Doğan Medya Grubu’nu satın alan Demirören Grubu’na Ziraat Bankası tarafından 2 yıl geri ödemesiz, 10 yıl vadeyle 675 milyon dolar kredi verilmesini eleştiren HDP Grup Başkanvekili Meral Danış Beştaş, “O krediyle Doğan Medya’yı biz de satın alırdık” yorumunda bulundu.
TBMM’de düzenlediği basın toplantısında gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulunan Beştaş, "Geçen haftanın en temel gündemlerinden biri, Demirören Grubu’nun Doğan Medya’yı satın alması meselesiydi. Buna satın alma diyemeyiz. Aslında, 675 milyon dolarını kredi alarak Demirören, Doğan Medya Grubunu havuza dahil etti” dedi.
"Neden Ziraat Bankası şeker üreticilerine değil de Demirören Grubu’na böyle bir kredi veriyor?"
T24.com.tr'nin haberine göre Ziraat Bankası'nın Varlık Fonu'na devredildiğini hatırlatarak, "Fonun ilk icraatı, medyanın tekelleştirilmesinde kullanılmak oldu” diyen Beştaş, şöyle devam etti:
"Hayretler içindeyiz, Ziraat Bankası’nın kuruluş amacı tarım ve çiftçiyi desteklemektir. Bugün şeker fabrikaları zarar ediliyor diye kapatılıyor. Neden Ziraat Bankası şeker üreticilerine değil de Demirören Grubu’na böyle bir kredi veriyor? Amacının dışında neden bu krediyi veriyor? Bunun cevabını istiyoruz. Şeker fabrikalarını neden kurtarmıyoruz da eşi benzeri görülmemiş şekilde bir medya kurumun olanak tanınıyor.
Biz de alırdık Doğan Medya’yı, HDP olarak. Bize Ziraat Bankası 675 milyon dolar kredi versin, biz de talibiz. Bu hesaplanmış bir kredi, 2 yıl sonra seçimler yapılmış, bitmiş olacak, 2 kuruş ödememiş olacak. Demirören zaten Erdoğan’a patronum diyor. Bu ilişkide Doğan Medya’nın kim tarafından alındığı, karşılıksız, bedelsiz bir şekilde havuza dahil edildiği ortada.”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Öztürk Yılmaz’ın 1.5 yıldır tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş’ı cezaevinde ziyaret etmesiyle ilgili olarak AKP’li yetkililer tarafından yapılan açıklamalara da değinin Beştaş, "Hükümete açıkça şunu söylüyoruz; 2 binin üzerinde ziyaret talebimize neden yanıt vermediniz? Adalet Bakanlığı’nda şu anda bile bekleyen yeni tarihli yüzlerce dilekçemiz var. Hukukta yeri olmamasına rağmen Demirtaş’ı ve Yüksekdağ’ı görmemize izin vermeyerek siz, bunu böyle kullanmayı mı hesaplıyorsunuz?” ifadelerini kullandı.
Yaşananların ‘etikle ve siyasetle herhangi bir ilgilisi bulunmadığını belirten HDP Grup Başkanvekili, "Bu kara bir propaganda. Ve bunun, Türkiye tarihinde de eşi benzeri görülmemiştir. CHP’lilere izin verilirken HDP’lilere izin verilmeyerek şimdi de büyük bir yalanla bunu köpürtmeye çalışıyorlar. Sırrı Süreyya Önder, Garo Paylan, Celal Doğan, Erol Dora, Burcu Çelik, ben ve çok sayıda milletvekilimiz Edirne’ye kadar gidip görüşemeyerek geri geldiler. Ama şimdi, büyük bir pişkinlikle çıkıp, 'CHP’liler 27 kere ziyaret etiler ama HDP’liler ziyaret etmiyor' diyorlar. Bu, AKP siyasetinin ne kadar kirli olduğunu bir kez daha ortaya koymuştur” diye konuştu. Beştaş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bizim tutuklu bulunan, rehin tutulan milletvekillerimizle ilgili taleplerimiz bundan sonra da devam edecek. Her hafta görüşmek için başvurmaya devam edeceğiz. AKP sözcülerine şu çağrıyı yapıyoruz: Lütfen Adalet Bakanlığı'ndaki dilekçelerimizi kamuoyuyla paylaşın. Kaç bin tane başvuru yapmışız ve kaç kere görüşme yapmışız, siz neden izin vermediniz; açıklayın.
Partimizin içerisine çekilmek istendiği gündeme dair yanıtımız bu: Biz kesinlikle Demirtaş’ın duruşmalarında ve her alanda yanında olacağız. Demirtaş’ı onlara yedirmeyeceğiz. Hiçbir arkadaşımız onların yemi olmayacak. Biz onlar gibi arkadaşlarını satanlardan değiliz. Sakın ola ki bizi kendileriyle karıştırmasınlar. "