İşte Uçankuş.com'da yer alan o haber;
“Gülbengate” skandalında bugün 30. gün…
Bitmek bilmedi olaylar…
Ardı arkası kesilmedi.
Ve Erhan Çelik’in “aldatıldığını” açıkça itiraf etmesinden sonra, bir başka boyut daha kazandı.
İşte tam bu sırada bir önceki eşi Mustafa Erdoğan’ın da “aynı kaderi” paylaştığı iddia edilmeye başlandı.
Erhan Çelik’te İzmirli evli ve bir kız çocuğu Tolga Duğles’in adı geçerken,Mustafa Erdoğan döneminde ise konunun kahramanı bir spor hocasıydı: Serkan Sakallıoğlu…
Bugüne dek belli belirsiz bir fotoğrafları vardı.
O zaman çıkan bu fotoğrafı da Gülben Ergen “yalanlamış” ve “Benzetiyorsunuz, o benim şoförüm” demişti.
Kimse de bir şey ispat edememiş ve fotoğraf kalitesi çok düşük olduğu için, herkes bu olayın peşini bırakmıştı.
Ancak…
Şimdi iddialar, bu görüntünün, hem de video olarak olduğu, ancak bugüne dek “sansür”lendiği için hiçbir yerde çıkmadığı şeklinde…
Peki doğru mu bu?..
İtiraf ediyoruz, “DOĞRU”!..
O görüntü UçanKuş’ta var!..
Zamanında büyük olaylar olmuş ve yayın günü Gülben Ergen’in ricasıyla, “Evliyim hala, mahvolurum” diye ricasıyla Can Tanrıyar tarafından son anda sansürlenip, yayından çıkarılmıştı.
Sonrasında ise UçanKuş TV 18 Eylül’de “Gülbengate” skandalını patladıktan sonra arşivde günlerce aranmış ama bulunamamıştı!..
Ve şimdi…
Bulundu!..
Bulan kişi, sansür yapıldığında yine o günkü yayının başında olanlardan, fakat Can Tanrıyar’ın baskısıyla o vtr’yi çıkarmak zorunda kalan ancak Gülbengate skandalı patladığından beri bu görüntüleri bulmak için arşivi adeta talan eden şimdiki UçanKuş TV’nin Genel Müdürü Anılcan Tanrıyar’dı.(Yanında da, şimdi TV 8’de olan Evren Ersoy vardı)
Görüntüler sadece Gülben Ergen rica ettiği için değil, aynı zamanda da Can Tanrıyar, Mustafa Erdoğan’ın da arkadaşı olduğu ve zor duruma düşeceği için sansürlenmişti.
Ancak hiçbir şey gizli kalmıyor.
Bu kadar çalışan var UçanKuş’ta…
Doğal olarak, örneğin Nihat Doğan da duymuş ve bu sabah kanalı Beyaz TV’de bu görüntülerin ortaya çıkması için veryansın ediyordu.
Haklı mıydı, haklıydı ancak bir eksik vardı, bulunamıyordu ki o görüntüler…
Daha yeni bulundu.
Tabi ki biz de “adaletli” olmak kavramına katılıyoruz.
Şayet Erhan Çelik’in aldatılması verildiyse, Mustafa Erdoğan’ın da verilmeli…
Can Tanrıyar, hep “hatır”ın öneminden bahseder, dostlarını kırmaz ama artık o da“Hatır bir yere kadar… Artık bu olay öyle bir hale geldi ki, yayınlamazsak her türlü çamur atılır bize… Tamam, ne istiyorsanız yapın…” dedi.
Ama önemli bir not daha…
Arşiv karıştırılırken, Gülben Ergen’in büyük bir ustalıkla çekilmiş, öyle bir başka isimle de görüntüleri (hiç yayınlanmamış, o zaman saklanmış) çıktı ki!.. (Bu arada arşivde neler bulduk neler, hiç yayınlanmamış ne görüntüler!..)
Ama Can Tanrıyar, “Ben vallahi sıkıldım bu konudan… Tamam o spor hocasını verin ama yeter artık…” dedi.
Belli olmaz, belki yakında konuda da ikna ederiz!..
(Tek bir sitem Can Tanrıyar’a: Ya Can Bey, siz yıllarca ne kadar korumuşsunuz Gülben Ergen’i, pes!..)
Ve… Ünlülerin hayatları dünyanın her yerinde haberdir.
Bu kadar çetrefilli bir hikaye de az çıkar…
Aslında toplum için de çok aydınlatıcı tarafı oldu.
Bu hikayeyi izlerken, kendi hayatlarını da gözden geçirmek, boşanma olaylarının çocukları nasıl etkilediğini gözlemek gibi konularda çok önemli toplumsal bir algı yaratıldı.
Bir sansür daha bitiyor.
Ve Gülben Ergen’in meşhur spor hocası Serkan Sakallıoğlu’yla görüntüleri (artık “Yanılıyorsunuz, o benim şoförüm diyemeyeceği kadar net) ortaya çıkıyor!..
Bu arada öncelikle şu fotoğrafa bakın: Soldaki 7 yıllık şoförü Serhat Gündoğdu, sağdaki ise diğer şoförü Şehabettin Aydın… Bakalım akşam yayınlanacak görüntüdeki “kişi” hangisine benziyor??? (Gülben Ergen o kişi şoförüm dediği için) Ya da benzemiyor!!!
Uçankuş.com