Financial Times'dan Laura Pitel'in haberine göre Türkiye'deki uzmanlar, işsiz sayılan ve aktif olarak iş arayanların sayısının azaldığını kaydederken, gençlerin işgücünden ayrıldığını söylüyor.
Ağustos'ta yüzde 13,2 olarak açıklanan resmi işsizlik oranlarının, Eylül'de yüzde 17,7 düştüğü kaydedilmişti. Ancak uzmanlar, rakamların 83 milyonluk ülkedeki işsiz sayısındaki artışı gizlediğini söyledi.
Ankara'daki TOBB Üniversitesi Ekonomi Bölümü'nden Yardımcı Doçent Güneş Aşık, "İşsiz sayılan ve aktif olarak iş arayanların sayısı azalıyor. İnsanlar işgücünden ayrılıyor" dedi.
Geçtiğimiz yıl çalışma çağındaki nüfus 1 milyon artmıştı. Bu duruma rağmen, bir önceki yıl işgücüne dahil olmayanların oranı 28,7 milyonken Eylül ayında 31,1 milyona ulaştı.
Aynı zamanda, pandemi sırasında işçilerin işten çıkarılmasına yönelik yasak, koronavirüs krizinin gelecekteki istihdam seviyeleri üzerindeki tam etkisini mevcut istatistiklere yansıtmıyor.
İstanbul Bilgi Üniversitesi'nde ekonomi dersi veren Murat Sağman, “Gerçek işsizlik sayısını hesaplamak zor. Şirketler insanlardan kurtulmak isteyebilir ama kurtulamaz."
Sağman, "Hükümetin kısa süreli çalışma planı, salgının etkisini hafifletmeye yardımcı olurken, gerçek tabloyu görmeyi de zorlaştırdı. Kaç kişinin gerçekten işsiz kaldığını bilmiyoruz" diye konuştu.
Geçtiğimiz 18 yıldır Türkiye'yi yöneten AKP'li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, erken dönemdeki başarısının çoğunu milyonlarca iş yaratan ve yükselen refahın temelini oluşturan hızlı ekonomik büyümeye dayandırdı.
Ancak analistler, küresel finansal krizin ardından, yüksek katma değerli sektörler yerine tüketim ve inşaata odaklanan bir ekonomik modele doğru kaymanın, son dönemlerdeki finansal dalgalanmalarla birlikte bu eğilimin durmasına neden olduğunu söylüyor.
Ekonomi, on yıldaki ilk düşüşten çıktıktan sonra geçen yıl toparlansa da, patlama istihdamda buna karşılık gelen bir sıçramayı tetiklemedi. Geçen yıl büyümede yeni bir düşüşe neden olan koronavirüs, istihdam yaratma çabalarına bir darbe daha vurdu.
Çöküşün, popülaritesinin düştüğünü gören ve işsizlik nedeniyle muhalefet partilerinin sert eleştirileriyle karşı karşıya kalan Erdoğan için siyasi etkileri de var.
Geçtiğimiz yıl partisinin toplantısından konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, iş bulma mücadelesi için "gelecek veya hayal göremediğini" ifade ettiğini söyleyen 28 yaşındaki üniversite mezununa yer vermişti.
Laura Pitel, Erdoğan ve yeni ekonomi ekibinin, en büyük zorluklarından birinin; Türkiye'deki genç işsizlikle mücadele olduğunu belirtiği haberinde; ekonomistlerin özellikle Türkiye’nin gençleri arasındaki istihdam oranının iyileştirilememesinin uzun vadeli etkileri olabileceği konusunda uyardığını aktarıyor.
İstanbul Bahçeşehir Üniversitesi ekonomik ve sosyal araştırma merkezi müdür yardımcısı Gökçe Uysal, şunları söyledi:
"Onlar, işgücü piyasasında uzun süre kalmaları gereken gençler. Bugün 20 yaşında olan ve işsizlik çok yüksek olduğu için iş aramayan biri 40 yıl daha işgücü piyasasında kalacak. Yeni becerilerini boşa harcıyoruz.
23 yaşındaki Ozan Yılmaz, lojistik diplomasının ona iş yolu sağlayacağını umarak mezun olmuştu. Mezun olmasının ardından bir yıldan fazla bir süredir iş aradığını anlatan Yılmaz:
"Sürekli iş başvurusunda bulunuyorum. Bazen görüşmelere çağrıldığım da oldu. Ama hiçbir zaman bir gelişme olmadı. Deneyim istiyorlar ama bunu elde etmek için bir yerde çalışmaya başlamam gerekiyor. Şimdi koronavirüs salgını işleri daha da zorlaştırdı. Ne yazık ki, birçok işveren çok gergin."
Deneyim kazanmak için ücretsiz çalışabileceğini de belirten Yılmaz, "Ailem üzerinde bir yük gibi hissediyorum. Kendi paramı kazanamayacağımı görünce, hayattan beklentisi olmayan biri gibi hissediyorum" ifadelerini kullandı.