Hanefi Avcı, Samsun’da verdiği konferansta devletin Adil Öksüz’ü takip etmediğini belirterek, "Adil Öksüz'ü ve onun gibi 4-5 insanı takip etselerdi, biraz izleselerdi biz 15 Temmuz'a gelmeden hepsini tutuklardık ve bu olayı yaşamazdık. En azından darbenin yapılacağını çok önceden görürdük. Ama devlet bunları takip etmedi" dedi.
Aydınlar Ocağı Samsun Şubesi’nin Öğretmenevi Konferans Salonu’nda düzenlediği ‘Devlet Güvenliğine Yönelik Yapılar’ adlı konferansa konuşmacı olarak katılan eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı, devletin Adil Öksüz’ü takip etmediğini belirterek, “Başına 4 milyon lira ödül konmuş olan Adil Öksüz diye bir adam var. Adil Öksüz bizim bildiğimiz Silahlı Kuvvetlerin imamı. Bu adamın bu görevde olduğu resmi ifadelelerle sabit. Latif Erdoğan diyor ki, 'Ben ifademde, hem emniyette, savcılıkta ve istihbaratta anlattım.' Kemalettin Özdemir de 'Ben bu insanın cemaatin askeri imamı olduğunu ifade ettim.' Ben kendi gözümle okudum. 14 Ocak 2015'te bir kişi ifadesinde diyor ki, 'Ben geçmişten beri askeriyede görevliyim. Bizim eskiden Deniz Kuvvetleri imamımızdı. Şimdi Hava Kuvvetleri imamı.' Bunun gibi askerleri yöneten 200'den fazla cemaat imamı, ağabeyi isimler de var. Şimdi şöyle düşünün, eğer bu devlet bu güvenlik kuvvetleri, Adil Öksüz'ü ve onun gibi 4-5 insanı takip etselerdi, biraz izleselerdi biz 15 Temmuz'a gelmeden hepsini tutuklardık ve bu olayı yaşamazdık. En azından darbenin yapılacağını çok önceden görürdük. Ama devlet bunları takip etmedi" dedi.
'İMAMLARIN İSİMLERİNİ VERDİM'
Hükümetin cemaate mani olmadığını ve devleti teslim ettiğini, kendisinin İstanbul ve Ankara savcılıklarına dilekçe vererek MİT’i, Genelkumay’ı ve yargıyı yöneten imamların isimlerini verdiğini ancak savcıların da görevini yapmadığını söyleyen Hanefi Avcı, "Ben, İstanbul ve Ankara savcılıklarına 3 tane dilekçe verdim. Dilekçelerimde hem olayları anlattım hem de bu cemaatin emniyeti yöneten yani cemaatin emniyet bakanı seviyesindeki adamın ismini ve kimliğini verdim. 'Kozanlı Ömer' kod adlı Osman Hilmi Özdil'in. Askeri yöneten imamın adını verdim. Yani cemaatin Genelkurmay Başkanının adını verdim. Bunlar belgelerle sabittir. Yargıyı yöneten imamın da ismini verdim. MİT'i yöneten imamın da adını ve kimliğini verdim. İsimleri hep belli. 2014'ten sonra teker tekler yurt dışına kaçtılar. Devlet bunları zamanında yakalayıp hesabını sormadı. 2003'ten 2013-2014 arasında bütün bu teşkilatları yönettiklerine göre o zamanlar çok pervasızlardı. Çok rahat hareket ediyorlardı" dedi.
'ADİL ÖKSÜZ NEDEN TAKİP EDİLMEDİ'
Avcı, "Bu insanların telefonları, irtibatları, ilişkileri, adresleri, kimlerle beraber gezdiklerini ortaya çıkarırsanız bütün bu cemaatin kurumdaki adamını da ortaya çıkarırsınız" diyerek şöyle devam etti:
"Onlara da bakılmadı ve biz 15 Temmuz'la karşı karşıya geldik. Şimdi hepimiz kendimize şu soruyu soralım; Eğer 15 Temmuz'u yapanlar yabancılarsa, eğer Amerikalılar, Ruslar etkilemişse, İsrail yapmışsa, peki, bu cemaate karşı bu operasyonu yaptırmayan mani olan Amerika'mıydı ? Bizim devlet görevlilerimiz neden gereğini yapmadılar? Bizim hükümetimiz neden bu adamlar mani olmadı ve devleti bunlara teslim etti? Devlet görevlerinde bunlara mani olması lazımdı, olmadık. Peki, siyasi hükümetin hatası, yanlışı olabilir sebepleri vardır. Ama savcılar neden görevini yapmadı? Ellerinde benim verdiğim isimler var. Ayrıca ben onlara nerede nasıl delil bulacaklarını da tarif etmişim. Savcılar da görevini yapmadılar. Adil Öksüz'ün bilinmesine rağmen neden bu devlet, bu adamı takip etmedi? Niye bu adamın peşine düşüp de darbeyi önceden görüp, bu ülkeyi baderilerden atlatmadı?"
