AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 10 büyükelçinin AİHM kararına rağmen tutuklu bulunan iş insanı Osman Kavala'yla ilgili açıklaması hakkında, "Bu 10 tane büyükelçinin istenmeyen adam ilan edilmelerini bir an önce halledeceksiniz' dedim" ifadelerini kullanmıştı.
Erdoğan’ın açıklamaları, ülkelerin tepkilerini çekerken uluslararası basında da yankı uyandırdı. Financial Times gazetesi, büyükelçilik krizi sonrası Türkiye'yi bekleyen risk ve tehditleri yazdı.
Makalede Erdoğan'ın Osman Kavala'yı 2013'te tüm Türkiye'de yaşanan Gezi Parkı protestolarının finansörü olarak gördüğü ve 15 Temmuz darbe girişiminde yer almakla suçladığı ifade edilirken "Erdoğan'ın kişisel nefretinin derinliği" ifadesi kullanıldı.
Makalede "Erdoğan'ın NATO müttefikleri ile arasının açılması ve Putin ile arasındaki güven bağının ilerlemesi kaçınılmaz. ABD ve Türkiye Halkbank davası yüzünden zor günlerden geçerken, yaşanan gelişmeler F-35 programından çıkarılan Türkiye'nin F16 almasını ve 80 F16'sını yenilemesini de zora sokacak." denildi.
Makalede liranın her geçen gün değer kaybettiği ve Erdoğan'ın etrafında her şeye "evet" diyen insanların, yatırımcıların güvenini sarstığı ifade edildi. Pandemi yüzünden turizmde de Türkiye'nin vurgun yediği ifade edildi.
Türk ekonomisinin zor günlerden geçtiğini anlatan makale "Yüksek cari açık ve Türk bankalarının ve şirketlerinin büyük miktarda kısa vadeli dış borç stoku, ülkeyi ABD para politikasının sıkılaştırılmasına karşı en savunmasız sayılan ülkelerden biri yapıyor. Döviz geliri sağlayan turist akışları, pandemi kısıtlamaları nedeniyle hala engelleniyor ve Türkiye, enerji için her zamankinden daha pahalı gaz ithalatına bağımlı." değerlendirmesi yapıldı.
Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesinin hatırlatıldığı makalede; "Türkiye'nin batılı ortakları, diplomatların ev sahibi devletlerin içişlerine karışmamalarını içeren Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine uyduklarını beyan ederek anlaşmazlığı yatıştırmaya çalışmak akıllıca davrandılar." değerlendirmesi yapıldı.
Erdoğan'ın Türkiye'de yaşanan kriz ve sıkıntıları "dış güçlere" yüklemeye çalıştığı söylenen makalede "ABD ve Avrupa hem Viyana Sözleşmesi'nin 41. maddesine uymalı hem de hakkında yeterli suçlama bulunmayan Kavala'nın serbest bırakılması ve hukukun üstünlüğüne saygı duyulması konularında Türkiye'ye baskı yapmaya devam etmeli. Erdoğan bu durumdan uzaklaştıkça Türkiye hem ekonomik hem de siyasi olarak bir kara deliğe girmeye devam edecektir." denildi.