Abone Ol

Fehmi Koru'dan Hollanda kriziyle ilgili flaş iddia!

Gazeteci Fehmi Koru Hollanda krizini yorumlarken çarpıcı tespitlerde bulundu.

Fehmi Koru'dan Hollanda kriziyle ilgili flaş iddia!

İşte o yazı..

Bizde de eskiler “Öfke baldan tatlıdır” diye başlattıkları cümleyi “Ama, öfkeyle kalkan zararla oturur” diye bitirirlerdi.

Öfke haklıyı haksız hale getirmekte bire birdir.

Bizler, çoğu kez, başkalarının önümüze koyuverdiği sebeplerle öfkelendirilme tuzağına düşer ve onların bizden beklediği gibi davranarak kendimizi tehlikelere atarız.

Şu günlerde değil yalnızca, geçmişte de böyle…

‘Diriliş-Ertuğrul’ türü dizilerde de en dikkat çekici sahneler, öfke yüzünden uğranılan rahatsızlıklar ile yine aynı sebeple patlayan kardeş kavgalarına ait değil midir?

En son örneğini siyasi alanda Rusya ile yaşadığımız jet krizinde (Kasım 2015) gördük.

Önceden ilan ettiğimiz angajman koşullarının 10 kez üst üste ihlali üzerine Türk uçakları Sukhoi Su-24M jetini düşürdü.

O olay üzerine ne oldu?

Ruslar bizim kadar öfkelenmedi.

Biz Rusya, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve Ruslar hakkında ağzımıza geleni söyledik; bütün dünyayı cephemize çekmek için olağanüstü sarf ettik. Moskova’ya gidip hakkımızı orada savunmak yerine Brüksel’e koştuk, NATO’ya müracaat etmeyi yeğledik.

Gazetelerimiz, televizyon kanallarımız, o günlerde dağarcıklarındaki en acımasız sıfatları ‘gaddar’ diye adlandırdıkları Ruslar üzerine boca eden yorumlarla doluydu.

Öyle değil miydi?

Türkiye böyle davranırken Rusya ne yaptı? Hiç önceden ilan etmeden aleyhimizdeki birkaç zarar verici tedbiri birbiri ardına devreye soktu: Vize şartı geri getirildi.. Rus turistlere “Türkiye’ye gitmeyin” telkini yapıldı. Narenciye başta olmak üzere bizden aldıkları pek çok ithal maddesine yasak kondu.

Aynı Rusya.. bize sattığı ve karşılığında milyarlarca dolar ödediğimiz doğalgazı kesti mi?

Hayır… Kendisine zarar verecek hiçbir şey yapmadı; Türkiye ile olan ihtilafını Türkiye karşıtlarına yakınlaşmak için fırsat olarak kullandı.

Rusya daha sonra Suriye konusunda Türkiye’yi yanına almayı stratejik açıdan uygun bulunca.. geçmişte yaşananları hiç hatırlatmadan.. bizimle yakınlaşmayı da becerdi…

Fakat jet krizi sırasında aldığı tedbirlerin çoğunu kaldırmadan…

Daha da fenası, bir fırsatını bulunca, üç askerimizin hayatını kaybettiği bir kule bombalama olayını da sineye çekmemizi sağladı Rusya… Üstelik “Yanlış koordinatları bize Türk Silahlı Kuvvetleri verdi” yalanına başvurarak…

Şimdi de Menbiç’te Türkiye’yi hesaba katmadan kendi istediği türden bir arazi temizlemesine girişti Rusya. Moskova’da‘Kürt Konferansı’ topluyor ve hazırladıkları“Kürdistan’a özerklik” içeren teklifleri Türk muhataplarının bulunduğu ortamlarda masaya getiriyor Ruslar…

Serinkanlı olması gereken bizler öfkelendik.. “Acaba Ruslar.. angajman koşullarını bile bile.. jetlerini 10 kez ihlale yönlendirmiş olabilir mi, ardından bir şeylerin meydana gelmesini tetiklemeyi amaçlayarak?” kuşkusunu jet düşürmenin hemen ardından işitmediğimiz gibi.. arada olan-bitenlerden sonra.. bugün bile.. o soruyu gündeme getirenimiz olmuyor.

Ne diyorsunuz bu işe?

Hiç değilse yaşadıklarımızdan ders çıkararak şimdi öfkemizi dengelemeyi bilmemiz gerekir.

Dengeliyor muyuz peki?

Çok soru soruyorum, ama bunların büyük bölümüne okurlardan cevap gelmesini beklemiyorum; cevapları açık ve net çünkü.

Şimdi soracağım soru ise düşünmeniz ve cevap vermeniz için:

Cevap beklediğim soru şu:

“Acaba Türkiye’den gelen siyasilere toplantı-miting düzenleme konusunda zorluk çıkaran.. ülkemizin konsolosluğuna girmek isteyen bir bakanı yaka paça derdest edip gerisin geriye gönderen.. bununla da yetinmeyip yakışıksız sözler sarfetmekten de çekinmeyen.. Hollandalı politikacılar.. bunun yakışıksız bir davranış olduğunu bilmezler mi?

Türkiye’yi ve Türkiye’deki herkesi öfkelendireceğini?”

Ne diyorsunuz?

Kendi cevabımı vereyim: Şu anda yaşananlar pekala başından sonuna hesaplı-kitaplı işler olabilir ve amacı da Türkiye’de yukarıdaki soruda yatan türden bir öfke seline yol açmak olabilir…

Aynen Rusya ile ihtilafta olduğu gibi bizler bizden beklendiği gibi davranıyor ve öfkeyle hareket ediyoruz.

Şimdi de ikinci soruma geldik; tabii yukarıdaki tahlilde benimle mutabıksanız…

O sorum şu: Bizi öfkelendirenlerin amacı ne olabilir?

Karşımızda Hollanda var, ama onu böyle davranmaya teşvik edenler yok mu?

Elbette Hollanda’da Çarşamba günü yapılacak seçime dönük küçük hesaplar da var; ama çok daha büyük hesapların söz konusu olmadığı ne malum?

Avrupa Birliği aday üyeliği..

Türk ekonomisini zayıflatma..

Hırçın görüntüler yüzünden konuya taraf olmayan ülkeleri bile aleyhimize kışkırtma..

Benim bir çırpıda aklıma gelenler bunlar.

Sizler de kendi aklınıza gelen ihtimalleri bu listeye ekleyebilirsiniz.

Çinlilerin binlerce yıllık kültürlerinden elde ettikleri hikmeti yansıtan bir sözleri var: “Sevinçli anında kimseye vaatte bulunma, öfkeli anında kimseye cevap verme.”

Bu günlerde kime hitap ediyor olabilir bu söz?

FEHMİ KORU