Abone Ol

Gazeteci Özge Kar Odabaş: Sabaha karşı polis evimizi bastı, kapıyı kırıp evi talan etmişler

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Gazi Şehitleri Cemevi yöneticisi Eren Odabaş ve gazeteci Özge Kar Odabaş, cuma sabahı evde olmamalarına ve komşuların uyarılarına rağmen polisin evlerinin kapılarını kırdıktan sonra, evi talan ettiğini duyurdu.

Gazeteci Özge Kar Odabaş: Sabaha karşı polis evimizi bastı, kapıyı kırıp evi talan etmişler

 

Pir Sultan Abdal Kültür Derneği (PSAKD) Gazi Şehitleri Cemevi yöneticisi Eren Odabaş ve gazeteci Özge Kar Odabaş, cuma sabahı evde olmamalarına ve komşuların uyarılarına rağmen polisin evlerinin kapılarını kırdıktan sonra, evi talan ettiğini duyurdu. 

Özge Kar Odabaş, basın emekçilerinin WhatsAPP grubunda paylaştığı gönderide, "Cuma karşı sabaha karşı evimiz basıldı. Sağlık problemimden dolayı evde kalmıyorduk. Ev sahibimiz bebekli bir ev kırmayın kapıyı evde yoklar demesine rağmen kırıp evi talan etmişler; en çok da bebeğimizin gardrobunu. Nedenini hala öğrenemedik. Bugün savcılığa gideceğiz. Gözaltı kararı vs. varsa da orada öğrenebileceğiz artık." dedi.

Bianet'te yer alan habere göre de, Gazi Mahallesi'ndeki evi dağıtan polis, daha sonra hiçbir şey almadan evden ayrıldı. Polis ev sahibine ya da  kendisine bir açıklama yapmadı. 

Kar-Odabaş “Evimizi neden bastılar, biz de bilmiyoruz. Ne aradılar, ne haber verdiler. Gözaltı kararı da yok” diye tepki gösterdi. Rahatsızlığı nedeniyle, eşinin ailesinde kaldıklarını dile getiren Kar-Odabaş şöyle konuştu:

"Aynı gün Gazi’de birçok ev basılmış. Hatta eşimin ailesinin evinin yakında biz de bir tanesine denk geldik. Ardından ev sahibimiz aradı. Polisin geldiğini, kapımızı kırarak eve girdiğini söyledi.

Polis, ev sahibine sadece kapının faturasıyla birlikte Emniyette Terörle Mücadele Şube Müdürlüğüne gitmemizi söylemiş. ‘Biz öderiz’ demişler. Zaten o gün gözaltına alınan herkesi serbest bırakılmışlar. ‘Birisini arıyoruz’ demişler.

Üç gün oldu, kapı kırık bir şekilde duruyor. Çünkü 9 aylık bir bebeğim ve sağlık sorunlarım var. Daha evimizi kontrol bile edemedik. Şimdi de ameliyat işlemleri için hastanedeyim. Ardından İstanbul Adliyesine gidip savcıyla görüşmeye çalışacağım. Ev basmanın gerekçesinin ne olduğunu bilmediğimi için hangi savcıyla görüşmem gerektiğini de bilmiyorum. Bir gözaltı kararından da bahsetmiyorlar. ‘Kimi arıyorsunuz’ sorusunun cevabı zaten yok. Ama birisini aramanın yöntemi evimi basıp, kapımı kırmak mıdır?"

Eş zamanlı baskınlar
Kar-Odabaş daha sonra PSAKD yöneticilerden Ali Akkurt, Meltem Karagöz’ün ve 8 üye de evi basılanlar arasında olduğunu öğrendiklerini söyledi. Kar-Odabaş ayrıca 13 Ekim’de PSAKD Sarıyer Şubesi’ne evlerle eş zamanlı baskınlar yapıldığını, baskınlarda cemevi yöneticisi Dursun Çiçek’in de olduğu çok sayıda kişi gözaltına alındığını hatırlattı.

27 Eylül’de de PSAKD yöneticileri Beyhan Gün ve Şimal Deniz'in yargılandığı davanın öncesinde Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi önünde yapılmak istenen basın açıklamasına polisin şiddet kullanarak müdahale ettiğini, PSAKD Genel Başkanı Cuma Erçe'nin de arasında olduğu 8 kişinin gözaltına alındığını aktardı.