Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, ‘Astana Formatında Yedinci Üçlü Zirve Toplantısı’nda bir araya geldi.
Erdoğan’ın basın toplantısı düzenlerken arkasında oturan Milli İstihbarat Teşkilatı Başkanı Hakan Fidan ve Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un bir görüntüsü sosyal medyada gündem oldu.
Kaydedilen bir görüntüde, MİT Müsteşarı Hakan Fidan’ın yanında telefonuyla ilgilenen Fahrettin Altun’un telefonuna baktığı görüldü.
Cumhurbaşkanı’nın İran gezisi sırasında arkasında MİT Başkanı Hakan Fidan’ın oturuyor olması dikkat çekti. Zira kamuoyuna yıllardır demeç vermeyen, görevi gereği bir gölge gibi yaşayan Fidan’ı ancak bu tür protokol gezilerinde uzaktan görüyoruz.
Bu görüntü sosyal medyada birçok kişi tarafından “Meslek hastalığı, MİT Başkanı nasıl olsa” şeklinde yorumlandı.
Habertürk yazarı Kübra Par ise olayın perde arkasını yazdı.
Kübra Par şunları kaydetti:
"Hakan Fidan’ın bir yanında Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu öteki yanında ise İletişim Başkanı Fahrettin Altun, onun yanında da Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın oturuyordu.
Cumhurbaşkanı önündeki metni okurken bir ara Altun telefonuna bakmaya başladı. Fidan da yandan onun telefonunu keserken kameralara yakalandı.
Dün doğal olarak bu kare üzerine epeyce geyik çevrildi.
“Fidan iş başında”, “Meslek hastalığı” gibi espriler yapıldı.
Gerçi bunun için MİT Başkanı olmaya gerek yok. İtiraf edelim pek çoğumuz yanımızda oturan kişi mesajlaşırken çaktırmadan kafa uzatıyoruz. Hatta buna karşı ekranı yalnız dik açıdan gösterip yanlardan karartan ekran koruyucular bile icat edildi.
Peki Fidan canlı yayında olduğunu ve bu bakışın fark edileceğini düşünemedi mi?
Görüntüleri dikkatle incelerseniz olayın aslında öyle olmadığı anlaşılıyor çünkü söz konusu anın devamında Altun telefonunun ekranını büyüterek Fidan’a gösteriyor.
Hatta ondan öncesinde daha dikkat çekici bir detay var. Altun önündeki notlara bakarken bir şey fark ediyor. Önce Fidan’a sonra diğer yanında oturan İbrahim Kalın’a dönüp bir şeyler söylüyor. Ekip hareketleniyor. Birkaç saniye sonra Kalın Cumhurbaşkanı’na bir not yazıp uzatıyor.
Muhtemelen Cumhurbaşkanı’na hazırlanan notlarda bir eksik veya hata fark ettiler ve durumu nasıl düzeltebileceklerini çaktırmadan tartışmaya çalıştılar.
Ben daha ziyade Cumhurbaşkanı'nın önüne koydukları notta ne yazdığını merak ettim doğrusu..."