türkmenistan ziyaretinden dönerken uçakta görüş açıklamış. O açıklamadan bir bölümü aynen aktarmak istiyorum.
Şöyle demiş Cumhurbaşkanı Erdoğan:
“Ben hiçbir zaman faizin yükseltilmesini savunmadım, savunmuyorum ve savunmayacağım. Farklı düşünenler de çıksa Tayyip Erdoğan aynı noktadadır. Asla bu konudan taviz vermem. Çünkü bu benim aynı zamanda değerler silsilesi içindeki yapımdır. Bundan taviz veremem ve vermeyeceğim.”
Cümlede beni şaşırtan da zaten o iddia.
Türkiye son 20 yılı tek bir partinin hükümetiyle yönetilerek geçirdi, geçiriyor. O 20 yıl boyunca ekonomide faiz hep var olageldi. Zaman zaman dünyada en yüksek faizin geçerli olduğu ülke bilindik. Hükümet içeride ve dışarıda yüksek faizle borçlandı, borçlanmaya devam ediliyor. Sondan bir önceki Merkez Bankası başkanı daha önce (2015-2018) maliye bakanlığı koltuğunda oturmuş, Tayyip Erdoğan’ın yakın çevresinden bir AK Partiliydi (Naci Ağbal); en son faiz artışını onun kısa sürmüş döneminde (7 Kasım 2020 – 20 Mart 2021) yaptı Merkez Bankası.
Gerçekler bu olduğu halde nasıl oluyor da Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Ben hiçbir zaman faizin yükseltilmesini savunmadım, savunmuyorum ve savunmayacağım” diyebiliyor?
Sanıyorum o cümlenin sırrı ‘savunma’ sözcüğünde.
Cumhurbaşkanı Erdoğan gerçekten de faiz konusunda hep olumsuz görüş açıkladı, faize karşı çıktı; ancak kendisinin başında olduğu hükümetlerin uygulamaları farklı oldu; faiz ekonomide var olmaya devam etti.
Dün ile -yani son 20 yılın herhangi bir dönemi ile- bugün arasında bir fark var: Önceleri reel duruma müdahale etmez, sözgelimi faizi piyasanın dalgalanmasına bırakır iken, bugün gelinen noktada, bunun tam tersi bir davranış sergilemeye kararlı görünüyor Cumhurbaşkanı Erdoğan…
Kim ne derse desin, faiz karşıtlığı, ekonomide artık kural haline dönüşüyor.
Açıklamasını ben böyle anlıyorum.
Geçmiş bir tarafa bugün bir tarafa.”