Abone Ol

Baydemir'den flaş Süleyman Soylu açıklaması

HDP Sözcüsü Baydemir, partisinin grup toplantısında darbe komisyonunun hazırladığı rapora tepki gösterdi. Bakan Soylu’nun “sabıkasında ‘don parası’ olduğunu” öne süren Baydemir, “Kısmet olursa onu da bir sonraki grupta anlatacağım” dedi.

Baydemir'den flaş Süleyman Soylu açıklaması

HDP Sözcüsü Osman Baydemir, partisinin grup toplantısında darbe komisyonunun hazırladığı rapora tepki gösterdi. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “sabıkasında ‘don parası’ olduğunu” öne süren Baydemir, “Kısmet olursa onu da bir sonraki grupta anlatacağım” dedi.

Baydemir'in konuştuğu grup toplantısı sonrası hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Kararın, Baydemir’in Diyarbakır 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan davanın duruşmasına katılmadığı gerekçesiyle çıkarıldığı belirtildi.

Baydemir, darbe girişiminin aydınlatılması için kurulan komisyonun hazırladığı rapora tepki gösterdi. Raporun, AKP ile Gülen cemaatinin ilişkilerini örtmeye yeteyeceğini söyleyen Baydemir, darbenin siyasi ayağının araştırılması için yeni bir komisyon kurulması çağrısında bulundu.


Darbeyi araştırma komisyonunun üyelerinin Fethullah Gülen’e yönelik övgü dolu sözler kullandığını belirten Baydemir, AKP’nin komisyona yönelik olarak darbe gerçekleştirdiğini belirtti.

"Darbe araştırma komisyonu darbe gerçekleştirdi"
Raporda birçok çelişkinin bulunduğunu belirten Baydemir, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bu coğrafya darbelerin adresi olsa da her darbe kendi karşıtlarını, yani mücadele azmini de ortaya çıkarıyor. Müsibetlerden ders çıkarmak, yenilerinin önünde de engeldir. Tek başına iktidar olma uğruna bu ülkenin gencecik fidanlarını ölüme gönderme politikası bir darbe politikasına dönüştü. Bu darbe onlarca insanın canına mal oldu. Dört partinin ortak rızası ile oluşan darbe komisyonu, darbeyi tüm boyutları ile araştırmayı önüne koymasına rağmen, hükümet darbe komisyonunun tüm üyelerini kendisinden oluşturarak darbe araştırma komisyonuna bir darbe gerçekleştirdi."

"Petek, kumpas olarak nitelendirilen davaların savcılığını yapıyordu"
"Üç aylık bir çalışmadan sonra darbeyi araştırmakla sorumlu komisyonun başkanı, Gülen’e ‘muhterem hoca’ diyen biri oldu. Petek bugün iktidar tarafından FETÖ’nün kumpası olarak nitelendirilen KCK, Balyoz, Ergenekon davalarının savcılığını yapıyordu. Hüseyin Kocabıyık, Gülen’den ‘Evrensel Türk rönesansını başlatan kişi’ olarak bahseden kişi ve bu komisyonun üyesi oldu. Öyle bir komisyon oluşturdular ki bizaat iştirak eden ve şakşakçılık edenlerden oluştu. Beyanına başvurulan 144 kişiye rağmen, Erdoğan, Başbakan, bakanlar, Hulusi Akar ve Hakan Fidan’ın beyanına başvurulmadı. Bu nasıl bir darbe araştırma komisyonudur? Bu nasıl darbeyi ve hakikati ortaya çıkarma çalışmasıdır."

"AKP'yi aklama komisyonu"
"Erdoğan 10 Aralık 2016 tarihinde komisyon çalışmalarını bitirme talimatı verdi ve komisyon başkanı çalışmaların bitirildiğini açıkladı. Bu darbe komisyonuna yapılan ikinci bir darbe olarak tarihe geçti. Bu darbeyi açığa çıkarmak gibi bir niyetleri yoktu, çünkü karanlıkta kalması gereken noktalar vardı. Ne zaman ki soru işaretleri büyüdü bu komisyonun faaliyetlerini n noktalanmasına karar verildi. Rapora baktığımızda hemen hemen her şey var, olması gereken hiçbir şey yok. Bu komisyon darbeyi saklama, AKP’yi aklama komsiyonudur. Bu rapor darbeyi saklama AKP’yi aklama raporudur. Bizler üyelerimizi çekmek sureti ile bu suça ortak olmadık."

"12 yıl aynı yatakta kalışınızın ısısı..."
"Bu rapora Bülent Ecevit’in ismini koyacaksınız ama ‘ne istediniz de vermedik’, ‘muhterem hoca efendi’ diyeni, ‘bitsin bu hasret’ diye yolara çıkan iktidarın adını sanını yerleştirmeyeceksiniz. Kusura bakmasınlar, 12 yıl içerisindeki ortaklığınız aynı yatakta kalışınızın ısısını bu rapor soğutmaya yetmeyecektir."

“Darbe raporunda çelişkiler var”
Erdoğan’ın “darbeyi darbeyi eniştemden öğrendim” sözlerini hatırlatan Baydemir, şunları söyledi:

"Hanginiz doğru söylüyorsunuz? Sayın Cumhurbaşkanı mı doğru söylüyor bu rapor mu doğru söylüyor? Daha önceden içerisinde yer alınmayan bir darbe nasıl olur da öne çekilebiliyor ve faturası 241 insana ödetilebiliyor. Önceden bilinen ama durdurulmayan ve ‘bir kurtuluş destenı yazılsın’ diye kurgulanmış bir darbe gerçekliği ile karşı karşıyayız. Sizler bankadan maaş eçekeni cezaevine koyacaksınız, memuru işinden edeceksiniz; kendinizi de rapor ile açığa çıkaracaksınız. Bunu kimse yutmadı, yutanlara da afiyet olsun. Hodri meydan gelin sadece ve sadece darbenin siyasi ayağını araştıran bir komisyon kuralım, ucu kime dokunursa dokunsun üzerine gidelim."

"Diyarbakır Belediye Eş Başkanı Kışanak bu komisyona geldi ve tüm çığlaklığı ile siyasi ayağın aynasını tuttu. Komisyon çıkışında Diyarbakır Havalimanı’nda gözaltına alındı ve tutuklandı. Kışanak’ın tutuklanmasının bir nedeni de siyasi ayağının ortaya çıkarılması için ortaya koyduğu cesur iradedir."

“Fezlekeleri hazırlayanlar ‘FETÖ’den içeride”
HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında ilk olarak 96 fezleke hazırlandığını ve ilerleyen süreçte fezleke sayısının 104’e çıkarıldığını belirten Baydemir, fezlekelerden 29’unu hazırlayan savcıların “FETÖ” ile ilişkili olarak cezaevinde olduğuna dikkat çekti.

Demirtaş’ın tutuklu bulunmasına neden olan 31 fezlekenin ise birleştirildiğini ve fezlekelerden 9’unu hazırlayan savcıların da tutuklu olduğunu hatırlatan Baydemir sözlerini şöyle sürdürdü:

"Hem darbe ile yüzleşiyoruz, hesaplaşıyoruz diyeceksiniz hem de onların hazırladığı fezleke ve soruşturmalar üzerinden HDP’lileri tutuklayacaksınız. Ey AKP, halen FETÖ ile işbirliğinizi bu fezlekeler üzerinden sürüyor. O FETÖ’cülere nasıl gün geldi hukuk lazım oldu bir gün size de lazım olacak."

"O emniyet müdürü FETÖ'den tutuklu"
Demirtaş’ın 2013 yılında Viranşehir’de yaşadıklarını hatırlatan Baydemir, şunları kaydetti:

"Eş Başkanımız emniyet müdürüne diyor ki senin kirli gruplarla ilişkin var, sen ülkeyi karıştırmak istiyorsun ki bunu yapıyorsun diyor. Bu fezlekeye dönüşüyor Demirtaş bundan dolayı tutuklanıyor. O emniyet müdürü şu anda FETÖ soruşturmasından tutuklanıyor. O savcı şimdi tutuklu. Liderlik budur, daha 2013 yılında sayın Demirtaş kimin çetelerle ilişki içinde görüyor."

“Tutuklu HDP Grup Başkanvekilleri İdris Baluken ve Çağlar Demirel’in tutukluluk halinin devam etmesi, yasama faaliyetlerinin yeterince engellenmemesine dayandırıldı” diye devam eden Baydemir bütün yargının HDP’ye vurmak için yarıştığını kaydetti.

“Soylu’nun sabıkasını kısmet olursa haftaya anlatacağım”
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için yaptığı açıklamalara ve İnsan Hakları Anıtı’nın abluka altına alınmasına tepki gösteren Baydemir, şunları kaydetti:

"Gitar çalıp şarkı söylenmiş sende bunun suç olduğunu düşündün mü diye soruluyor. E be hocam, kurban olduğum hocam, bu ülkede saz ve gitar çalmanın suç olduğunu bilmiyor musun. Demirtaş saz çaldığı için içeride. Demirtaş saz çalıyordun sen ‘gavur’ icadı gitar çalışıyorsun. Bu kadar da olmaz ki."

"Bu bir hak arayışıdır"
Savcının, “Bu masumane gibi görünen eylemin amacı nedir?” sorusunu da hatırlatan Baydemir, son olarak şunları söyledi:

"Bu bir hak arayışıdır. Bu hak arayışını yürütenlere selam olsun. İnsan Hakları Anıtı tabuta konulmaya çalışılıyor. Bu kadar güçlüsünüz anıttan niye korkuyorsunuz, iki insanın bedenini açlığa yatırmasından korkuyorsunuz. Zalimler korkmaya mahkumdur, Saddam’dan biliyoruz diktatörlerin tamamı korkmaya mahkumdur. Sen hakim misin savcı mısın. Sen nesin. Madem bunları suçlu ilan ettin gelin bunların sabıka kaydına bakalım. Hem Semih hocanın hem de Nuriye hocanın sabıkası olmadığına ilişkin belgeler elimizde. Senin sabıkanda don parası var. Kısmet olursa onu da bir sonraki grupta anlatacağım."